30 Ağustos 2020 Pazar

 RİSALE'İ NUR'DA BULUNAN ŞİRK, HURAFE VE YALANLAR

 (78. YAZI )

RİSÂLE'İ NURDA İTİKÂDİ SAPMALAR  (10) 

Şakirtleri  Said Nursi'ye öylesine iman etmişlerdir ki, sarf ettikleri sözler arasındaki ilişkinin

 (Nebi ve Ashab-ı) ilişkisi olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.

Şimdi şu cümlelere dikkatinizi çekmek istiyorum. 

"... demek göç ve sefer muhakkak mı üstadım"

"Demek Hz. imam-ı Ali'yi ağlatıp,  Ömer'i şaşırtan, Ehli Beyti inletip, Medine- i Münevvere'yi karartan o hal-i pür- melalin bir numunesi, (Allah Resulünün ayrılığının bir  benzeri)  âkıbet bizim bu garip başlarımıza da mı çöküyor.

Pek vakitsiz, pek erken değil mi üstadım..."

 (Siracinnur-  252, Hasan Feyzi'nin Mersiyesi)                               

 Said Nursi'nin tabiileri, kıyamette bağımsız bir ümmet olarak kendisi ile beraber diriltilecekkerine iman ediyorlar. 

 "...Bu hadis-i şerif, umumi ve lafzi  beyanıyla bütün ulema-i islâmiyeyi gösterdiği halde, riyazi (Matematiksel)vechesiyle de,1294' te besmele-i  hayatına başlayan,

1344'te neşriyatı ilmiyesinin en faal  devresini yaşayan, 1394' te nüfuzu ilmiyesinin  en şamil devresine ulaşacak olan bir zât-ı harikuladeyi  göstermektedir.

Ve onun (Said Nursi'nin) etbaıyla (Tabileriyle- ona tâbi olanlarla )  beraber kıyamette bir ümmeti müstakile (müstakil bir ümmet) olarak ba's(dirilecekleri ) buyurulacağını  bildirmektedir"

 (Tılsımlar Mecmuası- 179, Maide tul Kur'an kısmı Sani Dâlâlet ve işarât)

Said Nursi'nin talebeleri bunlarla da yetinmezler.

 "...Böyle bir  emri hak (ölüm) vuku bulduğunda, seni nerede defnedeceğiz.

Konya'da Hz. Mevlana da mı? Civarı Hz. Eyüp te mi?

Yoksa Cennetül Mualla (Mekke'deki kabristan) veya Cennetül Baki de mi? (Medine'de meşhur sahabi kabristanı) 

"Bunu bize açıkça bildir"

"Hayır üstadım, gel biz seni Risale'i Nur tercümanı şahsiyetiyle gönlümüze gömelim.

Her zaman seni orada görelim, görüşelim, her zaman sevelim ve sevişelim.

Yahut bu ciheti, "Allah'ın ruhunu  kabzettiği her peygamber, ruhunu teslim ettiği yerde defnedilir" Hadis Âlisine  havale ederek,  vasiyetnamenizde onun için mi beyan ve tasrih buyurmadınız"

 (Siracü-Nur-  253, Hasan Feyzi'nin Mersiyesi)

 Özellikle yukarıda bulunan son cümle, talebeleri tarafından Said Nursi'nin sanki  bir Nebi olduğu ima ediliyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder