RİSALE'İ NUR'DA BULUNAN UYDURMA, HURAFE VE YALANLAR (74. YAZI ) 
 HAKİKİ SEKİNE :
Huzur, sekinet, ferahlık, kalp rahatlığı,mutmain  olma,  yatışma, rahat etme, üzüntüden kurtulma, teskin edici husus, sebat anlamlarını taşımaktadır.
( mücemul müfehres 247)
Yüce Allah  "Sekine"yi Said Nursi'nin inandığı gibi  sahife  olarak değil,  hicret sırasında Allah resulü (as) ve
Hz. Ebubekir Sevr Mağarası'na sığındıklarında Hz. Ebubekir'in kalbine ona cesaret ve güç vermek için indirmiştir.
( Tevbe, 40)
Rahmân ve Rahim olan  Allah, Kur'an'da Hz Ebubekir'in kalbine "Sekinetini  indirdiğini" beyan edince, beyinsiz aşırı şiiler buna mukabele olmak üzere,
 Cebrail (as) ın"Sekine" sahifesini  H. Ali'ye indirdiği yalanını uydurmuşlardır.
Sekinetin yani huzur ve güvenin  mü'minlere  indirildiğini belirten ayetler de  vardır.
 (Tevbe, 26-- Fetih, 18, 19, 26 )
Allah'tan korkmadan ve  utanmadan manası açık olan Kur'ani bir kelime ancak  bu kadar amacından uzaklaştırılıp  tahrif edilebilir.
Said Nursi bu Sekine
 sahifesine o kadar kafayı takmıştır ki eğer söylemiş olduğu her şeyi  ele alacak olursak  iş tamamen eğlence ve komediye dönecektir,  geçiyoruz.
Muhsin Abdülmecid,
İslam'a yönelen yakıcı hareketler  adlı eserinde, bahailiğin önderlerinden biri olan Mirza Hüseyin Ali'nin el-ikan adlı  kitabında yer alan ve Said Nursi'nin yukarıda zikrettiğimiz te'villerine benzeyen  te'vliler için şunları söylemiştir. "İnsan böyle batıl tevilleri okurken,
zihnine sürülerle istifham âlâmetleri doluyor. Akıllı bir adamın, bu gibi boş laflar söylemesi mümkün müdür(,,,,,,)
Yüce  Allah insana akıl vermiştir.
Varlığı düşünsün, saadeti elde edecek usul ve kaideler koysun,
ferdi ve içtimai hayatında kendini anarşiye kaptırmasın diye
Allah katında onu diğer yaratıklardan üstün tutmuştur.
O halde, insan nasıl aklını atar da fikrini bu inanılmaz vehimlere yorar.
Aklını beğendikten sonra nasıl bu duruma düşer?
Muayyen şartlar altında akıllarını yitirmiş  cahillerden bir grup bulduğu zaman böyle rezilcesine nasıl eğlenir?
 Bu dünyada kendi aklına saygı gösteren ve saçma sözlere razı olmayan kimselerin mevcut olduğunu görüp durduğu halde bunu nasıl yapar?
( Abdülmecit, İslam'a yönelen yakıcı hareketler 108 109)