İNFAK'IN ÖNEMİ
(3.YAZI)
"Şeytan sizi fakirlikle korkutur ve size cimriliği emreder. Allah ise size katından bir mağfiret ve bir lütuf vâdeder. Allah herşeyi ihata eden ve herşeyi bilendir"
(Bakara-268)
Cömertliğin erdemi, güzelliği ve faydaları, cimriliğin kötülüğü, çirkinliği ve zararları anlatılmayacak kadar çoktur.
Cömertlik yüce Allah'ın ahlakı olduğundan dolayı cömert olanlar O'nun rızasına ve sevgisine mazhar olurlar.
Yukarıdaki âyette geçtiği gibi cimrilik şeytanın ahlakı ve emri olduğu için Rabbimiz cimrilerden razı değildir.
İnfak şuuru, kişiyi aşırı hırstan koruduğu gibi cimrilikten muhafaza eder.
Sahip olduğu imkanı çekinmeden, gönül rızasıyla başkasına sunan, dünya malına karşı olan bağımlılığı kırmış, yüreğini maddeyle esir almak isteyen nefsinin tutkusunu önlemiş demektir.
"Allah'ın, kereminden kendilerine verdiklerini (infakta) cimrilik gösterenler, sanmasınlar ki o mal kendileri için hayırlıdır, aksine bu mal onlar için pek kötüdür"
"Cimrilik ettikleri şey kıyamet gününde boyunlarına dolanacaktır. Göklerin ve yerin mirası Allah'ındır. Allah yaptıklarınızdan haberdardır"
(Âli İmran- 180)
İnsan, servete ve mala, şan ve şöhrete karşı düşkün olan bir varlıktır.
Fakat bu istek ve arzuların da sonu yoktur.
Kur'an'da kanaatkârlığın önemi anlatılırken, dünyaya ve mala karşı aşırı düşkünlük yerilmiştir.
"Nefsani arzulara, (özellikle) kadınlara, oğullara, yığın yığın biriktirmiş altın ve gümüşe, salma atlara, sağmal hayvanlara ve tabiata (cazibesine) karşı düşkünlük insanlara çekici kılındı.
"Bunlar, dünya hayatının geçici menfaatleridir. Halbuki varılacak güzel yer Allah'ın katındadır"
(Ey Resul! ) De ki : Size bunlardan daha iyisini bildireyim mi?
"Sorumluluk bilincine sahip olan takva sahipleri için Rableri katında, içinden ırmaklar akan, ebediyen kalacakları cennetler, tertemiz eşler ve hepsinin üstünde Allah'ın rızası vardır.
Allah kullarını kullarını çok iyi görmektedir.
(Bu nimetler) Ey Rabbimiz! İman ettik; bizim günahlarımızı bağışla, bizi ateş azabından koru! diyen, sabreden, dürüst olan, huzur'da boyun büken, (Allah yolunda) infak eden ve seher vakitlerinde Allah'tan bağış dileyenler içindir"
(Âli İmran-15,16,17,18)
Kanaat; bir insanın payına düşene razı olması, kişinin azla yetinip elindekine razı olması kendisinin ve sorumluluğu altında bulunanların ihtiyaçlarını asgari ölçüde karşılayabileceği maddi imkanlarla iktifa edip başkalarının elindeki şeylere göz dikmemesi, aşırı kazanma hırsından kurtulması şeklinde açıklanmaktadır.
İnfak, arkadaşlıkları ve dostlukları pekiştirir.
İnfak, komşular arasında sevgi ve dayanışmanın ortaya çıkmasını sağlar.
İnfak, nimetlere şükretmeye sebep olur.
İnsanın, nifaktan kurtulması için en önemli tedavi yolu Allah yolunda infaktır.
Akrabalar arasında bulunan bağları güçlendirmenin en önemli yöntemi infaktır.
İnfak, terörün, anarşinin yol açtığı sancıları dindirir.
İnfak, fakirliğin, acizliğin, imkansızlığın, çaresizliğin en büyük ilacıdır.
İnfak, yabancı kalışın, ilgisizliğin, bir kenara itilmişliğin sebep olduğu acıları iyileştirir.
"Fakat insan, sarp yokuşu aşamadı. O sarp yokuşu (aşmak) nedir bilir misin?
"Boyun kurtarmak veya açlık gününde yakını olan bir yetimi yahut aç açık bir yoksulu doyurmaktır"
"Sonra iman edenlerden, birbirlerine sabrı tavsiye edenlerden ve birbirlerine merhameti öğütleyenlerden olmaktır"
İşte bunlar uğurlu ( sarp yokuşu aşan hayırlı- salih ) kimselerdir.
(Beled-11,12,13,14,15,16,17,18)
İnfak, bencilliğin, cimriliğin, nemelazımcılığın sebep olduğu yabancılaşmayı yok eder.
İnfak, pek çok maddi yaraya merhem olduğu, pek çok ihtiyacı karşıladığı gibi, sayısız manevi derde devadır.
İnfak edenin malı, imkanı, serveti azalmaz.
Yüce Allah kendi rızası için malını harcayanların imkânlarını kat kat arttırır.
"...Siz ne kadar Allah yolunda infak ederseniz. Allah onu yerine başkasını çıkarır. O rızık verenlerin en hayırlısıdır"
(Sebe-39)
"Allah yolunda mallarını harcayanların örneği, yedi başak bitiren bir dane gibidir ki, her başakta yüz dane vardır. Allah dilediğine kat kat fazlasını verir. Allah'ın lütfu geniştir. O her şeyi bilir"
"Mallarını Allah yolunda infak edip de başa kakmayan, fakirlerin gönlünü kırmayan kimseler var ya, onların Allah katında özel mükafatları vardır. Onlar için korku yoktur, üzüntü de çekmeyeceklerdir"
"Güzel söz ve bağışlama, arkasından incitme gelen sadakadan daha hayırlıdır. Allah zengindir, Halimdir"
(Bakara-261,262, 263 )
Her insan bir açıdan ihtiyaç sahibidir.
Hiç kimse mutlak anlamda zengin, kendine yeterli ve mükemmel değildir.
Fakirliğinin ve acizliğinin farkında olan mümin, ihtiyaç duyduğu anda yüce Allah'ın yardımını hak edebilmek için, öncelikle kendisi gücü yettiği kadar elindeki nimetlerden infak edecektir.
Malını başkasıyla paylaşamayan katı yürekli, merhametsiz , muhtaç duruma düştüğü zaman Allah'ın mağfiret ve merhametini hak etmeyecektir.
Fakirleri ve çaresizleri unutan modern zamanların insanına infak ahlakını ve onurunu yeniden hatırlatmak gerekir.
İnfak ibadetinin ifası için gerekli olan yegane gönül sermayesi "cömertlik"tir.
Cömertlik tohumunun atılmadığı gönül bahçelerinde infak meyvelerinin hâsıl olmasını beklemek boşunadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder