12 Mart 2017 Pazar

PARALEL DİN (27. YAZI)
Bir kez daha söylemede fayda vardır.
Hatta önemine binaen  bazı konular Kur'an'da bir çok ayette tekrar edilir.
Bende bu yüzden üzerinde durarak paralel dinlerin hangi dinler olduğunu ortaya koymaya çalışıyorum.
Allah tarafından elçilere indirilmeyen bütün dinler paralel din sayılır.
 Dolayısıyla
Yahudilik, Hıristiyanlık, Şiilik ve Sünnilik  ( Diyanet, Nurculuk, Süleymancılık, Bütün Tarikatlar, Kur'an'ı tek kaynak kabul etmeyen bütün cemaatler, bütün tasavvufi düşünceler) İlahların ve evliyaların şirk dinidir, paralel din kabul edilmesi gerekir.
YAZIKTIR, GÜNAHTIR,
Allah'a adamımız gereken    kocaman bir ömrü sakın  şeytanın şirk  yolunda israf etmiş olmayalım.
Allah'a armağan olması gereken bir hayat şeytanın dini uğrunda cehennemde son bulmasın.
Allah( cc) ahirette cehennem azabına  arz edilecek olan müşrik kafirlere  şöyle nida edecek ",,,Dünyadaki hayatınızda bütün güzelliklerinizi harcadınız, onların zevkini sürdünüz.
Bugün ise yeryüzünde haksız yere büyüklük taslamanızdan ve yoldan çıkmanızdan dolayı alçaltıcı bir azap ile cezalandırılacaksınız"
(Ahkaf, 20)
Rahman ve Rahim olan Allah Kur'an'ı Mübin'de şöyle buyuruyor.
"De ki: Bana, dini Allah'a hâlis kılarak O'na kulluk etmem emrolundu.
Bana Müslümanların ilki olmam emrolundu.
De ki: Rabbime karşı gelirsem, doğrusu büyük günün azabından korkuyorum.
De ki: Ben dini sadece Allah'a hâlis kılarak ancak ona  ibadet ederim.
(Ey müşrikler! ): Siz de O'ndan başka dilediğinize kulluk edin! De ki:
Gerçekten hüsrana uğrayanlar, kıyamet  günü hem kendilerini, hem de ailelerini hüsrana sokanlardır.
Bilesiniz ki, bu apaçık bir hüsrandır"
(Zümer, 11, 12, 13, 14, 15)
Paralel dinci müşrik dünya hayatında Allah için çok ameller işlediğini zannederken ahirette karşısında sadece Allah'ın gazabını ve cehennem azabını görecektir.
Şu muhteşem örnek bizim için bir ibret olsun.
"İnkâr edenlere gelince, onların amelleri, ıssız çöllerde serap gibidir ki susayan onu su zanneder,
 nihayet ona vardığında orada herhangi bir şey bulamamış, üstelik yanıbaşında da (şirk koştuğu) Allah'ı (onun azabını) bulmuştur.
 Allah ise, onun hesabını tastamam görmüştür. Allah hesabı çok çabuk görür"
(Nur, 39)
"Yahut (o müşriklerin inanç, duygu ve amelleri) engin bir denizdeki yoğun karanlıklar gibidir, (öyle bir deniz) ki, onu dalga üstüne dalga kaplıyor, üstünde de bulut....Birbiri üstüne karanlıklar ....
İnsan, elini çıkarıp uzatsa, neredeyse onu dahi göremez.
Bir kimseye Allah aydınlık vermemişse, artık o kimsenin nurdan nasibi yoktur"
(Nur, 40)
Bu konuda diğer bir ayette Rahman ve Rahim olan Allah şöyle buyuruyor.
"Rablerinin (Tevhid nimetini) inkar edenlerin durumu (şudur) :
 Onların amelleri fırtınalı bir günde rüzgarın şiddetle savurduğu küle benzer. Kazandıklarından hiç bir şeyi elde edemezler. İyiden iyiye sapıtma budur"
(İbrahim, 18)
Başka bir ayet şöyledir.
"Onların yaptıkları her ameli ele alırız, onu saçılmış zerreler haline getiririz (değersiz kılarız) "(Furkan, 23)
Bu konuda en önemli ayet şudur.
"Kafir (müşrikler), benimle beraber kullarımı dostlar (Evliya) edineceklerini mi sandılar?
Biz cehennemi kafirlere bir konak olarak hazırladık. De ki:
 Size,( yaptıkları) işler bakımından en çok ziyana uğrayanları bildirelim mi?
(Bunlar) iyi ameller yaptıklarını sandıkları halde, dünya hayatında bütün emekleri boşa giden kimselerdir"(Kehf, 102, 103, 104)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder