RİSÂLE-İ NURDA BULUNAN ŞİRK, HURAFE VE YALANLAR
(25. YAZI )
Said Nursi Mücizât-ı Ahmediyesinde diyor ki:
"Aiz İbni Amr'ın Gazvei Huneyn'de yüzü yaralanmış, Resul'ü Ekrem (a.s.m) eliyle yüzündeki kanı silmiş, Resul'ü Ekrem (a.s.m) ın elinin temas ettiği yer parlak bir nuraniyet vermiş ki,
Muhaddisler: "doru atın alnındaki beyaz gibi "tabir etmişler, temas yeri öyle parlıyordu"
(Sayfa-151 )
Cevap :
Said Nursi ve uydurmacı muhaddislere göre Allah'ın Resul'ü beşer değildi.
İlahi kudret gücünü istediği zaman kullanabilen olağanüstü özelliklere sahip biri idi.
Yani Hristiyanların İsa (a.s) ı yüceltip rab ve ilah yaptıkları gibi, Şia ve Ehl-i Sünnet dininin muhaddis ve müctehidleri de Nebi ( a.s) ı bu gibi rivayetlerle yeryüzünde tasarruf etmeye gücü yeten kudretli bir ilâh yapmışlardır.
Allah Resulü'nün Kur'an tarafından kayıt altına alınan hayatı ve ahlaki güzellikleri önemlidir.
Allah Resulü'nden asırlar sonra pak dilinden uydurulan rivayetler insanların zihinlerine bu derece hakim olmamalıydı.
Şia ve Ehli Sünnet, Yüce Allah'ın göklerde ve yerde bulunan sonsuz mucizelerini görmezlikten gelerek, Allah'ın yarattığı muhteşem sisteme sırt çevirerek kör olurken, Allah Resulü'nün olmayan mucizelerinin peşine düşmüş, aralıksız olarak bu iftira ve yalanlarla ümmi insanların akıl ve tefekkür dünyalarını tahrip etmişlerdir.
Özellikle Said Nursi'nin, Risâle-i Nur Külliyatında bulunan bu hurafe ve yalanlar hakkında "Allah tarafından yazdırıldı" iddiası hayatında yaptığı en büyük hata olmuştur.
Veya uzmanların bildiği psikolojik bir sorunu vardı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder