10 Nisan 2018 Salı

"İNSANLARA RAHMET OLAN" MUHAMMED  DEĞİL, ELÇİYE İNDİRİLEN "VAHİY'"DİR.
Kur'an'ın bağlam ve  bütünlüğünden habersiz, Nebi ve Resul'ün arasındaki bulunan farkları bilmeyecek
 kadar cahil olan Şia ve Ehli Sünnet   âlimlerinin en önemli hezayanlarından biri de Muhammed (as) ın  şahsiyetini vahiy'den bağımsız insanlara rahmet olarak  göstermeleridir.
 Her zaman iddia ediyorum.
Şia ve Ehli Sünnet âlimlerinin yanında Kur'an, hiç sevilmeyen hatta nefret edilen bir kitaptır.
Onlara
"Kur'an" demeyin de, isterseniz "ana babalarına küfredin" bir şey demezler.
Onların Kur'an'a karşı durumları Arslan'dan kaçan eşekler gibidir.
(Müddessir, 49, 50, 51)
Şia ve Ehli Sünnet âlimlerinin durumu bana şu âyeti hatırlattı.
"Allah, tek olarak anıldığı zaman, ahirete inanmayanların içlerine sıkıntı basar. Ama Allah'tan başkası anıldığı zaman hemen yüzleri güler, sevinirler"
(Zümer, 45)
Şia ve Ehli Sünnet âlimleri ve muhaddisleri içtihat ve uydurma hadisleri ile Kur'an'da bozmadıkları ve manasını buharlaştırmadıkları bir âyet bırakmamışlardır.
 Bunlardan biride Enbiya süresinin 107.âyetidir. Âyet şöyledir.
( Ey Elçi! )Biz seni âlemlere (insanlara) ancak RAHMET olarak gönderdik"
 Bu âyette geçen "âlemler"den maksat "insanlar"dır.
Kur'an'ın sadece insanlara hidayet ve RAHMET olduğu ile alakalı yüzlerce âyet vardır.
",,,,Seni insanlara elçi gönderdik, şahit olarak da Allah yeter" (Nisa, 78)
"Biz seni bütün insanlara ancak müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik, fakat insanların çoğu bilmezler"
(Sebe, 28)
 "Âlemlere(insanlara)  uyarıcı olsun diye kulu Muhammed'e Furkan'ı indiren Allah'ın şanı yücedir"
(Furkan, 1)
 "Rahmet"ten maksat'da  bütün elçilere gönderilen vahiy'dir.
MESELA
"Ona Rabbinden mucizeler  indirilmeli değil miydi?" derler. De ki:
Mucizeler ancak Allah'ın katındadır. Ben ise söyle sadece apaçık bir uyarıcıyım.
 Kendilerine okunmakta olan kitab-ı sana indirmemiz onlara yetmemiş mi? Elbette iman eden bir kavim için onda  RAHMET ve ibret vardır"
( Ankebut- 50, 51)
 MESELA
"Hakikaten, biz dilersek sana vahyettiğimizi  ortadan kaldırırız,  sonra bu durumda sen de bize karşı hiçbir koruyucu bulamazsın. Ancak Rabbinin  RAHMETİ (sayesinde Kur'an'ı sana indirdik ve bâki kıldık) çünkü onun sana fazileti çok büyüktür"
( İsra- 86, 87)
 MESELA
"Biz bu kitab-ı sana sırf hakkında ihtilafa düştükleri şeyi insanları açıklayasın ve iman eden bir topluma da hidayet ve RAHMET olsun diye indirdik"
( Nahl, 64)
 MESELA
",,,,Ayrıca bu kitab-ı da sana her şey için bir açıklama, bir hidayet ve RAHMET kaynağı ve Müslümanlar için bir müjde olarak indirdik"
(Nahl, 89)
 "Bu Kur'an uyduralabilecek bir söz değildir. Fakat o, kendinden öncekileri tasdik eden, her şeyi açıklayan bir kitaptır"
 iman eden  toplum için bir RAHMET ve bir hidayettir"
(Yusuf. 111)
 "Gerçekten onlara, inanan bir toplum için yol gösterici ve RAHMET olarak, ilim(sistem)  üzeri açıkladığımız bir kitap getirdik"
( Araf, 52)
 "İşte bu ayetler, hikmet dolu kitabın âyetleridir. Güzel davrananlar için bir hidayet rehberi ve RAHMET olmak üzere indirilmiştir"
( Lokman-2,3)
 "Apaçık olan kitab-a andolsun ki, biz onu (Kur'an'ı)  mübarek bir gecede indirdik. Kuşkusuz biz uyarıcıyızdır.
Katımızdan bir emirle her hikmetli işe o gecede hükmedilir. Çünkü biz, Rabb'inin bir RAHMETİ olarak elçiler(vahiy'ler)  göndermekteyiz. O işitendir, bilendir"
( Duhan-2, 3, 4, 5, 6)
 MESELA
(Nuh) dedi ki: Ey kavmim! Eğer ben Rabbim tarafından bildirilen açık bir delil üzerinde isem ve O bana kendi katından bir RAHMET (vahiy) vermiş de bu size gizli tutulmuşsa, buna ne dersiniz? Siz onu istemediğiniz halde biz  sizi ona zorlayacak mıyız?
( Hud, 28)
( Salih) dedi ki: Ey kavmim! Eğer ben Rabbimden verilen  apaçık bir delil  üzerinde isem ve O bana kendinden bir RAHMET(vahiy) vermişse, buna ne dersiniz,,,,"
(Hud,63)
"Melek: Öyledir, dedi, (zira) Rabbin buyurdu ki: Bu bana kolaydır. Çünkü biz, onu (İsa'yı) insanlara bir delil ve kendimizden bir RAHMET kılacağız. Bu hüküm ve karara bağlanmış bir iş idi"
( Meryem, 21)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder