10 Ağustos 2020 Pazartesi

 KUR'AN'SIZ DİN 

(12 .YAZI)

Taklitçilerin en önemli özelliklerinden biri  atalarından intikal eden hurafe ve yalanları hiç düşünmeden ve sorgulamaya tâbi tutmadan kayıtsız şartsız  kabul etmeleridir.

 Bunun da en önemli nedeni Kur'an'ı bilmemeleri ve akla değer vermemeleridir.

Diyanet İşleri Bakanlığın'da (Ankara)  Kur'an'a karşı farkındalık sıfır seviyesindedir. 

Şimdi Diyanet'in inanç ve fikirlerine bir göz atalım.

Allah Resulü'nün elbise ve saçıyla teberrüklenmek ile ilgili bir soruya Diyanet İşleri Bakanlığı  şöyle cevap veriyor.    

"Hz. Peygamber (s.a.v) in saç telleriyle teberrükte bulunmaya gelince, bu konuda da pek çok rivayet vardır.

 Örneğin Allah Resulü öz ya da süt  teyzesi Ümmü Süleym'e,  kardeşi Uhud'da  kendisiyle  beraberken şehit  olduğundan ona  acır ve onu sık sık ziyaret ederdi.

 Ümmü Süleym de Hazreti Peygamber(s.a.v) e  gündüz uykusuna yatması için deriden yapılmış  bir döşek yayardı.

 Allah Resûlü(s.a.v)  uyuduğu zaman Ümmü Süleym, onun yastığa dökülen saçlarını toplar, sonra da bunları ramekten ( miskle  karıştırılarak koku  yapımında kullanılan madde) Enes bin Malik vefat ettiğinde cesedinde ve kefeninde kullanılacak kokunun içine bu kokunun da karıştırılmasını vasiyet etmiştir.

 Enes'in torunu Sumame  dedesinin bu vasiyetini aynen yerine getirdiklerini bildirmektedir"

( Buhari- İsti'zan, 14)

 Bu rivayetlerden de sahabinin Hz. Peygamber (S.A.V) in saçından elde ettikleri miktarı bir yadigar olarak  sakladıklarını görüyoruz. Peygamber'e ait bir eşyayı koruyup onu  güzel bir anı olarak saklamaya çalışanların bu çabalarından söz ederken,

onun hırkasına sahip olmak isteyenlerden söz etmeden geçemeyiz.

Resulullah'a henüz hediye edilmiş bir hırkayı ondan isteme cesaretini gösteren ve bu yüzden de sahabiden tepki alan bir arkadaşı, o kıyafeti giymek için değil,

öldüğünde cesedine kefen olsun diye Resulullah'tan istediğini söylemiştir. 

Nihayet bu şahıs öldüğünde o hırkanın  kendisine kefen yapıldığı bilinmektedir"

(Sorularla İslam- s, 61, 62)

Yedi Prof, bir Doçent, üç Doktorun yazmış olduğu akılsızlıklara  insan hayret etmekten yapamıyor.

 ARKADAŞLAR!

Resulullah'ın saç ve sakalının,  eşyasının ahirette hiçbir yararının olamayacağını, bırakın giydiği elbisesinin yararlı olacağını,  kendisinin bile bir faydasının  olamayacağını bu Prof'lar nasıl bilmezler.

Yüce Allah şöyle buyuruyor. 

(Ey Nebi ! )Hakkında azap hükmü  gerçekleşmiş kimseyi ve  ateşte olanı sen mi kurtaracaksın!"

(Zümer-19)

(Ey Resul! ) Onların hesabından sana bir sorumluluk; senin hesabından da onlara herhangi bir sorumluluk yoktur...."

( Enam- 52)

 Allah Resulü'nün arkadaşları, ahiret hayatında insanı amelinden başka bir şeyin kurtarmayacağını bilmiyorlar mıydı?

 "O gün hiçbir kimse en ufak bir haksızlığa uğramaz. Siz orada ancak yaptıklarınızın karşılığını alırsınız"

( Yasin- 54)

 "Bilsin ki insan için kendi çalışmasından başka birşey yoktur"

( Necm- 39)

"Herkes kazandıklarına karşı bir rehindir"

(Tur- 21)

" Her nefis kazandığına karşılık bir rehinedir"

(Müddessir, 38)

Allah tarafından indirilen vahiy haricinde Muhammed (a.a) ın diğer insanlardan bir farkı bulunmamaktadır. 

(Kehf-110; Fussilet-6)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder