PARALEL DİN (60. YAZI)
Allah'ın indirdiği kitaba baktığımızda dinde bölünme ve parçalanmanın kesin olarak yasaklandığını görüyoruz.
Mesela,
"Dinlerini parça parça edip gruplara ayrılanlar var, senin onlarla hiçbir ilişkin yoktur.
Onların işi Ancak Allah'a kalmıştır. Sonra Allah onlara yaptıklarını haber verecektir"
(En'am, 159)
MESELA,
"Resulüm! ) Sen yüzünü hanif olarak dine (tevhide), Allah'ın insanları hangi fıtrat üzere yaratmış ise ona çevir.
Allah'ın yaratışında(ilk Nebi'den son Nebi'ye kadar Tevhid akidesinde) değişme yoktur. İşte dosdoğru din budur, fakat insanların çoğu bilmezler"
(Rum, 30)
"Hepiniz O'na yönelerek O'na karşı gelmekten(Şirkten) sakının ,salatı ikame edin, müşriklerden olmayın"
(Rum, 31)
"Dinlerini parçalayan ve bölük bölük olanlardan olmayın.
Bunlardan her fırka, kendilerinde olan (din, anlayış, mezhep) ile kibirlenip sevinmektedir"
(Rum, 32)
Hatta Kur'an, iman etmiş muvahhidler için "İslam ve Müslüman" kavramları dışında bir kavramın kullanılmasını da açık olarak reddetmiştir.
",,,O, gerek daha önce ( gelmiş kitaplarda), gerekse bunda ( Kur'an'da) size " Müslümanlar" adını vermişti.
Öyle ise salatı ikame edin, zekatı verin ve Allah'a (Vahye, Allah tarafından indirilen kitaba) sımsıkı yapışın. O, sizin dostunuzdur. Ne güzel dost, ne güzel yardımcıdır"
(Hac, 78)
"İnsanları Allah'a davet eden, ameli salih yapan ve "Ben Müslümanlardanım " diyenden daha güzel sözlü kim vardır"
(Fussilet, 33)
Bütün bu Kur'ani gerçeklere rağmen Yahudi ve Hristiyanlar'da,
Şia ve Ehli sünnette esas olan Allah'ın ön gördüğü inanç ve fikir, akide ve hayat tarzı değil, kendi ilim adamlarının,
mezheplerinin, dinlerinin gösterdiği yolun ilke ve inançlarını tek kurtuluş yolu olarak benimsemek olmuştur.
MESELA,
"Kim ehli sünnetin yolumdan ayrılırsa, onların ortak görüşlerine aykırı düşünürse sapıtmıştır"
(Havva, Said, El Esas fis-sünne, yayın pazarlama, çev: Ural, A. çetintaş, R. İstanbul, 1992, c, 8, s, 93)
diyerek uydurma rivayetlerle görüşlerini desteklemişleredir.
Şia ise kendi usul ve esaslarına uymayanların sapıttığını iddia eder ki,
bu iddialarına dayanak yaptıkları rivayetlerden bir kaçı şöyledir.
"İbrahim'in milleti ve Şia'sı ancak bizim Şia'mızdır, diğer insanlar buna dahil değildir"
(Küleyni, usul-ı Kâfi, Alleme meclisi, Biharul Envar, c, 8, s, 35)
"Nesebini (inancını) sorduğunda Şii değilse, o kişinin Ahiret günü övüneceği hiç bir şeyi bulunmaz"
( http://www. Velayet. Com/indeks. Php? topic = 24925. O Ebu Nevves. Âyetullah Tehrâni)
Ehli sünnet mezhebinde ve Şia'da he fırkanın kendi kendine göre yorumladığı ve Ebu Hüreyre'den Ahmet bin Hanbel, Ebu Davud, Tirmizi, İbni mace ve Hakim'den rivayet edilen meşhur bir uydurma hadiste şöyle buyrulmaktadır.
"Yahudiler 71 fırkaya bölündüler, Hıristiyanlar da 72 fırkaya ayrıldılar, Ümmetim de pek yakında 73 fırkaya ayrılacaktır"
Sonuç olarak bütün bu rivayet, inanç ve sözlerin Kur'an'a aykırı olduğunu açık olarak ortaya koymuştuk.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder