DİN VE HÜKÜM OLARAK KUR'AN TEK KAYNAKTIR ( 12. YAZI )
Bazı ayetlerde geçen "Elçiye itaat"in  hangi anlama geldiğini açıklayalım.
Ehli sünnet ve Şia'nın Kur'an'ı tahrif ederek   göstermeye çalıştığı gibi dini güvenilir tek kaynak olarak Allah'ın kitabını benimsemek elçiye uymamak anlamını taşımaz.
Aksine Allah Resulü'ne iftiralarla dolu hadislerin ilim ve akıl dolu dinin kaynağı olamayacağını söylemek Resülüllah ( Aleyhisselam )ı iftiralardan korumak demektir.
Kur'an'ın bağlam ve bütünlüğünde yani Kur'an'ın sisteminde Muhammed'e veya Nebi'ye itaat emredilmemiştir.
Elçi Allah'tan gelen vahyi tebliğ eden,duyuran, okuyan, aktaran, bildiren kişi olduğu için ona itaat Allah'a itaat sayılmıştır.
Elçi Allah'tan gelen vahyi, içinden bir şey çıkarmadan ve içine bir şey eklemeden olduğu gibi ilan eder.
Bundan dolayı Resüle(Elçi,ye ) itaat farzdır.
Hatta Kur'an sisteminde iman, itaat, yalanlama, karşı gelme, isyan, küfür,zulüm,  reddedilme gibi kavramların hepsi "elçi" için kullanılmıştır.
Nebi için bu kavramlar kullanılmamıştır.
Yani Elçi ve vahiy  Allah'ı temsil ederler.
Vahiy Elçinin dilinde hayat bulur,elçi olmazsa vahiy dış dünyada hayat alanı bulamaz.
Kur'an'ın bir çok ayetinde, "Allah'ın apaçık âyetlerini okuyan Elçimiz ( Resulüné) veya Elçilerimiz (Rusulü'ne ) cümlesi geçmektedir..
Hiç bir yerde Allah'ın ayetlerini okuyan Nebimiz veya Muhammed  asla  geçmez.
Çünkü Allah ile Allah'ın  kitabına  muhatap Elçidir. Nebi ve Muhammed değildir.