2 Mart 2022 Çarşamba
RİSALE'İ NUR'DA BULUNAN ŞİRK , HURAFE VE YALANLAR(17. YAZI )Said Nursi Kur'an cahili olmasına karşın fikirlerini topluma kabul ettirmiş olduğu için önemli bir şahsiyettir.Mektubat- 19. Mektup, Mücizât-ı Ahmediyesine bakın nasıl bir rivayeti almıştır. Diyor ki:"Büyük bir imam olan İbni Veheb haber veriyor ki :Gazve'i Bedirin (Bedir savaşının) on dört şehidinden birisi olan Muavviz İbni Afra, Ebu Cehil ile döğüşürken,Ebu Cehl-i lain, o kahramanın bir elini kesmiş, o da öteki eliyle elini tutup,Resul'ü Ekrem (a.s.m )ın yanına gelmiş, Resul'ü Ekrem (a.s.m) onun elini yerine yapıştırdı.Tüküruğünü ona sürdü.Birden şifa buldu, yine harbe gitti, şehit oluncaya kadar harb etti" (Sayfa-140 )Cevap :Allah Resulü'nün bu şekilde bir mucizesi olsaydı mutlaka Kur'an'da geçerdi.Çünkü yüce Allah, Kur'anda İsa (a.s) ın daha basit mucizelerini haber vermektedir.(Al-i İmran- 49 ; Maide- 110) Kur'an'ın basiret ve hidayetiyle bizi din adına uydurulan hurafelerden kurtaran Allah'a sonsuz hamd olsun. Aslında ben Risâle-i Nur'daki bu uydurmaları yazarken büyük bir rahatsızlık ve vicdan azabı çekiyorum.Acaba ben Said Nursi'nin bu hatalarının üzerinden manevi bir rant elde ettiğimden dolayı mı bunu yapıyorum?Acaba birisinin ayıbını ve hatasını ganimete mi çeviriyorum? diye cidden rahatsız oluyorum.Fakat Risâle-i Nur talebeleri içinde bu kadar eğitim görmüş, entelektüel, ilim adamı mevcut iken en az beş on kişinin çıkıp Risâle-i Nur Külliyatında Kur'an, ilim, hikmet, akıl ve tefekküre aykırı hurafelerin var olduğunu neden itiraf etmiyor?İşte o zaman bizim bunları ele almamızın hiç bir anlamı kalmayacaktı.Bütün bu hurafelere ragmen F Gülen hala ne zaman konuşmaya başlasa "Piri mugan, Hz. Pir, Hz. Pir deyip duruyor. Şia, Ehli Sünnet ve yan kuruluşları olan tarikat ve cemaatlerde adınızın önüne"Gavs, Bediuzzaman, Kutup, Mevlana, Efendi Hazretleri, Mürşidi Kamil,Şeyh Kuddise Sirruhu" gibi saçmasapan lakaplar gelebilmesi için inanç ve fikirlerinizin mutlaka Kur'an, ilim, hikmet, akıl ve tefekküre aykırı olması gerekir.Bakın Said Nursi Mektubat- 19.Mektup, Mücizât-ı Ahmediye adlı eserine hangi rivayetleri almış. "Başta İmam-ı Beyhaki, Ehl-i Hadis haber veriyorlar ki, İmam-ı Ali gayet hasta idi.İzdırabından, kendi kendine dua edip inliyordu.Resül'ü Ekrem (a.s.m) geldi.Dedi : "Allah'ım ona şifa ver "ve ayağıyla Hz.Ali'ye dokundu "Kalk" dedi.Birden şifa buldu. İmamı Ali der ki: "ondan sonra o hastalığı hiç görmedim"(Sayfa- 141) İmamı Bagavi, tahrici ve tashihi ile haber veriyorlar ki :Aliyyibni-l Hakemin Gazve-i Hendek'te kuffarın darbesiyle ayağı kırıldı.Resül'ü Ekrem ( a.s.m ) meshetti, dakikasında öyle şifa buldu ki, atından inmedi"(Sayfa- 141 )"İbni Ebi Şeybe (muhakkiki kamil ve muhaddisi meşhur) haber veriyor ki: Bir kadın, bir çocuğu Resul'ü Ekrem ( a.s.m) ın yanına getirdi.O çocukta bir bela vardı, konuşmuyordu, aptal idi, Resul'ü Ekrem (a.s.m ) bir su ile mazmaza ( ağzını çalkaladı) etti, elini yıkadı, o suyu kadına verdi. "Çocuğa içirsin" ferman etti.Çocuk o suyu içtikten sonra, hastalığından ve belasından bir şey kalmadı.Öyle bir akıl ve kemal sahibi oldu ki, ukala-i nasın(en akıllı insanların) fevkine çıktı. (Sayfa- 141)Naklı sahih ile, Hz. İbni Abbas demiş ki :Resul'ü Ekrem ( a.s.m ) a mecnun bir çocuk getirildi, mübarek elini onun göğsüne koydu : Birden çocuk istifra etti, içinden küçük hıyar kadar siyah bir şey çıktı, çocuk şifa buldu, gitti" (Sayfa-142)Cevap : Çocuğun iyi olabilmesi için içinden değil, kafasından bir şey çıkması gerekirdi.Hiç olmazsa uydurup yazarken bunu düşünun.Said Nursi bu hurafeleri eserine almakla nasıl batıl bir inanç ve yanlış uygulamalara kapı araladığının farkında olmadığını müşahede ediyoruz.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder