ŞİA'NIN İTİKADİ DURUMU
(11.YAZI)
KIRTAS OLAYI (4)
Yine Şii müelliflerden el-Hacui, kırtas hadisesinden dolayı Ömer'in yaptığını içtihad olarak görenlere karşı "Resulullah'ın sözünü reddetmek ve hilafına amel etmenin tam bir küfür olduğunu bilmiyorlar mı? demekte ve bu olaydan dolayı Ömer'i, "lain oğlu lain" diyerek lanetlemektedir.
(Hacui - mize, 413)
Şii kaynaklarına göre Ömer, Ebubekir ile daha önce yapmış oldukları gizli anlaşmadan dolayı onu halife olarak tayin etmiştir.
Sakife toplantısında Ömer'in, Ebubekir'e biata razı olmasının sebebi ise ancak, Ali'nin biatına engel olmasından dolayıdır.
Şayet serbest bırakılsaydı kendi nefsini tercih eder ve orada kendini halife seçtirirdi.
(Şerif el Murtaza eş -Şafi fil imame 4, 126)
Mustafavi'ye göre Ömer, Sakifede Ebu Bekir'in halife seçilmesini sağlamış, onun bu zorlaması meyve vermiş, yaptığının karşılığını almıştır.
Ebubekir de Resulullah'ın bir emri olmaksızın yaptığı hizmet ve arkadaşlık hakkını yerine getirmek için onu halife olarak yerine bırakmıştır.
Osman ise Ömer'in Ebubekir tarafından vasiyet edilmesi konusunda tam sevgisini açığa vurmuş, onun halife olmasını desteklemiş, Ömer'in hizmetinde mümkün mertebe var gücüyle çalışmıştır.
Ömer'de Osmanı mukafatlandırmış ve çok çirkin bir şekilde onu halife tayin etmiştir.
Şii âlimlere göre bütün bunlar, ilk üç halifenin kendi aralarında Ehli Beyt'e karşı anlaştıklarını, komplo kurduklarını, ihtilal yaptıklarını, İslam'da ilk darbeyi gerçekleştirdiklerini ortaya koymakta, böylece Ali'yi makam ve haklarından menettiklerini göstermektedir.
Aynı şekilde Ebubekirin, Allah Resulünden sonra zekat vermeyenlere veya dinden dönenlere karşı savaş açması külliyen yalandır.
Şii âlimlerine göre, Ebubekir'in savaş açtığı kabileler Ali'nin hilafetini arzulayan ve hakkının gaspına karşı gelenlerdir. (Mustafavi- 217)
Çok sert ve kaba biri olarak gösterdikleri Ömer'i halife tayin etmesinden dolayı Ebubekir Şii müellifler tarafından kıyasıya eleştirilmektedir.
(Mustafavi- 215)
Sonuç olarak:
Temel inanç sistemini imamet nazariyesi üzerine inşa eden imamiye Şia'sına göre Ali kesin bir biçimde nas (âyetle) imam tayin edilmiştir.
Diğer üç halife onun bu hakkını batıl yollarla, inkılap ve zorbalıkla gasp etmişlerdir.
Bundan dolayı ilk üç halife gasıp ve yalancıdırlar.
Her üç halife de Allah Resulü'nün ortaya çıkışından önce kafir ve risaletten sonra zalim olduklarını gösteren kimseler olduklarından, onlara halife denilse bile imam denilemez.
Çünkü zalim olduklarından, "Allah'ın imamet ahdi onlara erişmez"
( Bakara- 124)
Şii müellifler Ali ile ilk üç halifeyi mukayese ederken, zaman zaman çok aşırı ithamlarda bulunarak ilk üç halifenin şahsiyetlerine yakışmayacak suçlamalar, hatta iftiralarda bulunmuşlardır.
Bazı rivayetlerde çok daha aşırıya gidilerek, "Ali beşerin en hayırlısıdır" demeyenin kafir olduğuna hükmedilmiştir.
Şia'nın 'ın bir kısmı da bu konuda daha da aşırıya giderek hululiyet inancına saplanmıştır.
Esasen Şia'nın Ali ve Ehli Beyt'e aşırı sevgi beslenmelerinin altında eski İran'ın Hululiyet inancı yatmaktadır.
Özellikle 12 imam inanç ve anlayışını Hulul inancından bağımsız olarak düşünmek olanaksızdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder