29 Ağustos 2016 Pazartesi

ALEVİLİK ( 14. YAZI )

30 Mayıs 2016 Pazartesi, 05:27 UTC+03
ALEVİLİK ( 14. YAZI ) Vahdeti Vücut inancının gereği olarak insan, Tanrısal tecellinin en önemli ögesi olması niteliğiyle öne çıkmaktadır. Bütün varlığı tanrı ile özdeşleştirme düşüncesi, varlığın en mükemmel ögesi olarak insanı da tanrısal tecellinin odağına koymaktadır. insanın tanrısal tecellideki yeri "Enel hak" sözüyle ifade edilmektedir. Alevi inancında Tanrı- Evren- insan bütünleşmesi içinde simgesel kişiliğiyle Hz Ali'nin ulûhiyeti- tanrısallığı inancına da yoğun bir vurgu vardır. Burada Aslında Hazreti Ali'nin şahsında tüm Resüller, Nebiler ve velilerle birlikte insanın uluhiyeti anlatılmak istenmektedir. Yani kimilerince Yanlış yorumlandığı şekilde Hazreti Ali'nin doğrudan doğruya İlahlaştırılması yoktur. Yüzyıllar boyunca pek çok Alevi -Bektaşi önderi ve Ozanı Allah'ın doksan dokuz adından birisinin "Âli" olmasından da esin alarak Allah'ı kastetmek üzere şiirlerinde "Ali"sözcüğünü hiç çekinmeden kullanmışlardır. Alevi ve Bektaşiler hulul inancı gereği Ali'de İlâhi özellikler olduğuna inanırlar. Muhyiddini Arabi'nin, Celaleddin-i Rumi'nin, Beyazıti Bestaminin, Hallacı Mansur'un, Yunus Emre'nin ve bütün tarikat ehlinin inancının merkezinde hulul itikadı yer almaktadır. İnsanlık tarihinde bu inançtan etkilenmeyen bir millet yoktur. Hiristiyanlar da bu inanç ve felsefeye sahiptirler. Bu inanış, Alevi karşıtları tarafından Hz Ali'nin İlahlaştırıldığı ve putlaştırıldığı suçlamasına zemin teşkil etmiştir. Aleviler,Hulul inancının Kur'an'daki Tevhid inancına aykırı bir inanç sistemi olduğunu kabul ederler. Alevi -Bektaş inanışının omurgasını oluşturan "Vahdeti Vücut "anlayışı ve Allah'ın insanda tecelli ettiği düşüncesi, bu inanışın yani Hz Ali'nin Tanrısallığı inancının temelini oluşturmaktadır. Hz Ali'nin yüzünü Vechullah "(Allah'ın yüzü) olarak tavsif eden alevi-bektaşi inancı bu özgünlüğü ile bambaşka bir özelliğe ve derinliğe sahip bulunmaktadır. Yine celaleddin-i Rumi'nin Milli Eğitim Bakanlığı tarafından basılan Divan'ı Kebir adlı eserinde Hz Ali için yazdığı sözler onun ulûhiyetini tanrısallığını İlan etmektedir. Celaleddin-i Rumi adı geçen bu eserinde şöyle demektedir "Hakkın yüksek sıfatları Ali'nin vasfıdır. Hakkın sıfatları Ali'den ayrı değildir. O tanrının zatına yapışmış sanki o olmuştur" Gerçekte Hz Ali'nin uluhiyeti, Hulul inancından bağımsız düşünülemez. Her ne kadar yüksek sesle ifade edilmese de Alevilik'te tam bir Hulul inancı mevcuttur. Başta Hazreti Ali olmak üzere 12 imam Allah'ın kendilerine Hulul etmiş ilahi özelliklere ve sıfatlara sahip şahsiyetlerdir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder