ASHAB-I FİL" GERÇEĞİ:
(2.YAZI)
Şimdi konumuz olan Fil Ashabı'nın anlatıldığı Fil süresine bir bakalım :
Fil süresinin meali şöyledir.
"Rabbin Fil sahiplerine neler etti görmedin mi?
Onların planlarını boşa çıkarmadı mı? Onların üstüne sürü sürü kuşlar gönderdi.
O Kuşlar onların üzerine pişkin tuğladan yapılmış taşlar atıyorlardı.
Böylece Allah onları yenilip çiğnenmiş ekine çevirdi"
(Fil süresi 1-5)
Temelde bu sürede verilmek istenen ders şudur.
'İslam'ın sesini kesmek isteyen,
Kur'an'a ve Allah Resulü'ne karşı düşmanca tavırlar sergilemeyi sürdürmeleri halinde
Mekke müşriklerinin de geçmiş kavimlerin helak edildikleri gibi olmasa da,
bir şekilde mahvolacaklarını ve yenileceklerini ihtar, onları tehdit ve uyarı, Allah Resulü'ne ve iman edenleri cesaretlendirme, imanlarını arttırma,onlara güven verme, sebat ve sabırlarını arttırma, onları teselli etme" mahiyeti taşıyordu.
Yoksa fil suresinde anlatılan kıssanın Mekke ile hiçbir ilgisi bulunmamaktadır.
Kur'an'da anlatılan bu kıssa hiçbir zaman Mekke'de gerçekleşmiş değildir.
Yani Şia ve Ehli Sünnet'in her şeyi yalan olduğu gibi, bu anlattıkları Yemen ve Ebrehe hikayesi de yalandır.
Ehli Sünnet ve Şia Kur'an'da manasını değiştirmedikleri ayet bırakmamışlardır.
Kur'an'ın bağlam ve bütünlüğüne göre bu mucizevi olay Allah Resulün'den önceki eski çağlarda meydana gelmiştir.
Neden mi?
1) Eğer bu olay aktarıldığı gibi Allah Resulü'nün doğumundan 50 gün önce meydana gelmiş olsaydı, Kuran ayrıntıya girer bir çok âyette daha geniş bir açılım yapar bu kıssayı tefsir ederdi.
Diğer kıssalarda bu yapılmıştır.
Kıssa Kuran'da son derece özet olarak sunulmaktadır.
Sadece teselli mahiyeti taşımakta, Allah'ın sonsuz gücünü iman edenlere haber vermektedir.
2) Ordunun nereden geldiği, niçin geldiği, amacı, özellikleri, Mekke ile alakasını ortaya koyacak en ufak bir detay verilmemekte, tek bir isim zikredilmemektedir.
Halbuki Kur'an'da helak edilen kavimler ve kurtarılan mü'minlerle ilgili adlarıyla birlikte onlarca âyette detaylı açıklamalar yapılmaktadır.
Aslında Kur'an'da anlatılan bu olay mekkelilerden daha çok Müslümanlara yönelik bir mesaj taşıdığından, ayrıntıya girilmeden hulasa bir bilgi verilmiştir.
MESELA: Yahudileri ilgilendirdiği için Elçilerinin ve atalarının başından geçen olayları Kur'an'ı Mübin onlarca yerde anmakta, imana gelmelerini teşvik amaçlı onlara bir çok hatırlatmakta bulunmaktadır.
3) Bu olay Mekkeliler üzerinde müspet hiçbir tesir meydana getirmemiştir.
4) Mekke'de olduğu iddia edilen bu olay esnasında Kabe'nin içinde 360 adet put bulunmakta,
Mekke'de her türlü zulüm, haksızlık, şirk, ahlaksızlık baş göstermekteydi.
Yüce Allah, âhiret ve Elçi inancı olan bir orduyu böyle bozulmuş müşrik bir toplum için helak eder mi?
Zira Ebrehe'nin hristiyan olduğu söylenmektedir.
Mesala: Mekke'de olan Müslümanlar ateşe tapan İran'lılara karşı, Rumların galip gelmesini istiyorlardı.
(Rum-1,2,3,4)
Çünkü Rumların Allah'a, elçilere ve âhirete imanları vardı.
5) Allah Resulü ( a.s ) on üç yıllık Risalet hayatının en yoğun tebliğ ve irşad mücadelesinde hiçbir zaman bu olayı mekkelilere hatırlatmamıştır.
6) Şüphesiz ki bu hâdise Mekke'de olmuş olsaydı, büyük bir mucize ve olağanüstü bir olay olduğundan Mekkelilerin bu olay ile alakalı birçok hatıraları ve anlatımları olurdu.
Bu olağanüstü hadise ile ilgili Mekkelilerin bir tane bile anıları tarihe intikal etmemiştir.
7) Ebrehe'nin binlerce asker olması gereken Ordusu'ndan kalan ganimete ne oldu?
Hiç kimsenin bundan haberi olmamıştır.
Fillerden ve Ordu'dan geriye hiçbir kalıntı yoktur.
Bazı rivayetlerde sekiz, on iki, on üç, hatta bin kadar Fil'den bahsedilmektedir.
İri cüsseli bir canlı ile ilgili bu kadar ihtilaf olur mu?
8) Tarihin hiçbir döneminde o günkü şartlarda büyük bir ordu sadece bir binayı yıkmak için harekete geçmez.
Herkes bilir ki savaşlar, savunma, siyasi, ekonomik ve stratejik amaçlara yönelik yapılır.
Yıkılacak kutsal bir binayı onu kutsayanlar kısa bir süre sonra daha mükemmelini inşa edeceklerinden hiç kimse şüphe etmez.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder