17 Mart 2017 Cuma

PARALEL DİN (45. YAZI)
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet GÖRMEZ'IN yardımcısı Prof Dr Hasan Kamil Yılmaz'ın  "Anahatlarıyla  tasavvuf ve tarikatlar" adlı kitabından tasavvufun dininin  faziletleri!
(44. Yazıdan devamla)
2-) ABDAL
" Bedel kelimesinin çoğuludur.
 Büyük peygamberlerin yerine, onlardan bedel anlamınadır.
"Allah'ın yeryüzünü kendilerine musahhar kıldığı kimselerdir"
( Yani Allah'ın ortaklarıdırlar.  Bu cümle hem şirk hemde küfürdür, zaten bütün müşrikler aynı zamanda kafirdirler.)
" Onlar âlemin  intizam sebebidir.
(Yani bu ilahlar âlemin işlerini düzenler, her şeyi yerli yerine koyarlar, Allah onlara bu işleri havale etmiştir)
 "İnsanların işlerini tanzim ettiklerine İnanılır" "Velilerin  üstün  vasıflı olanlarına "evtad" (Kainatın  direkleri) denir"
" Onların üstünde "revasi" (dağlar) vardır"
 "Bir felaket zamanında kulların mercii evtad, evtadın mercii de  revasidir"
"Revasi seçkin velilerdir"
 Revasiyi kutub İdare eder"
 Bir başka tasnife  göre kutuptan sonra gelen iki kişiye "imâmân" denir"
" Bunlardan birine "imamı yemin"(Sağdaki imam)  diğerine "imamı yesar"(Soldaki imam)  adı verilir"
" İmamı yemin kutbun  hükümlerine,  imamı yesar da hakikatine mazhardır"
 "Kutbun yerini imamı yesar alır. Kutup ile iki  İmam üçleri oluşturur"
" Bu topluluğun içinde kadınlarda bulunabilir. Abdal, maddelerini mana, nefislerini ruh, mevhum varlıklarını  gerçek varlığa  bedel verdiklerinden bu adı alırlar"
(Anahatlarıyla tasavvuf ve tarikatlar, Prof Dr Hasan Kamil Yılmaz)
Prof Dr Hasan Kamil Yılmaz'ın yukarıda geçen bütün sözleri şirk ve küfürdür.
Kur'an'ın dininde zerre kadar değeri olmayan anlamsız ifadelerdir.
Bu inançların küfür ve şirk olduğuna dair iki bin (2000) ayet vardır.
Ama hangisini yazalım.Önemine binaen  sadece iki  ayeti yazıyorum.
"Ey zindan arkadaşlarım! Çeşitli Rabler edinmek mi daha hayırlı, yoksa gücüne karşı durulamaz olan Allah mı?
(Yusuf, 39)
"Allah'ı bırakıp da kulluk ettikleriniz, sizin ve atalarınızın taktığı kuru isimlerden
(Gavs, Şeyh, Efendi, Kutup, Üçler, revasi, nüceba, nukeba, evtad)  başka bir şey değildir.
 Allah onlar hakkında herhangi bir delil indirmemiştir.
 Hüküm sadece Allah'a aittir. O size kendisinden başkasına ibadet etmemenizi emretmiştir. İşte dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler"( Yusuf, 40)
Tasavvufçular inançlarını açık olarak ortaya koymazlar.
Çünkü Allah, Kur'anda tevhid akidesine olağanüstü bir değer vermiştir.
Açıktan Kur'an'a aykırı düşmek istemezler.
Dolayısıyla inanç ve dinlerini uydurdukları kelime ve kavramlarla anlatmaya çalışırlar.
Yoksa Kur'an'ın dininde ve lisanında hepsi müşrik ve kafirdir.
Bundan dolayı bütün bu kavramları "ilahlar" ve "Rabler" anlamında kullanırlar.
Ümmi insanların nefret ve düşmanlığını kendilerine çekmemek için böyle kelime oyunlarına başvuruyorlar.
Aslında cübbeli Ahmet gibileri "evtad, revasi, gavs ve kutup" kavramlarının "ilah" anlamında kullanıldığını bilirler.
Ve tv ekranlarında bile bunu söylemekten kaçınmazlar.
Cahil müritleri de bu küfür ve şirk kavramları te'vil etmeye çalışırlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder