21 Aralık 2021 Salı
KUR'AN-I MÜBİN'İN MEÂLİ (89.YAZI) Mâide Süresi 52-) Kalblerinde hastalık bulunanların: "Başımızda bir musibetin dolaşmasından korkuyoruz" diyerek onların içinde koşuştuklarını görürsün. Umulur ki Allah bir fetih, yahut katından bir emir getirecek de onlar, içlerinde gizledikleri şeyden dolayı pişman olarak sabahlayacaklardır. 53-) O zaman iman edenler: "Bunlar mıdır sizinle beraber olduklarına bütün güçleriyle yemin edenler?" diyeceklerdir. Onların bütün amelleri boşa gitmiştir de husran içinde sabahlamışlardır. 54-) Ey iman edenler! Sizden kim dininden dönerse (bilsin ki) Allah'ın kendilerini sevdiği ve onların da kendisini sevdiği, müminlere karşı alçak gönüllü (zelil), kâfirlere karşı aziz bir kavim getirecektir. (Bunlar) Allah yolunda cihad ederler ve hiçbir kınayıcının kınamasından korkmazlar Bu, Allah’ın, dileyene verdiği bir fazilettir. Allah’ın (fazileti) geniş ve âlimdir. 55-) Sizin veliniz ancak Allah’tır, Resûl'üdür, iman edenlerdir; onlar ki salât-ı ikame eder(Allah'ın emirlerine) boyun eğerek zekât'a (arınmaya) gelirler. 56-) Kim Allah’ı, Resûlünü ve iman edenleri veli edinirse (bilsin ki) galip gelecek olanlar şüphesiz Allah’ın tarafını tutanlardır. 57-) Ey iman edenler! Sizden önce kendilerine kitap verilenlerden dininizi alay ve oyun konusu edinenleri ve kâfirleri dost edinmeyin. Allah’tan korkun; eğer müminler iseniz. 58-) Salât'a nida ettiğiniz zaman onu alay ve oyun konusu yaparlar. Bu davranış, onların akıllarını kullanmayan bir kavim olmalarındandır.(57.âyette "...kitap verilen Yahudi din adamlarının İslam dinini alay ve oyun konusu edindiklerini..." haber verildikten sonra, 58.âyette de "salât'a nida edildiği zaman onu alay ve oyun konusu yaptıklarını" anlatıyor. Yani salât, namaz değil, din ve vahiy oluyor. 59.âyette de salât'ın aslında hem kendilerine hemde tüm insanlara indirilen vahiy olduğu kesin olarak ortaya çıkıyor.) 59-) Onlara şöyle de: Ey ehli kitap! Yalnızca Allah’a, bize indirilene ve daha önce indirilene inandığımız için mi bizden intikam alıyorsunuz? Oysa çoğunuz fasıksınız. 60-) De ki: Allah katında yeri bundan daha şerli olanı size haber vereyim mi? Allah’ın lânetlediği ve gazap ettiği, aralarından maymunlar, domuzlar ve tâğuta kulluk yapanlar çıkardığı kimseler. İşte bunlar, yeri (durumu) daha kötü olan ve düz yoldan daha ziyade sapmış bulunanlardır. 61-) Yanınıza küfürle girip yine küfürle çıktıkları halde size geldiklerinde "inandık" derler. Allah gizlediklerini daha iyi bilmektedir. 62-) Onlardan birçoğunun günah, düşmanlık ve haram yemede yarıştıklarını görürsün. Yaptıkları ne kadar kötüdür! 63-) Rabbanileri ve ahbarları onları, günah olan sözleri söylemekten ve haram yemekten nehyetselerdi ya! İşledikleri (fiiller) ne kötüdür! 64-) Yahudiler, Allah’ın eli bağlıdır (sıkıdır) , dediler. Dedikleri yüzünden elleri bağlandı ve lânete uğradılar. Bilâkis, Allah’ın elleri yaygındır, dilediği gibi verir. Andolsun ki sana Rabbinden indirilen, onlardan çoğunun tuğyanlarını ve küfrünü arttırır. Aralarına, kıyamete kadar (sürecek) düşmanlık ve kin soktuk. Ne zaman savaş için bir ateş yakmışlarsa (fitneyi uyandırmışlarsa) Allah onu söndürmüştür. Onlar (bulundukları) yerde sürekli olarak fesada koşarlar; ve Allah müfsidleri sevmez. 65-) Eğer ehl-i kitap iman edip, takva sahibi olsalardı, mutlaka kötülüklerini örter ve onları naim cennetlerine koyardık. 66-) Eğer onlar Tevrat’ı, İncil’i ve Rablerinden onlara indirileni (Kur’an’ı) ikâme etselerdi, şüphesiz hem üstlerinden, hem de ayaklarının altından yerlerdi (yeraltı ve yerüstü servetlerinden istifade ederek refah içinde yaşarlardı). Onlardan aşırılığa kaçmayan (iktisatlı, mutedil) bir ümmet vardır; fakat çoğunun yaptıkları ne kötüdür! (Bu âyette Yahudi din adamlarının şahsında Şia ve Ehl-i Sünnet din adamlarına bir uyarı ve kınama mevcuttur. Yani bu kadar kaos, anarşi, katliamlar ve güvensizlik Kur'an'ı ikâme etmediklerinden dolayı oluyor.)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder