HİDAYET KUR'AN'DADIR ( 11. YAZI)
Bu durumda hidayet hakkı, hem zatıyla mühtedi yani işleri hikmetli ve dosdoğru mutlak hidayet üzerinde olan,
"Ben, benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah'a tevekkül ettim. Çünkü hareket halinde olan bir varlık yoktur ki, O, onun boynundan tutmuş olmasın. Şüphesiz Rabbim dosdoğru bir yol üzerindedir "(Hud, 56)
Bundan dolayı Allah'tan başka hiçbir varlık başkalarına hidayet etkisine sahip değildir.
Yani herkesin yapması gereken şey, sadece Allah'ın kitabını izlemek ve vahyin izinden gitmek,(Nebi ve Muhammed'e değil,)
Yalnız Allah'a ve Resulüne(Elçisine) itaat etmektir.
Elçiler iman edenlere hidayet'in yollarını gösterebilir, onlara Allah'ın hidayetini tarif edebilir, kılavuzluk yapabilirler.
"İşte böylece sana da emrimizle Kur'an'ı vahyettik. Sen, kitap nedir, İman nedir bilmezdin. Fakat biz onu kullarımızdan dileyeni kendisiyle doğru yola eriştirdiğimiz bir nur kıldık. Şüphesiz ki sen doğru bir yolu göstermektesin"
O yol göklerin ve yerin sahibi olan Allah'ın yoludur. Dikkat edin, bütün işler sonunda Allah'a döner "( Şura, 52, 53)
Çünkü Elçin'in kendisi doğru bir yol üzerindedir.
İtikâdi, ahlaki ve ameli bütün işleri hidayet üzerinde ve hidayetin kapsamında yer almıştır. Hidayetin merkezinde yer edinmiştir.
"Yasin, Hikmet dolu Kur'an hakkı için. Sen şüphesiz Elçilerdensin. Doğru bir yol üzerindesin"(Yasin, 1,2,3)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder