14 Mart 2022 Pazartesi
SALÂT NAMAZ DEĞİLDİR. (11.YAZI) Uydurma rivayet ve ve yalan ictihadlar yüzünden iman ve zihin planında namaz kapanına yakalanan insan bir daha kurtulamıyor. Çünkü din tamamen onun üzerine inşa edilmiştir. Kur'an'a iman olmadığı için bilinen tek ibadet odur. Mezhep Cahilleri “İnanmayan kâfirdir” diye de bir tehdit silâhı icat ettiler. Bütün bu cahil kapan inançlarını tek bir şeyle işlevsiz kılıyoruz.Yüce Allah'ın kitab'ı Kur'an'ı Mübin. Kur'an, bunların tuzaklarını darmadağın edip iş göremez hale getiriyor. Şöyle ki:İnsanlar namazla avlanıyorlardı. Başlangıçta öyle inandırıldık ki; Nebi (a.s) ve yüz yirmi dört bin Nebi-Resül bizim kıldığımız namazı kılıyordu. Dinin direği namazdı. Bütün günahları siliyordu. İnsan anasından doğduğu gibi piru pak oluyordu. Nasıl ki dedemizin kıldığı namazı, dedemiz de dedesinden öğrenmiş ve bize de aynen o şekilde geliyordu. İşte bu şekilde bize, Resulullah’tan ashaba geçtiği ve bize binlerce tabiinin uygulamasıyla ulaştığı yalanını kaynaklarıyla zihnimize enjekte edildi. Fakat Kur'an'ın aydınlığıyla biraz aklımızı işletince bin yıllık yalanlar Ağustos sıcağında eriyen kar topu gibi eriyip yok oldu. Çünkü bu verdikleri örnekler yalan ve iftiradan, yanılgı ve aldatmadan başka bir şey değildi. Şunu rahatlıkla söylüyoruz; Bugün kılınan namazın ve kuralların hepsi Nebi (a.s) ın ölümünden sonra konulan kurallardır. Muhaddislerin rivayetleri, mezhep imamlarının içtihadları, sonraki masumların!! ve din adamlarının namaz için çıkarttıkları farzlar, vacipler, sünnetler, müstehaplar, mendüplar, haramlar, mekruhlar, müfsitler, usuller, prensipler ve metodları Nebi (a.s) ın beş yüz yıl değil bin beş yüz yıl emri olsa koyamazdı.Yani bu zor dinin ondan gelmiş olması imkânsızdır. Beş on deli bir kayayı bir kuyuya atmışlar yani Kur'an'ın muhteşem salâtını namaz yapıp milletin başına bela etmişler. Bizde binbir Kur'ani ve akli delil ile bu namaz kayasını kuyudan çıkarmaya çalışıyoruz. Olay bu kadar basittir. Namaz yalanının uydurulduğu devir, tarihin en karanlık ve Kur'an'sız devriydi. Bu devir her kültür ve gelenekten yüzlerce uygulama binlerce yalanın imal edildiği ve iman edenlerin içine intikal ettiği bir devirdir. Kur'an gibi akıl, ilim ve mantık dolu, baştan sona kadar aydınlık ve hidayet olan bir kitaba rağmen bu kadar absürt ve ahmakça rivayetin nasıl geldiğini zannediyorsunuz?Söz konusu devirler, Kur'an ilim ve ahlakının, delil ve eğitimin, araştırma ve güvenliğin olmadığı zalim ve gaddarların cirit attığı karanlık bir devirdi.Bu devirle ilgili sadece Harre olayını ve Kerbela katliamını okusanız kanınız donar.Artık sahabilerin bile hayatta olduğu Sıffin'i, Nehrevanı, cemel vakasını söylemiyoruz.Arkasında gelen Mekke baskını ve yüzlerce sapkın fırka ve mezhepleri okuduğunuzda aklınız duracaktır. İçte meşhur Haccac bin Yusuf, Yezid bin Muaviye, daha sonra Malik bin Enes, Buhari, Muhammed bin İdris, Ahmed bin Hanbel, Nesai, Tirmizi, İbni Mace gibi adamlar bu karanlık devrin adamlarıdır. Bu devir mahalle baskısının yoğun bir şekilde yaşandığı devirlerdir. Kur'an'dan bağımsız, hep devirden devire, dilden dile geçen dini bir yapılanma hayata hakimdi.Bu devirde uydurulan binlerce hurafeden bir kaç tanesini gördükten sonra mezhep imamlarını namaz kılmayanlar hakkında verdikleri ölüm fetvalarına bakalım. İşte bir mümin olarak Kur'an'ı Mübin'de yer almadıkları için inanmak ve amel etmek zorunda olmadığımız, dolayısıyla dinde yeri olmayanların bir kısmı şunlardır. Kur'an'ın tek başına yetersiz olduğu iddiası. Allah Resulü adına iftira edilen hadislerin dinin ikinci kaynağı olduğu.Mezhep âlimlerinin fetvaları ile helal ve haramların belirlenmesi. Rivayet çıkarımlarına göre bazı Kur'an âyetlerinin nesh edilmesi. Mezhepleri dine eşit saymak, mezhepleri insanlara tek çıkar yol olarak göstermek. Kur'an'ı tecvid, makam ve teğanni ile müzik şeklinde okumak, Hatim ve mukabele yapmak, Kur'an'ı anlamadan sadece metin olarak telaffuz etmek. Cebrail ile Allah Resulü'nün karşılıklı olarak Kur'an'ı mukabele ettiklerine inanmak. Kur'an'ı Mübin'i özellikle Yasin ve Fatiha sürelerini ölülerin ruhlarına okumak. Kâinatın Allah Resulü için yaratıldığına iman etmek. Allah Resulü'nün en üstün Elçi olduğuna inanmak. Bazı kimseleri evliya kabul etmek ve türbelerini ziyaret etmek. Tarikat şeyhlerinden şifa, şefaat ve yarar beklemek. Tarikatlardaki bütün ibadetler, zikirler ve diğer uygulamaların hepsi batıldır. Şeyhlerin mürşid olarak kabul edilmeleri, şeyhlerin keramet gösterebileceklerine inanmak. Ahmak cahillerin söyledikleri "şeyhi olmayanın şeyhi şeytandır" sözü. Sadece Ehli Sünnet veya Ehli Beytin cennetlik olduklarına inanmak. Yahudi, Hristiyan ve diğer dinlere mensup olanların hepsinin cehennemlik olduklarına inanmak. Hanefilik, Şafiilik, Hanbelilik, Malikilik, Maturidilik, Eşarilik gibi mezheplerin eleştirilmez olduğuna inanmakAklı inkar etmek. Ahiret hayatında Allah'ın rahmet ve şefaatinden başka kimselerin rahmet ve şefaatine inanmak. Erkekleri kadınlardan üstün gösteren bütün rivayetler uydurmadır. Kadınların cehennemlik olduklarını söyleyen hadislerin hepsi yalandır. Zina eden evli ve dul olanların taşlanarak öldürülmeleri.Dul ile evlilerin zina sebebiyle öldürülmelerini söyleyen âyetin bir keçi tarafından yenildiğini iddia eden rivayetler. Erkeklerin altın takma ve İpek giymelerinin haram olması. Yemekte altın ve gümüş takımlarının kullanılmasının haram olması. Resim yapmanın ve satranç oynamanın haram olması.Müzik enstrümanları ve müzik dinleme ile ilgili yasaklar. Midye, karides, ıstakoz gibi deniz ürünlerinin haram olması, Cinsel ilişkinin örtü altında olmasının gerekli olduğu. Eşlerin cinsel ilişki esnasında bile birbirlerinin organlarına bakamayacağı. Yıkanırken bile kişinin cinsel organının açıkta olmasının haram olduğu. Meleklerden utanması gerektiği, peştemal ile yıkanmanın şart olduğu ile alakalı bütün söylentiler yalandır, uydurmadır.(Eşler arasındaki cinsel ilişkilerde iki şey dışında kalan herşey caizdir. Ters yönde cinsel temas, hayız ve nifas halinde cinsel temas)Bu iki şey dışında kalan hiçbir şey dinen yasak değildir. Kur'an'ın eksik yazıldığı ile alakalı rivayetler yalandır! Kadınların evlerinde bile başlarının kapalı olması gerektiği. Sakal bırakmanın sevap ve sünnet olduğu ile alakalı bütün rivayetler uydurmadır! Saç ve sakala kına yakmanın sünnet olduğu,Sağ ayakla evden çıkmak, eve girmek, yatağa girmek, sol ayakla tuvalete girmek, sağ ayakla çıkmak, kıbleye karşı def'i hacet yapmamak, kıbleye karşı yatmak, ayaklarını uzatmamak, camide yatmanın veya ayakları uzatmanın haram olduğu, Ufak abdestin ayaktayken yapılmasının haram olduğu. Tuvalet taşının kıbleye karşı yapılmasının haram olduğu. Sol elle yemek yemenin haram olduğu. Sarık sarmak, cübbe giymek, entari ve şalvar giymek, beyaz, yeşil ve siyah renkli giysilerde sevap aramak. Sarı ve kırmızı renkli elbiseler giymeyi mekruh görmek. Hurma ve kabak gibi yiyeceklerde sevap aramak.Alkollü koku sürmemek, kolonya kullanmamak.Siyah köpekleri ve kertenkeleleri öldürmeyi emreden rivayetlerin hepsi ahmakça bir uydurmadır! Muska yazmak ve onu üzerinde taşımak, ondan bir fayda beklemek. Tahtaya vurmaktan, nazar boncuğundan hayır beklemek. Falcı ve cinci sahtekarları birer alim olarak bellemek. Kurşun dökmek veya merdiven altından geçmemek. Türbeleri ziyaret etmek, orada yatanları aracı edinerek onlardan şifa, şefaat ve yardım beklemek. Çamaşırı belli günlerde yıkamanın gerekli olduğuna inanmak. Cinsel ilişkiye belli günlerde girmenin önemine inanmak. Cahiller arasında mübarek sayılan kandil gecelerinde cinsel ilişkiden kaçınmak. Mevlit kasidesi, onu okumak, okutmak ve onu dinlemenin ibadet olduğuna inanmak. Mevlüt okumadan dolayı sevap beklemek.Ölünün 7. 40. 52. günlerinde mevlit okutmak, törenler icra etmek. Kabir azabı ile ilgili hikayeler, rivayetler, hadisler, kabir azabının kendisi, kabir hayatı, sırat köprüsü. Kesilen kurbanın üzerinde sıratın geçileceği uydurmaları. Kabir azabının çoğunun idrardan olacağı rivayetleri. Vekil olarak hacca gitmek veya birini göndermek.Kan akmaktan ve kadınlara dokunmaktan dolayı abdestin bozulacağı içtihatları. Ölünün arkasından ağlayınca ölüye azap olunacağı rivayetleri. Kıyamet alemetleri hakkında bulunan bütün haberler uydurmadır! Mehdi ve Deccalın zuhuru, İsa'nın nuzulü ile ilgili bütün rivayetler yalandır! Dabbe'nin fil kulaklı, hınzır gözlü, öküz başlı olduğu. Ye'cüc ve Me'cüc'ün Türkler olduğu ile ilgili hadisler. Arap ırkını ve dilini üstün tutan bütün rivayetler uydurmadır! Cennet ehlinin dillerinin Arapça olduğu ile alakalı hadisler. Kıyamet alametlerinden birisi olarak inanılan güneşin batıdan doğacağı, Önünden birinin geçmesiyle namazın bozulacağı, namaz kılan kimsenin önünden geçmenin günah olduğu ile alakalı bütün rivayetler uydurmadır! Zemzem suyunun kutsallığı ve onda aranan özellikler, Okunmuş şeker tuz gibi maddelerde sevap aramak, onlara okumakla bereketleneceklerine inanmak, Abdesti, cinsel ilişki ve tuvaletten gelme dışında başka şeylerinde bozacağı içtihatları. Namazda gülmenin abdesti ve namazı bozacağı. Gusül yaparken önce sağ, sonra sol tarafa üçer defa su dökmek gibi teferruatların hepsi yalandır! Abdest ve guslün namaz kılma dışında herhangi bir amel için mecbur tutulmaları,Cenabetli olarak gezmenin, yemek yemenin, sohbet etmenin haram olarak görülmesi yalandır.Abdestli gezmenin sevap olduğu (sürekli abdestli olmaya çalışmak sağlık açısından zararlıdır.) Cenabetin kötü görülmesi, pis olarak algılanması ile ilgili bütün rivayetler ve içtihatlar batıldır! Abdestsiz ve cünup olarak sadece namaz kılınmaz! Bazı amelleri yapabilmek için mezhep değiştirmek veya bir ameli yapmak için değişik mezhebe göre niyet etmek. Dövmesi olanların abdestinin veya boy abdestinin geçersiz olduğu ile ilgili bütün görüşler hurafedir! Güneş doğarken, tepedeyken ve batarken namaz kılınamayacağı ile ilgili bütün rivayetler ve içtihatlar hurafedir! Allah dinde akledilmesini, derin derin düşünülmesini, araştırılmasını, sadece ve sadece emirlerinin uygulanılmasını, kitabının tek rehber edinilmesini ister.Bütün bunlardan sonra şunu söylemek mümkündür. Bu ümmetin saf cahilleri âlimlerinden üstündür. Çünkü ümmi insanların dini rant yapmak ve Allah ile aldatmak gibi kahredici günahları yoktur! Yani cahiller din için, dini menfaatine alet eden âlimler kadar zararlı olmazlar. Sonuç olarak: İşte bundan dolayı Şia ve Ehli sünnet muhaddisleri ve âlimlerinin hurafeleri yüzünden Tevhid dini olan İslam'ın diğer batıl dinlerden bir farkı kalmamıştır.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder