18 Nisan 2021 Pazar

KUR'AN'DA "BEŞER" VE "İNSAN" KAVRAMLARI (2.YAZI ) KUR'AN'DA İNSAN KELİMESİ NASIL KULLANILIR? "Gerçek şu ki, İnsan kendini kendine yeterli görerek azar. Kuşkusuz dönüş rabbinedir" (Alak- 6,8)"...Muhakkak ki insanların çoğu fasıktır"( Maide- 49)"...İnsanların çoğu inkarcılıktan vazgeçmedi"( İsra- 89)"İşte insanların birçoğu, hakkaten âyetlerimizden gâfildirler "( Yunus- 92)"...İnsanların çoğu ile nankörlük edip diretmiştir"( Furkan- 50)"...Fakat insanların çoğu şükretmezler"(Bakara- 243) "...Fakat insanların çoğu bilmiyor" (Sebe- 36) Bu örnek âyetlerde de görüldüğü gibi Kur'an'da insan kelimesi olumsuz bağlamlarda kullanılır. Burada dikkat çekici bir nokta da şudur. İnsan kelimesi ile anlatılan insanın azması, inkârcılığı, gafilliği, nankörlüğü, şükretmeyişi gibi hareketler aslında insanın fıtratına aykırıdır. Yani insan bunları iradesiyle yapıyordur.Buna kanıt olarak aşağıdaki ayetler çok dikkat çekicidir."Allah sizin yükünüzü hafifletmek istiyor. Çünkü insan çok zayıf yaratılmıştır"( Nisa- 28) "insan aceleci yaratılmıştır"( Enbiya- 37)Ayrıca Kur'an insanın bazı özelliklerini tanımlarken yaratmışızdır yerine yaratılmıştır şeklinde edilgen ifadeler kullanır. Burada "yaratılmıştır" şeklinde kullanmasının nedeni insanın kendi temiz fıtratını günahlarla değiştirmesidir. Yani aslında öyle yaratmadık ama insan öyle yapabilecek özgür bir iradeye sahip yarattık şeklinde anlaşılabilir.Yani beşer'in fıtratında acelecilik, zayıflık ve sabırsız yokken beşer'in gelişmiş hali olan insanda bu özellikler vardır.İşte Kur'an boyunca araştırdığimızda insan kelimesi fıtrata uymayan davranışlar sergileyen yaratık olarak geçmektedir.Yani olumsuz bağlamlarda kullanılır. Kuran'ı Mübin'de yüce Allah şöyle buyuruyor. "Andolsun ki sizi yarattık, sonra size şekil verdik, sonra da meleklere, Âdem'e secde edin! Diye emrettik. İblis'in dışındakiler secde ettiler, O secde edenlerden olmadı"(Âraf- 11 )En doğrusunu Allah bilir, daha insan makam ve mertebesine yükseltilmeden yani kendisine akıl, anlayış, fikir, kabiliyet, icat yeteneği, duygu ve araştırma verilmeden yeryüzünde beşer olarak uzun zaman geçirdi.İnsan yaratılış ve kabiliyetine geçirilmeden uzun bir zaman bu fiziki yapısı ile aynen hayvanlar gibi avlanıyor, cinsel arzu ve istekleri mevcut, günahı olmayan ve sorumluluğu bulunmayan, kendisini koruyabilen fakat duygu ve düşünceden mahrum "beşer" olarak uzun bir zaman yaşadı.Sonra yüce Allah, ona akıl, fikir, icat yapma kabiliyeti, olumlu her türlü duygu ile insan formatını yükleyerek beşer makamından insan mertebesine yükseltilenlerin içinden Nebi sıfatıyla Âdem (a.s) gönderdi. İnsan olmadan önce beşer, avcılık yapıp kan döktüğünden dolayı Melekler onun kan dökücü özelliğini biliyorlardı.Şimdi şu âyete bir bakalım. "İnsanın üzerinden, henüz kendisinin anılan bir şey olmadığı uzun bir zaman geçmedi mi? "İnsan süresi- 1)Yani akıl, iz'an, vicdan, ilim, vahiy, sorgulama, duygu ve düşünce, yetenek ve kabiliyeti yoktu, sonra Allah bütün bu yetenek ve kabiliyetleri ona bahşederek onu insan yaptı.Bu insana özgür bir irade vererek fucur ve fusuk yani hayır ve şerrin ne olduğunu vahiy'le bildirdi.Yani onu kendi yaptıklarından sorumlu bir varlık yaparak onun içinden Nebi ve Reseller gönderdi.Aslında Allah insanın fıtratına fucur yani kötülük yapma isteğini yerleştirmedi.Neyin takva ve fucur olduğunu vahiy'le bildirdi.KUR'AN'DA ELÇİLER NEDEN İNSAN DEĞİL DE BEŞER OLARAK NİTELENDİRİLİR?"...Onlar dediler ki: Sizde bizim gibi bir beşerden başka bir şey değilsiniz..."(İbrahim-10)"Resulleri onlara dediler ki: "Evet biz sizin gibi bir beşerden başka değiliz..."(İbrahim-11)"Resullere dediler ki: Sizde anca bizim gibi birer beşersiniz..."(Yasin-15)"...Allah, Resul olarak bir beşer mi gönderdi?..."(İsra-94) Onlarca ayette Resuller "insan" kavramı ile değil "beşer" kavramı bağlamında ele alınmışlardır. Çünkü Kur'an insanın zulüm, küfür, şirk ve nifak hareketlerini anlatıyor.İşte Kur'an Resuller için "insan" kelimesini kullansa bu özelliklerin Resuller için de geçerli olduğu iddia edilebilecekti. Halbuki Kur'an kullandığı muhteşem dille buna izin vermemektedir Allah'ın elçileri beşerdir. Beşer kelimesinden türeyen beşir-müjdeci demektir. Kur'an " Elçiniz bir insandır" deyip de bu nankör hareketleri ona bağdaştırmamış,"Elçiniz bir beşerdir"demiştir. Buraya kadar anlattıklarımızdan yola çıkarak diyebiliriz ki: "Beşer kelimesi insanın fizyolojik özelliklerini temiz ve masum fıtratını temsil eder. İnsan kelimesi ise, beşer'in iyi veya kötü, sorumlu, günah işleyebilen, gelişmiş halini temsil eder."Allah'ın Elçileri beşerdi ve iyi gelişmiş insanlardı. Yani Kur'an'da kınanan birçok insan gibi değillerdi. Anadan doğmuş gibi tertemiz yani fıtratlarını beşeriyetlerini korumuş insanlardı. Bu yüzden hepsi bize güzel bir örnektir. Kur'an'ın bu konudaki muhteşem kelime kombinasyonu bitmiyor. Allah Resulü (a.s) tebliğ görevini yerine getirirken inkârcılar ona nasıl karşı çıkmıştı?"Sen de bizim gibi bir beşersin" demişlerdi. Bizim gibi insansın değil, bizim gibi beşersin. Peki, burada insan yerine neden beşer kullanılmış olabilir. "Hiçbir beşere yakışmaz ki, Allah ona kitap, Hikmet ve Nebilik versin de, sonra o, insanlara "Allah'ın yanı sıra bana da kul olun" desin! Bilakis insanlara öğrettiğiniz ve okuyup okuttuğunuz kitaba uyun da yalnız Allah'a içtenlikle kulluk eden kimseler olun" der.(Âli İmran-79)Âyette de görüldüğü üzere Kur'an'da beşer kelimesi şirk koşmayan, temiz, saf bağlamı içerisinde bu âyette kullanılmıştır.Yani beşeriyetini, temiz fıtratını korumuş olarak kullanılmıştır.Fıtrata uygun bağlamında kullanılmıştır. Bildiğimiz gibi "kalu bela" olayında olduğu gibi insanın fıtratında Allah'a inanmak vardır.Sonuç olarak : Kur'an'da beşer kelimesi fıtrata uygun davranışlar ve fizyolojik özellikler için, İnsan kelimesi ise olumsuz bağlamlarda iyi veya kötü gelişmiş beşer profili için kullanmaktadır.Bu kelimelerin kökeni bile bu görüşümüzü destekler niteliktedir.Konu uzayacağından dolayı kısa kesiyoruz.Anasından doğduktan sonra akıl ve buluğ çağına kadar çocuklar beşerdir. Akıl ve buluğ çağından sonra sorumlu bir birey olarak insan kimliğini kazanırlar. Deliler insan değil, beşerdir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder