28 Mart 2021 Pazar

BEKTAŞİLİK (4.YAZI)Sünnilerin iddia ettikleri gibi Hacı Bektaş Müslüman Sünni inançta birisi idiyse, neden gözlerden uzak, Anadolu'nun ücra bir köyüne gidip yerleşsin. Sünni âlimlerinin kentlerde ve özellikle de merkezi yerlerde hatta devlet adamlarına yakın yerde yaşadıklarını biliyoruz. Baba-i ayaklanması sonrası Alevi Türkmenlerin dağlara ve ücra yerlere çekildikleri ve çoğunlukla Hacı Bektaş'a bağlandıkları bilinen bir gerçektir. Hacı Bektaş batıni bir önder değilde iddia edildiği gibi Sünni olsaydı batıni Baba-i isyancılar ona neden bağlansın? Hacı Bektaş Sünni Müslüman olsaydı ve eserlerinde Sünnilerin itikad ve ritüelleri anlatmış olsaydı, yüzlerce Bektaşi babalarının idam gerekçeleri arasında Sünni Müslüman ibadetleri yapmama suçlaması ile niye karşı karşıya kalmışlardır.Ne denilirse denilsin, ne yapılırsa yapılsın Bektaşilik hakkında gerçek şudur. İslam tarihindeki muhalif kanadı temsil eden ve genel anlamda Ali taraftarları olarak nitelenen hemen hemen tüm Batıni ekoller, İslami ibadetlere ve hükümlere her zaman muhalefet etmişlerdir. Bu gerçeği kimse inkar edemez. Bunu kimi zaman alenen, kimi zaman da "sırrı sır ederek" yapmışlardır. Bununla birlikte baskılar yüzünden bazen de "sırrın açığa çıkmaması" için yer yer hakim din anlayışının kimi, itikat ve ritüellerni benimser görünmüşlerdir. Bütün bunlara rağmen Batıniliğin yaşayan en güçlü devamı olan Alevi-Bektaşileri, Muhammed, Ali on iki imam ve Hacı Bektaş'ı veli üzerinden Sünni müslüman ibadet ve itikadlara çekme uğraşısının ne denli inançlara saygısızlık ve abes bir iş olduğunu zikretmeye gerek var mıdır. Aleviler ve Bektaşiler inançlarını sır etmeden kendi inanç önderlerinden bu yola dair ne gördülerse o şekilde yaşama ve yaşatma hakları yok mudur? Bu yolda Alevi-Bektaşi önderleri tarafından İslam'a aykırı sözler söylenmesi Aleviler açısından bakıldığında övünç duyulacak bir şeydir. Zira Alevilere göre şeriat denilen hukuk kuralları, çoğunluk itibariyle Emevi Abbasi döneminde ihdas edilen Arap geleneklerinden başka bir şey değildir. Mesela: Osmanlı resmi belgelerine göre Alevi önderi ve şairi Pir Sultan Abdal şu gerekçelerle idam edilmiştir."Dinsiz, namaz kılmıyor, oruç tutmuyor, şeriata aykırı söz söylüyor ve davranış sergiliyor. Müslümanlara "Yezid" diyor ve şarap içiyor, İslamiyetin ilk halifesine hakaret ediyor. Cem ayini gibi gizli toplantılar yapıyor, safavi taraftarı ve Kızılbaş taifesinden bir devlet düşmanı, Râfizi kitaplar bulunduruyor, onları okuyor ve okutuyor, saz ve çalgı çalıyor, törenlerde semah dönerek oyun oynuyor, haremlik-selamlık kuralına riayet etmiyor, Mehd-i zaman gelecek propagandası yapıyor.Bu gerekçeler aslında Alevi-Bektaşiliğin pek çok temel yaklaşımın Osmanlı tarafından nasıl algılandığını bir göstergesidir. Bu gerekçelere bakarak özgün Alevi kimliğinin pek çok unsurunu görmek mümkündür.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder