1 Haziran 2020 Pazartesi

ASHAB-I FİL, GERÇEĞİ
 (4. YAZI)
Rumlarla İran arasında geçen  savaştan bile Kur'an'ı Mübin söz etmektedir.
(Rum, 1--5)
 Allah Resulü'nün doğumundan kısa zaman önce Mekke'de olmuş olan ve Mekkelileri  çok yakından ilgilendiren böyle bir olayın ayrıntılarıyla beraber Kur'an'da bir kaç âyetle olsa dahi anlatılmaması  olacak şey değildir.
 Bu hâdise Mekke'de gerçekleşmiş olsaydı, Kur'an  bir çok âyette mutlaka üzerinde dururdu.
 Böyle yapmaması,
 Kur'an'ın üslubuna aykırı düşmektedir.
 Çünkü Allah Resulü( a.s) Mekke'de Tam 13 sene irşad ve tebliğ görevini ifa etmiştir.
 Bu konuda şu âyet çok önemlidir.
"Eğer yüz çevirirlerse de ki: sizi Âd ve Semud'un başına gelen kasırgaya benzer bir kasırgaya karşı uyarıyorum"
( Fussilet-13)
Halbuki Kur'an onları Âd ve Semud kavminin helak oldukları kasırgayla değil, gördükleri, şahit oldukları ve duydukları bir azapla uyarması daha uygun olacaktı.
 Mekke müşrikleri kendilerine yapılan uyarılara  karşı şöyle diyorlardı.
"Ey Allah'ım! Eğer bu kitap senin katından gelmiş bir gerçekse üzerimize  gökten  taş yağdır. Yahut  Elem verici bir azap getir"
(Enfal, 32)
Mekke müşrikleri eğer fil olayında cereyan etmiş  cezalandırmayı görmüş veya  duymuş olsalardı  aynı cezalandırmayı isterlerdi.
 Şuayb (a.s) kavmini  şöyle uyarıyordu.
"Ey kavmim! Sakın bana karşı düşmanlığınız, Nuh kavminin veya Hud  kavminin,yahut Salih  kavmi'nin başına gelenler gibi size de musibet getirmesin. Lut  kavmi de  sizden uzak  değildir"
(Hud- 89)
Bu  âyette bulunan  "Lut kavmi de sizden uzak değildir" bölümü çok önemlidir.
 Yani "onların başına gelenleri duydunuz,  biliyorsunuz, onların başına gelen felaket, sizin başınıza da gelir" demek istemiştir.
 Ayrıca inançları uğruna Allah Resul'ü ve Müslümanlarla her türlü mücadeleyi veren ve Müslümanlarla üç savaş yapan
 Mekkelilerin Ka'be gibi kendileri için son derece kutsal bir mekanı yıkmaya gelen bir orduya  karşı  koymamaları mümkün mü?
SONUÇ:
Fil olayının ve mucizesinin  Mekke'de gerçekleştiğine inananlar,   Fil Ashabının Mekke'de helak olduklarında  ısrar edenler  bunun gibi daha birçok soruya cevap vermek zorundadırlar.
Ben şahsen Kur'an'ın bağlam ve bütünlüğünün bana verdiği ders istikametinde artık kanaat getirdim ki,
Şia ve Ehli sünnet kaynakları ve mezhepleri ne söylüyorlarsa tam tersi doğrudur ve Kur'anın ilim, irfan, akıl ve  ahlakına daha  uygundur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder