20 Ekim 2021 Çarşamba

KUR'AN'I MÜBİN'İN MEÂLİ(34.YAZI) 168-) Ey insanlar! Yerde bulunanların helal ve temiz olanlarından yeyin. Şeytanın adımlarına tâbi olmayın. Zira o sizin için apaçık bir düşmandır.169-) O size ancak kötülüğü, fahşâyı (ahlaksızlığı-cimriliği) ve Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi emreder.(Âyette bulunan "şeytan" paralel dinin ataları yani muhaddis ve müctehidleridir.Çünkü din adamlarından başka hiç kimse insanları Allah hakkında bilmediklerini söylettiremez. Allah Resülünün vefatından sonra özellikle Emevilerle başlayan süreçte din ve iman adına söylenenlerin büyük çoğunluğu yalandır. Şii ve Sünni din adamları binlerce rivayet ile Allah ve Resülüne iftira ettiler.) 170-) Onlara (müşriklere) Allah'ın indirdiğine tâbi olun, denildiğinde onlar, "Hayır! Biz (din) atalarımızı üzerinde karşılaştığımıza tâbi oluruz, dediler. Ya ataları hiç akıllarını kullanmamış (dolayısıyla) hidayeti bulamamış idiyseler?ŞİA VE EHL'İ SÜNNET DİNİNİN KUTSALLARI:Sünni'lerin uydurma kutsal kaynakları:Buhari (ö-H-256-M, 869)Müslim (ö-H-261-M-875)Tirmizi (ö-H-279-M-892)Ebu Davud (ö-H 275-M-888)İbni Mace ve Nesai hadis kitaplarıdır.Şii'lerin uydurma kutsal kaynakları:Küleyni'nin(H-328 M-939) Kâfi'siEbu Cafer İbni Babeveyh el Kummi (H-381-M-991) nin Men lé yahduruhul-FakihÜçüncü ve dördüncü kaynaklar Ebu Cafer et-Tusi(H-460-M-1067) ye aittir.Bunlar, Tehzibul-Ahkam ve el-İstibsar adlı hadis kitaplarıdır.Buhari'nin Sünniler arasında sahip olduğu şöhret ne ise, Şiiler arasında da aynı değere sahip Küleyni'nin el-Kâfi adlı eseridir.Ehli Sünnet dininde dört halife ile Ebu Hüreyre, Enes bin Mâlik, Talha bin Ubeydullah, Muaviye bin Ebi Süfyan gibi sahabeler faziletli olarak görülür.Ehl-i Sünnetin kaynaklarına göre on sahabe Allah Resulü tarafından cennetle müjdelenmiştir. Şia'nın hadis kaynaklarına göre ise Ali dışında kalan dokuz sahabe cehennem ile müjdelenmişlerdir. Sünniler kaynakları itibariyle bütün sahabelerin gökteki yıldızlar gibi masum ve günahsız olduklarına iman ederler. Şia ise Gadir Hum'da Ali'nin imamet ve hilafetine biat ettikten sonra Sakifede Ebu Bekir'i halife olarak seçtikleri için dördü dışında bütün sahabelerin dinden dönüp zalim olduklarını iddia ederler.Şia'nın hadis kaynaklarına göre mürted olmayan dört sahabi şunlardır.Ebu Zer el Gifari, Mikdat bin Esved, Selman-ı Fârisi, Ammar bin Yasir.Şia'ya göre Ali, Hasan, Hüseyin, Fatma ve beklenenMehdi (Mehdi-i Muntazır) ile birlikte geri kalan dokuz imam Allah tarafından bütün günahlardan tertemiz kılınmışlardır. Sahih kaynaklarına göre delil şu âyettir."...Ey Ehli Beyt! Allah sizden, sadece günahı gidermek ve sizi tertemiz yapmak istiyor"(Ahzab-33)Şia'ya göre, Kerbela, Kum, Küfe gibi şehirler kutsaldır.Ehli Sünnet'e göre Medine, Şam, Kudüs gibi şehirler kutsaldır.Şia'ya göre Ali bin Ebi Talib Allah'ın arslan'ıdır.Ehli Sünnet'e göre Halid bin Velid Allah'ın Kılıcıdır. Sünni'lere göre Mekke ve Medine, Şia'ya göre ise Küfe ve Kerbela haremeyn'dir.(dokunulmazlıkları vardır.) Şia'nın kaynaklarına göre Fatma gelmiş geçmiş bütün kadınlardan daha üstündür. Ehli Sünnete göre ise bu dereceye Aişe sahiptir. Bu listeyi bir hayli uzatmak mümkündür.Allah'ın, Kur'an'ı Mübin'de neden Yahudi ve Hiristiyanlara çok fazla yer ayırdığını merak eden, Şia ve Ehli Sünnetin kaynaklarına, inançlarına ve ahlaklarına bir baksın. İnsanlık tarihinde Şia ve Ehli Sünnet dini kadar birbirine zıt ve birbirlerine düşman başka bir cehalet gelmemiştir. İlim adamları için Kur'an'da "Yahudiler" ve "Hristiyanlar" diye yazılır, "Şiiler" ve "Sünniler " olarak okunur. Gerçi on dört asır önce Kur'an Allah tarafından Muhammed (a.s) a yani yeryüzüne nazil olmuştur. Fakat maalesef Kur'an, hâlâ Şia ve Ehli Sünnet dininin muhaddis ve müctehidlerinin yani âlimlerinin kalplerine inmiş değildir. Şia ve Ehli Sünnet, Allah'ın kitabından ve hidayetinden mahrum olarak, uydurma kutsal kaynakları sebebiyle kıyamete kadar aralarında bir kardeşlik olmayacak ve beyinlerinde barış kurulmayacaktır.) 171-) Kafirlerin misali, kendisine yapılan davet ve nida'yı haykırıştan başka bir şey olarak duymayan kimse gibidir. Sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Onlar akıllarını kullanmazlar.172-) Ey iman edenler! Size verdiğimiz rızıkların temiz ve sağlıklı olanlarıdan yeyin. Eğer gerçekten Allah'a ibadet ediyorsanız, sadece ona şükredin. ("Ey iman edenler!" cümlesi ile başlayan âyetlerin hepsi Medine'de inen sürelerde yer almaktadır. Bunun nedeni Mekke'deki müminlerin imanlarında hiç bir sorun olmadığı içindir.Yani Mekke'de son vahyin başlangıcında İslam dinini kabul eden bir kişi, ölüm dahil, her türlü eziyet ve işkenceyi göz önünde bulundurması gerekiyordu.) Onun için munafıklarla ilgili âyetlerde Mekki değil, Medeni sürelerde yer alırlar. Mekke'de İslam ve küfür, şirk ve tevhid mucadelesi vardı.) 173-) Allah size ancak ölüyü, kanı, domuz etini, Allah'tan başkası adına kesileni haram kıldı. Her kim bunlardan yemeğe mecbur kalırsa, aşırıya gitmeden ve haddi aşmadan bir miktar yemesinde onun için bir sakınca yoktur.(Âyetin başında bulunan "inneme" edatı, sınırlandırma içindir.Yani bu haram kılınan dört şeyden başka bir şey için "haramdır" demek doğru değildir.(Enam-145)Ayrıca âyette şöyle bir arka planda mevcuttur. Yüzyılda, belki bin yılda bir sefer bile iman edenlerin başına gelmeyecek bir olayın birkaç âyette anlatılması,(Bakara173; Mâide-3; En'am-145; Nahl-115) insanlara iman, güzel ahlak ve sağlıklı yaşam açısından gerekli her şeyin Kur'an'da var olduğu ortaya çıkıyor.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder