16 Aralık 2018 Pazar

RİSALE'İ NUR'DA BULUNAN UYDURMA, HURAFE VE YALANLAR ( 103. YAZI )
ALLAH'TAN BAŞKASINDAN İSTIĞASE :
Müfrit  Nurculardan Abdullah Yeğinin yeni lugatında:
GAVS  : Yardım edici, Medet verici (Yeğin yeni lugat 171 )
MEDET : İnayet, yardım, imdat, eman (Yeğin yeni lugat 394 )
İMDAT : Yardım, yardıma yetişmek "yetişin, kurtarın "manasında da kullanılır.
Yardıma gönderilen kuvvet (Yeğin, yeni lugat, 271 )
İSTİMDAD : Medet ve yardım istemek (Yeğin, yeni lugat 297)
MUİN : Yardımcı (Yeni lugat 452 )Şeklinde açıklanmıştır ki, bunlar ele aldığımız konunun Risale'i Nur'da kullanılan anahtar kelimelerdir.
İSTİĞASENIN de hangi anlama geldiğini aynı eserden aktaralım.
Konu "dua "ile yakından alakalı olduğundan, önce bu kavram üzerinde durmak gerekmektedir.
"Dua" temelde "çağırmak" anlamındadır. "isim"le çağırmak da olduğundan kelimenin anlamı İçine "isimlendirmek" de girer. Müşrikler hak etmedikleri halde mabud edindiklerine " ilah"ismi  verirler ve böylece şirk koşarlar, bu şekilde "İlah" olmayanlara " ilah " deme, onları "ilah" olarak çağırma "dua"dır. Müşrikler bu şekilde adlandırdıklarına yalvarırlar ve onlardan yardım dilerler, Oysa bu tür duanın onlara zarar'dan başa kazandıracağı  hiçbir şey yoktur. ( Ali Ünal Kur'an'da temel kavramlar 497 498) Mu'cemul Mufehres'te "De'a" şöyle açıklanır. 1.  çağırmak. 2.Zızlanarak zikretmek, temenni etmek( Ah, Yetiş, ölüm neredesin?) demek. 3. Dua etmek 4. ibadet etmek 5. yardım dilemek, Medet istemek 6. istemek,,,,,Mu'cemul  müfehres 185) Konunun hemen başında, etrafındaki insanların Hizan Gavsına Medet ve yardım istemelerine  karşın  Said Nursi'nin,  çocukluğunda, ceviz gibi önemsiz bir şey hususunda  bile Gavsı Geylani'den yardım dilemesinin üzerinde durmak istiyoruz.  Said Nursi, Şeyh  Geylani'nin bin kez imdadına yetiştiğini  yemin ederek belirtmektedir.Bu, Said Nursi'nin çocukken yaptığı şeyin doğru olduğunda  yetişkinken de  ısrar ettiğini göstermektedir.  Said Nursi, Hizanlıların  Şeyhinden  değil de Geylani'den yardım dileyerek  halka karşı gösterdiği muhalefetini, sanki ölülerden yardım dileyenlere mukabil diri  ve ölümsüz (hayy ve lâyemut)olan  Allah'tan yardım isteyen birinin muhalefeti gibi anlatmaktadır. Bunun şirk  çukurundakileri  gördüğü halde o çukura değil de başka bir şirk  çukuruna atlamaktan bir farkı yoktur. Bu konuda birkaç ayeti kerimenin mealini  vermeyi uygun görüyoruz.
"Ona kulluk et ve ona dayan"(Hud  123) "Allah'a ibadet edin, ona hiçbir şeyi ortak koşmayın"( Nisa 36)" İşte bunlar,Rabbinin  sana vahyettiği hikmetlerdir. Allah ile birlikte başka ilaha yalvarma, sonra kınanmış ve Allah'ın rahmetinden uzaklaştırılmış olarak cehenneme atılırsın" (İsra 39)" Yalnız ona tevekkül eder Ve yalnız ona yönelirim"( Hud 88) "Müminler ancak Allah'a dayansınlar " (İbrahim suresi 11) Dua ister ibadet duası, ister İhtiyaç ve yardım dileme duası olsun sadece Allah'a yapılır. Allahu Teala şöyle buyurmaktadır "De ki: ben Ancak Rabbime yalvarış ve hiçkimseyi ona ortak koşmam"( Cin Suresi 19, 20 )
" (Cennetlerde Nimet içinde olanlar Derler ki) Biz bundan önce yalnız ona yalvarırdık, çünkü, iyilik eden, rahim olan ancak O'dur" (Tur 28)( Rahman'ın Has kulları) Allah ile beraber başka ilah'a yalvarmazlar"( Furkan 68)" Allah'ı bırakıp da sana fayda veya zarar vermeyecek şeylere yalvarma. Eğer bunu yaparsan o takdirde sen mutlaka zalimlerden olursun" (Yunus 106)" Allah ile beraber başka bir ilah'a yalvarma  yoksa azap edilenlerden olursun"( Şuara 213)" Allah'ı bırakıp da Kıyamet gününe kadar kendisine cevap veremeyecek şeylere yalvarandan daha sabık kim olabilir.( Oysa) onlar, bunların tapmalarından habersizdirler" (Ahkaf, 5 )                        Allah'ı birlemekte, ibadette ve  yardım dilemekte  dini ona  Has kılmak,  Kuran'ı Mübin'in  pek çok yerinde dile getirilmiştir. Aslında bu, imanın ve Tevhid'in  Odak noktasıdır.  İslam'ın Evrensel mesajının Evveli ve nihayeti bu ilkelerdir.
Bu ilkeler topluca bir ayeti kerimede şöyle dile getirilir. "De ki: Benim tüm istek ve Arzum, bütün ibadetlerim, hayatım ve Ölümüm âlemlerin rabbi olan Allah'a armağan olsun. Ulûhiyetinde onun ortağı yoktur. Ben işte bu Tevhid ile emrolundum, bu Ben varlığımı kayıtsız şartsız Allah'a teslim edenlerin öncüsü  olacağım"( Enam 162. 163 )

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder