RİSALE'İ NUR'DA BULUNAN UYDURMA, HURAFE VE YALANLAR
(122. YAZI )
Said Nursi birçok ilim dalında ve kendisini hiç bir zaman alakadar etmeyen konularda kalem oynatmıştır.
Risale'i Nur, Kur'an tarihi,
Kur'an ilimleri, tefsir, Akaid, hadis, hadis ilimleri, mezhepler tarihi,
fıkıh usulü gibi ilim dallarına, vahiy, ilham, velayet, icaz, gayb, tecdit,
Nübüvvet gibi meselelere yanlış, yalan, uydurma, zayıf, bazen bidatçı ve aşırı Şia fikirleri ve yaklaşımları ile doludur.
Bütün bunlara cevap olarak şu ayeti kerimeyi dikkatinize sunmak istiyorum
"Kendilerine okunmakta olan kitabı sana indirmemiz onlara yetmemiş mi?
Elbette iman eden bir kavim için onda rahmet ve ibret vardır"
( Ankebut 51)
Şunu rahatlıkla söyleyebilirim.
Risale'i Nur'da, Kur'an'a, bilimsel gerçeklere, akıl ve mantığa bu kadar aykırılıklar olduğu halde Nur talebeleri hiç düşünmeden ve sorgulamadan iman ediyorlarsa, bu hurafeleri Allah'ın kitabına
götürmeden kabul ediyorlarsa artık Said Nursi onların nazarında bir yarı İlah ve sorgulanamaz bir Rab mesabesinde olduğunun en büyük kanıtı sayılmalıdır.
Nurculara göre Risale'i Nur bu asırda, Kur'an'ın en yüksek ve en kutsal tefsiridir.
Bildirdiği gerçekler gökten inmedir.
Kur'an'a aittir.
Said Nursi'ye göre "Risale'i Nur külliyatındaki bir cümleye, bir kelimeye, bir harfe ve hatta bir noktaya karşı gelmek büyük bir günahtır" (121. YAZI)
Kur'an okundukça o da okunacaktır.
Said Nursi şöyle diyor
"Kur'an'ın gizli gerçekleri Risale'i Nur ile birlikte bize iniyor!
Allah resulü devrinde Kur'an'ın vahiy suretiyle inmesi gibi, her asırda, Kur'an'ın arştaki yerinden ve manevi mucizesinden feyiz ve ilham yoluyla onun gizli gerçekleri ve gerçeklerinin kesin delilleri iniyor"
(Şualar Birinci Şua yirmi dördüncü ayet ve ayetler üçüncü nokta C1 sayfa 842)
İfadeler sadeleştirilmiştir.
Aslı şöyledir "Kur'an'ın gizli hakikatleri Risale i Nur'la birlikte bize iniyor.(Ayet pasajını şöyle tefsir ediyor )
"Tenzilül kitab" cümlesinin sarih bir manası asrı saadette vahiy suretiyle Kitab-ı mübin'in nüzulü olduğu gibi,
manevi işarisiyle de, her asırda o Kitabı Mübin'in mertebe-i arşiyesinden ve mucize-i maneviyesinden feyiz ve ilham tarikiyle gizli hakikatleri ve hakikatlerinin burhanları iniyor, nüzul ediyor"
Aslında söylediği şey doğrudur.
Ancak söylediği şeyi, tamamen içi hurafelerle dolu Risale'i Nur'a hasretmesi doğru değildir.
Yoksa gerçekten Kur'an'ın metni bir sefer Allah Resulü'ne vahyedildi.
Fakat manası,bereketi, rahmeti, ilmi,aklı düşünen insanlar için kıyamete kadar devam edecektir. Kur'an enerji ve canlılık dolu bir Kitab-ı İlahidir.
Onu belli bir zaman ve zemine sıkıştırmak doğru değildir.
Yalnız, ilim, hikmet, akıl ve tefekkür çizgisine bağlı olarak tefsir edilmelidir Allah'ın ilminden inen Kur'an'ı, yalan ve hurafelere alet etmeye kimsenin hakkı yoktur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder