DİYANET'İN UYDURMA DİNİ
(6.YAZI)
Taklitçi mezhepçilerin en önemli özelliklerinden biri atalarından on iki asır öncesinden intikal eden hurafe ve yalanları hiç düşünmeden ve sorgulamaya tâbi tutmadan kayıtsız şartsız kabul etmeleridir.
Bunun da en önemli nedeni Kur'an'ı bilmemeleri ve akla değer vermemeleridir.
Şimdi Diyanet İşleri Başkanlığı'nın şu dediğine bir dikkat edelim.
"Hz Peygamber ( sav) in saç telleriyle teberrükte bulunmaya gelince, bu konuda da pek çok rivayet vardır.
Örneğin Allah Resulü öz ya da süt teyzesi Ümmü Süleym'e, kardeşi Uhud'da kendisiyle beraberken şehit olduğundan ona acır ve onu sık sık ziyaret ederdi.
Ümmü süleym de Hazreti Peygamber(sav) e gündüz uykusuna yatması için deriden yapılmış bir döşek yayardı.
Allah Resûlü(sav) uyuduğu zaman Ümmü Süleym, onun yastığa dökülen saçlarını toplar, sonra da bunları ramekten ( miskle karıştırılarak koku yapımında kullanılan madde) Enes bin Malik vefat ettiğinde cesedinde ve kefeninde kullanılacak kokunun içine bu kokunun da karıştırılmasını vasiyet etmiştir.
Enes'in torunu Sumame dedesinin bu vasiyetini aynen yerine getirdiklerini bildirmektedir"
( Buhari, isti'zan, 14)
Bu rivayetlerden de sahabinin Hz Peygamber (SAV) in saçından elde ettikleri miktarı bir yadigar olarak sakladıklarını görüyoruz. Peygamber'e ait bir eşyayı koruyup onu güzel bir anı olarak saklamaya çalışanların bu çabalarından söz ederken,
onun hırkasına sahip olmak isteyenlerden söz etmeden geçemeyiz.
Resulullah'a henüz hediye edilmiş bir hırkayı ondan isteme cesaretini gösteren ve bu yüzden de sahabiden tepki alan bir arkadaşı, o kıyafeti giymek için değil,
öldüğünde cesedine kefen olsun diye Resulullah'tan istediğini söylemiştir. Nihayet bu şahıs öldüğünde o hırkanın kendisine kefen yapıldığı bilinmektedir"
(a. g.e s--61, 62)
Yedi Prof, bir Doçent, üç Doktorun yazmış olduğu akılsızlıklara insan hayret etmekten yapamıyor.
ARKADAŞLAR!
Resulullah'ın saç ve sakalının, eşyasının ahirette hiçbir yararının olamayacağını, bırakın giydiği elbisesinin yararını, kendisinin bile bir faydasının olamayacağını bu Prof'lar nasıl bilmezler.
(Ey Resul! )Hakkında azap hükmü gerçekleşmiş kimseyi ve ateşte olanı sen mi kurtaracaksın!"
(Zümer, 19)
(Ey Resul! ) Onların hesabından sana bir sorumluluk; senin hesabından da onlara herhangi bir sorumluluk yoktur...."
( Enam, 52)
Allah Resulü'nün arkadaşları, ahiret hayatında insanı amelinden başka bir şeyin kurtarmayacağını bilmiyorlar mıydı?
"O gün hiçbir kimse en ufak bir haksızlığa uğramaz. Siz orada ancak yaptıklarınızın karşılığını alırsınız"
( Yasin, 54)
"Bilsin ki insan için kendi çalışmasından başka birşey yoktur"
( Necm, 39)
"Herkes kazandıklarına karşı bir rehindir"
(Tur, 21)
" Her nefis kazandığına karşılık bir rehinedir"
(Müddessir, 38)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder