MEZHEPLERDE KUR'AN, AKIL VE MANTIK ARAMAYIN.
Ehli Sünnet ve Şia, itikadi ve ameli bütün konuları rivayet ve ictihadların üzerine bina etmişlerdir.
Size bu konuda gerçekten çok çarpıcı bir örnek vereceğim.
Bu mezheplerin Allah'ın kitabını hakkıyla okumadıkları onu anlamadıkları ve ona saygı duymadıkları görülecektir.
Daha vahimi nasıl Allah'a din öğretmeye çalıştıkları açık ve net olarak görülecektir.
Uzmanları daha iyi bilir, tıbbın bilimsel verilerine göre kadınların gebelik müddeti, erken doğum neticesinde en az altı ay olup, en fazla dokuz ay olduğu halde,
Hanefilere göre iki yıl, Şaffilere göre dört yılda olabilir.
(Elmalı M. Hamdi Yazır, Hak dini Kur'an dili, Sad. Doç. Dr. İsmail Karaçam, 8. Cilt, s. 122, Karaman, Mukayeseli İslam Hukuku, 1. Cilt, s. 394)
İster inanın ister inanmayın.
Yukarıdaki içtihadlara göre âyetlerde Allah'ın emrettiği iddet bekleme sonrasında bile yapılacak herhangi bir evlilikte nesebin birbirine karışma ihtimali ortaya çıkıyor.
Yani bir kadının kocası vefat ettiğinden iki veya üç yıl sonra evlenmediği (cinsel hiçbir temas olmadığı) halde hamile olduğunu fark edip, çocuğunu vefat eden kocasına nispet edebilecektir.
2009 yılında Suudi Arabistan gazetelerinde buna benzer bir haber okumuştum.
Kocası beş sene önce ölmüş bir kadının hamile çıkması üzerine ailesi nereden hamile kaldığını sorarlar.
Beş yıl önce ölmüş olan kocasından hamile kaldığını söyleyince, ailesi mahkemeye başvurur.
Alt mahkeme işin içinden çıkmayınca yüksek mahkemeye sevk eder.
Gazetelerin haberine göre Suudi Arabistan yüksek Mahkemesi'nin kararı şu şekilde oluyor.
"Evet bu kadın şer'an beş sene önce ölmüş olan kocasından hamile kalabilir"
Çünkü yüksek mahkeme kararında tıb ilmini değil, âlimlerin ictihadlarını esas almıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder