TARİHTE BÖYLE BİR REZALET GÖRÜLMEDİ

TARİHTE BÖYLE BİR REZALET GÖRÜLMEDİ. 

(Eski bir yazı, inanç ve zihniyet değişmediği için paylaşmayı uygun gördüm ) 

Kur'an Mübin'de Yüce Allah şöyle buyuruyor. 

"Allah kendilerine kitap verilenlerden, "Onu mutlaka insanlara açıklayacaksınız, onu gizlemeyeceksiniz" diyerek söz almıştı. Onlar ise bu emri kulak ardı ettiler, onu az bir dünyalığa değiştirdiler. Yaptıkları alış veriş ne kadar kötü olmuştur"

(Âli İmran-187)

Dünyada her şeyden daha acı ve her şeyden daha  fazla kahredici bir şey varsa, o da Allah ve Resulü'nün menfaat aracı haline getirildiğine şâhit olup da buna engel olmak için elden yapacak bir şey gelmemesidir. 

Hanif din ve Kur'an düşmanları üç kuruşluk dünya menfaati uğruna  Allah Resulü'ne iftira ederek "çörek otunun her derde deva olduğunun" yalan ve iftiralarıyla açık bir şekilde milleti soymaktadırlar. 

Ben şahsen, Allah ve Resul'ünün, din ve imanın üç kuruşluk maddi menfaata kurban edildiği bir ülkede yaşamaktan utanç duyuyorum.

Allah'ım! Bu nasıl bir imtihandır! 

Allah Resulü'nün, din ve imanın  dünya menfaatine âlet  edildiği bir ülkenin ilim adamlarına lânetler yağar.

"Allah Ve Resulüne eziyet edenlere Allah, dünyada ve ahirette lanet etmiş ve onlar için alçaltıcı bir azap hazırlamıştır"

(Ahzab-57)

Resulullah'ın satılarak milletin soyulduğu bir ülkede tepkisiz  yaşamak kadar büyük bir zillet ve alçaklık yoktur. 

Peki bu çirkin alışverişte  yem olarak kullanılan ilahiyat Prof'larına ne demek gerekir?

Ben dünyanın başka hiçbir yerinde dinin kutsal değerlerini  bu şekilde istismar edebilecek bir alçaklığın ve namussuzluğun olduğuna inanmıyorum.

Koca koca ilahiyat Prof'ları azıcık bir dünya çıkarı için Allah Resulü adına  uydurulan "çörek otu" hadislerini okuyarak göz göre göre milletin aldatılmasına sebep  oluyorlar.  

Ben her zaman söylüyorum.

Dünyada uydurma dinden daha tehlikeli bir silah icat edilmemiştir. 

Dünyada hiçbir silah şeytan evlıyasının dini kadar kahredici ve  ölümcül  değildir. 

Ve bu gerçeği fetö bize  en ibretlik bir şekilde göstermiştir. 

Kur'an'ın ilmi ve ahlakı olmayınca her türlü cehalet ve  ahmaklık sıradan bir şey olarak görülüyor.

Bu televizyon reklamı Allah ve Resulü'ne yani dine bir hakaret olduğu gibi aynı zamanda akla, tıb  ilmine, sorgulama ve tefekküre vurulmuş bir darbedir.

Sağlık Bakanlığı mı olur,  İçişleri Bakanlığı mı olur, Maliye Bakanlığı mı olur.

 Bir an önce devlet kurumları bu "çörek otunun şifa olduğu" yalan ve iftirasana son vermesi gerekir. 

İnsanda biraz Allah korkusu olur. 

 Allah ve  Resulü'nü dünya menfaatine alet etmek bu kadar sıradan bir olay olmaması gerekirdi. 

 Bu  ahlaksız reklam bir an önce son bulmalıdır. 

Bu reklamda  kötülük ve yobazlık adına her şey mevcuttur.    

Bu reklamda, Allah ile aldatma, Allah Resulü'nü istismar etme, yalan ve iftira, milleti uydurma din ile soyma, dini değerleri hafife alma, halkın sağlığı, ümmetin inanç,  iyi niyet ve saf düşüncesiyle  oynama vardır. 

Eğer bu reklamda din adına kutsal sayılan değerler kullanılmamış olsaydı bizi o kadar  alakadar etmeyecekti.

Halkı iyice sağmak için meşhur hurafeci Prof. Nihat Hatipoğlu ile Prof. Mustafa Karataş'ı da  kullanmayı ihmal etmemişler. 

Reklamda Nihat Hatipoğlu aynen şöyle diyor.

"Habbetüs- Sevda" siyah çörek otu oluyor,

ölüm hariç bütün hastalıklara şifa, ölüm hariç bütün hastalıklara şifadır.

Çörek otunu tavsiye ediyor "Hz. Peygamber"

REKLAM ŞU: 

"Efendim, gönlümüzün sevgilisi aziz mübarek Ramazan ayına özel 15 çörek otu yağını alana, 15 adet çörek otunu bedava gönderiyoruz. Peygamberimizin övgüsüne iştirak edip bizi arayan ilk 50 izleyicimize Elmalı Muhammed Hamdi Yazır'ın tefsir ettiği Türkçe meali kolay okunabilen Kur'an-ı Kerim bizden kardeşlerimize hediye olacak inşallah,  okuyun, okutun diye ilk arayan 50 izleyicimize hediye edeceğiz inşallah.

Bu mübarek ayda "Peygamber" Efendimizin hadisine  iştirak eden  siz kardeşlerimize kutsal kitabımız Kur'an'ı Kerim'i siz mümin kardeşlerimize hediyemiz olacak İnşallah, okuyun, okutun.

 Sizde hediye edin sevgili kardeşlerim, sevabınız katlansın, amel defteriniz  hep açık kalsın inşallah. 

15 adet çörek otu yağını yanında 15 adet çörek otu yağını da bizler sizlere hediye olarak göndereceğiz.

Toplam 30 adet çörek otu yağına  sahip olacaksınız  ve kitapların yücesi Kur'an-ı Kerim Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır'ın Türkçe meal ettiği Kur'an'ı Kerim'de inşallah ilk arayan 50 mümin kardeşimize de bizden hediye olarak gelecek, istifâde edin inşallah. 

 Efendim kansere iyi geldiği, tedavi ettiği, kanser hücrelerini azalttığı bilimsel olarak kanıtlanmış bir mucizedir çörek otu yağımız.

Bu "kara habbe'nin"  yani "çörek otunun" ölümden başka her derde deva olduğu "Peygamber" efendimiz tarafından söylenmiş, bu hadisi şerif üzerinden çok duruyoruz.

Sebebi de Yüce Allah tıbbın, ilmin olmadığı zamanlarda 1400 küsür yıl önce "Peygamber" efendimiz aracılığıyla birçok ilmi biz kullarına göstermiştir.

Yüce yaratıcının bir şifasıdır, çörek otu.

Sevgili izleyenler! Önemli bir noktaya değineceğiz burada.

Bugün büyük bir kampanya yapacağız. 

Şu mübarek günlerde bizimde sizin  hastalığınıza şifamız olsun diye 30 adet çörek otu yağını sadece 69 TL ye göndereceğiz.

Tekrar ediyorum, sadece 69 TL ye gelecek.

10 değil, 20 değil, tam 30 adet çörek otu yağı. Yine bir diğer bilgiyi daha paylaşmak istiyorum.  Çörek otu yağının faydalı olan kısmı uçucu yağlarındadır ( yani demek istiyor ki, siz çörek otunu alıp kendiniz kullanamazsınız, İlla yağ  olarak bizden alacaksınız) çörek otunun faydalı  olan kısmı uçucu yağlarındadır. 

Bakın, sakın ama sakın sıcak iken..."

Burada Nihat Hatipoğlu devreye giriyor ve  Allah Resulü'nü  emeline âlet ederek,  

 diyor ki: 

"Hz. Peygamber, mesela, bugün çörek otundan bahsedelim.

 Evet "Habbetüs- Sevda" yani "çörek otu" tabi  "Habbedüs Sevda" "siyah parçacık, habbecik, siyah tanecik" 

Onun için kara çörek otu diyoruz, Resulullah diyor ki,

"Sizlere şu çörek otunu tavsiye ederim,  zira  bunda ölümden başka birçok hastalık için şifa vardır"

 Demek ki "Hz."Peygamber" kara çörek otunu emrediyor. 

