UYDURMA DİN AFYONDUR
(8.YAZI)
Uydurma din, tağutların dini, kula kulluk edenlerin ve korkakların menfaat dinidir
Peki hanif din nasıl bir dindir?
Özgür düşünenlerin, akllarını peşkeş çekmeyenlerin, geçmişe takılıp kalmanların, adaletin, insani ülkü ve mücadelenin, eşitlik ve her türlü kötülüğe karşı baş kaldırmanın dinidir.
Afyon dini ise, sefalet ve fakirliği sultanların ve kralların yararına koruyan ve meşru gösteren esaretin, köleliğin koruyucusu olan bir dinidir.
Bu din, israf içinde yaşayan din adamlarının, saltanat sahiplerinin, para babalarının ve zorbaların rantı için insanları uyuşturan Allah ile aldatanların dinidir.
Ümmeti taklidin karanlığına itenlerin dinidir.
Bu din, "Allah'ın bir kesimin aç ve sefil, diğerinin tok ve müreffeh olmasına karışmaz, Allah birinin kuru ekmek, diğerine ise ballı börek yemesine karışmaz" diyenlerin dinidir.
İşte bu din afyondur.
Hatta en tehlikeli cinsinden bir afyondur.
Afyon dini, manevi değerleri kullanarak maddi kaynakları sömürmek isteyen kodamanların amaçlarına ulaşması için, dünyadan el etek çekmeye teşvik eden bir dindir.
Şirk dini, krallara ve sultanlara arka çıkan, zulmü ve sistemi destekleyen, ayrımcılığı ve kayırmayı koruyan şeytanların ve tağutların dinidir.
Afyon dini, sanat dallarının ve başarıların eriyip kaybolmasına aldırmayan, tarih boyunca duraklamalara ve gerilemelere sebep olan, Allah'ın elçilerini ve vahiy kahramanlarını unutturan değersiz bir dindir.
Afyon dini, Allah elçilerinin mücadelelerini gözlerden saklayan, şeytan evliyasına verdiği değerin binde birini onlardan esirgeyen aşağılık bir dindir.
Sonuç olarak:
Kiliseye ve ortaçağda egemen olan uydurma dine karşı mücadelede temsil ettikleri rol açısından, Avrupa'yı bin yıllık duraklamadan kurtaran aydınların ve özgürlükçülerin görevi, tarih boyunca vahiy ehl-i muvahhidlerin üstlendikleri görevin bir benzeri gibidir.
Bu görev ve sorumluluk, insanlık tarihinde hakikat avcılarının donuklaşmış, tahrif edilmiş, halkın ve insan haklarının düşmanı olan uydurma dine karşı yaptıkları mübarek bir görevdir.
Allah elçileri, evliya ve İlahları, şirk dininin zincirlerini, te'vilci ve afyoncu dinin bütün işaretlerini yok etmek için mücadele ederler.
(Araf- 157)
Dolayısıyla vahiy ehl-i muvahhidler de bu kutsal yolu sürdürmekle sorumludurlar.
Allah elçileri, tarihte hüküm süren ve tarihin en eski dinine karşı mücadele ettiler.
Aynen onlar gibi, bizim de bu direniş hareketini devam ettirmemiz en önemli bir görevdir.
(Hud-116)
Bu önemli hareket öncü ve ilerici bir hareket olup günümüze kadar din adıyla "mele- mütrefin" ve müritlerinin tekelinde bulunan tarihin akışını değiştirmek amacıyla ortaya çıkmıştır.
Vahiy ehl-i muvahhidlerin hareket ve misyonları, geriye dönüş değil; aksine hedefleri vahiy öncülüğünde Allah Resullerinin başlattığı hareketi devam ettirmektir.
Avrupalı aydınların ve din düşmanlarının anlayamadıkları şey şudur.
Şirk dini, tarihi din, afyon dini, evliya ve İlahların dini, devlet dini, egemen din, çoğunluğun dini, resmi din, insanların mallarını sömüren, halkın hakkını yiyip onları yoksullaştıran şeytanın dini ile ilgili haklı düşüncelerini genelleştirmekle büyük bir hataya düştüler.
Onların yanlışı, bütün dinlere yönelik böyle bir inanca sahip olmalarıdır.
Zira tarihte hiçbir zaman tek bir din olmamıştır.
Aksine bir çok din olmuştur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder