HİDAYET KUR'AN'DADIR ( 10. YAZI)
Yunus süresi 35. Ayetin içeriği, başkasına muhtaç olmayan bir kimsenin hidayet etme hakkı olduğu ve onu izlemek gerektiği ortaya konmuştur.
 Yani zâti itibariyle mühtedi  olan başkalarının hâdisi olmalıdır.
 Başkasına muhtaç olan, özüyle muhtedi olmayan kimse, başkalarını hidayet etme hakkına sahip değildir.
 Ve başkasının hâdisi olamaz.
 Yani izinden gidilemez ona tabi olunamaz.
 Zira kendisi hidayet'in Kemalinden yoksun iken başkalarının kemal'ine sebebiyet vermesi  mümkün değildir.
 Cenabı Hak kulu ve   Resulü Muhammed  (Aleyhisselam)'a şöyle buyuruyor.
" Allah'ın sana  lütfu ve merhameti  olmasaydı,  onlardan bir  guruh  seni  saptırmaya  yeltenmişti"
" Onlar yalnızca kendilerini saptırırlar,  sana hiçbir zarar veremezler"
" Allah sana kitabı ve hikmeti indirmiş ve sana bilmediğini öğretmiştir"
" Allah'ın lutfu  sana gerçekten büyük olmuştur"(Nisa 113)
 Diğer bir ayette Allah (Celle Celalühü) şöyle buyuruyor.
"O, seni yetim bulup barındırmadı mı?
" Şaşırmış bulup da yol göstermedi mi?"(İnşirah, 6, 7)
 Başka bir ayette Rahman ve Rahim olan Allah şöyle buyuruyor.
" De ki: Şüphesiz Rabbim  beni doğru yola,  dostdoğru dine, Allah'ı  birleyen İbrahim'in dinine iletti"
" O müşriklerden  değildi"
" Deki: Şüphesiz benim namazım, kurbanım, hayatım ve Ölümüm hepsi alemlerin rabbi Allah  içindir"
 "O'nun ortağı  yoktur. Bana sadece bu emrolundu ve ben Müslümanların ilkiyim"
( En'am, 161, 162, 163)
Bu konuda şu ayetler çok dikkat çekicidir.
"Müşrikler,  sana vahyettiğimizden başka bir şeyi yalan yere bize İsnat etmen için seni, neredeyse,  sana vahyettiğimiz haktan başkasına  saptıracaklar ve ancak o takdirde seni candan dost kabul edeceklerdi"
" Eğer seni sebatkar  kılmasaydık, gerçekten, neredeyse onlara birazcık meyledecektin"
" O zaman, hiç şüphesiz sana hayatın ve ölümün sıkıntılarını kat kat tattırırdık, sonra bize karşı kendin için bir yardımcı da bulamazdın "
( İsra, 73, 74, 75)