Hz Peygamber "kara çörek otuna devam edin, zira onda ölümden başka her derde şifa var" (Ebu Nuaym rivayet ediyor)

Nihat Hatipoğlu konuşmasına şöyle devam ediyor. 

Resulullah rahatsızlanınca bir avuç çörek otunu alırdı, ağzına koyardı.

 Yine başka bir rivayet var.

"Çörek otu bütün dertlere şifadır"

Demek ki,  efendimiz (s.a.v) zamanında birçok hastalığa karşı Resulullah  çörek otunu tavsiye etmiştir.

 Efendimiz hastalandığı zaman Enes İbni Malik'in "Resulallah hastalandığı zaman ağzına bir avuç çörek otu atar üzerine su, zemzem veya başka bir bal şerbeti içerdi" diyor.

Paragöz Prof sözlerine şöyle devam ediyor. 

"Bu hadiste, birde çörek otu ile ilgili başka faydalar gelecek, tıb diyor ki, çörek otu şişkinliği ve midenin suyunu alır.

Mide üzerinde etkili bir ilaç yani  bitki ilacı anlamında tıp alanına girmiyoruz.

 Sadece Peygamberimizin tavsiyelerini söylüyoruz. 

Çörek otu baş ağrısına, baş dönmesine, unutkanlığa, yüz ve ağız felçlerine  ve yaralarına karşı iyi geliyor.

Böbrek ve mesane taşlarını eritip düşürüyor. Birkaç gün devamlı alınırsa idrarı ve adet kanaması ile kadını rahatlatıyor.

Hz.Peygamberin çörek otunu, kara çörek otunun bilinmeyen başka bir özelliğini  de söylüyor. 

 Hz. Ali hastalanıyor,  nezle, grip oluyor, başını yerden kaldıramıyor, sürekli akıntısı oluyor.

 Hz. Peygamber ona geldiğinde diyor ki:

 "Bana beş altı tane kara çörek otunu getirin" diyor, getiriyorlar, onları dövdürüyor, Hz. Peygamber.

Sonra o çörek otlarına zeytinyağı katıyor. Zeytinyağı kattıktan sonra ona "burnuna çek" yani burnuna doğru, Hz. Ali çekiyor ve rahatsızlığından kurtuluyor.

(Burada Nihat Hatipoğlu'nun konuşması bitiyor) 

Reklam şöyle devam ediyor. 

"Şeker hastalığı, ömür boyu diyabet ilaçları kullanmak  zorundadır.

 Ama Allah'ın mucizesi bu yağ tip 1 ve tip 2 diyabetinizi bitirecek, hücrelerinizi yenileyecek efendim. 

Yine efendim bakın, kanser hastaları çok iyi dinlesinler bu çörek otu yağı  bilimsel olarak kanıtlanmış kanser hücrelerini yendiği kanseri durdurup  hatta bitirdiği Peygamber efendimiz  tarafından müjdelenmiştir. 

 Burada Prof. Mustafa Karataş devreye giriyor ve aynen şunları söylüyor. 

"Siyah tohum cennettendir  ve ölümden başka her derde devadır"

Peki bu yalancı sahtekarlara karşı Kur'an, ümmeti nasıl uyarıyor? 

"Ey iman edenler! Biliniz ki, hahamlardan ve ve rahiplerden birçoğu insanların mallarını haksız yollardan yerler ve insanları Allah yolundan engellerler. 

Altın ve gümüşü yığıp da  onları Allah yolunda harcamayanlar yok mu,  işte onlara elem verici bir azabı müjdele!

 Bu paralar cehennem ateşinde kızdırılıp  bunlarla onların alınları,  yanları ve sırtları dağlanacağı gün onlara denilir ki:

 İşte bu kendiniz için biriktirdiniz servettir.  Artık yığmakta olduğunuz şeyleri azabını tadın!"

(Tevbe-34,35)

34. Âyetin "Ey iman edenler!..." diye başlaması gerçekten ibret vericidir.