7 Aralık 2017 Perşembe

İLGİNÇ BİR ALDATMACA (1.YAZI)
 Arap olmayanların Müslüman olabilmeleri için veya Kur'an'ı öğrenmeleri için öncelikle Arap yazısını kullanmaları gerektiği kandırmacasının bin yıl önce olduğu gibi, maalesef  bugünde fanatik ve  cahil savunucuları vardır.
 Koskocaman tarihçiler bile şunu söyleme cehaletini sergilemektedirler.
 "1928 yazı devrimi ile kullanılmakta olan Kur'an alfabesi bir gece içinde değiştirilerek bu toplum cehaletin karanlığına itildi"
"Müslümanları alfabesi değiştirildi, böylece Müslümanlar İslamdan şiddetle uzaklaştırıldı, İslam alfabesi yasak olduğu halde, Müslüman Türk halkı İslam'dan ayrılmadı"
 Halbuki 1928 yazı devrimi'yle toplumsal iletişim aracı olmaktan çıkartılan yazı, bu cahillerin iddia ettiği gibi "Kur'an alfabesi, Müslüman alfabesi, İslam yazısı" değil, "Osmanlı yazısıdır"
 Dolayısıyla 1928 yazı devrimi ile kullanımdan kaldırılan "Osmanlı yazısı"nı ümmi halka "Kur'an yazısı, Müslüman yazısı, İslam yazısı" gibi yaldızlı nitemelerle  sunmak yalan ve aldatmacadan başka bir şey değildir.
 "Kur'an Arapça olarak indirilmiştir"
( Yusuf, 2)
 Kur'an, Mekke, Medine ve çevresinde konuşulan Arapların dili ile indirilmiştir.
 Yani kur'an Müşrik Arapların Allah'ın elçisi Muhammed (aleyhisselam) ın risaletinden  önce kullandıkları bir yazıyla nazil olmuştur.
 Bu yazıyla Allah'ın hidayet ve rahmet kaynağı olan Kur'an yazılabildiği gibi, Kur'an'ın anlamını yok eden, onu kaybeden, delillerini karartan uydurma ve iftira rivayetlerde Arapça olarak yazılmıştır.
 Kur'an'a, Allah Resulü'ne  ve tevhid  dinine en büyük hakaret olan hadisler de Arapça olarak yazılmışlardır.
 Kur'an'ın ortaya koyduğu din ile hadislerin uydurma  dini arasında doğu ile batı kadar fark vardır.
Yani Arapça ile Kur'an yazılabildiği gibi nice yüz kızartıcı sövgüler de yazılabilir.
 Biraz akıllı ve mantıklı olun.
 Yazının dini yoktur, yazı bir gelenek, bir kültür, bir medeniyet ve bir mirastır.
 MESELA,
 Arapça olarak "Allah'tan başka ilah yoktur" tevhid cümlesi yazılabileceği gibi, "Allah Üçtür, Meryem oğlu Mesih Allah'tır" cümlesi de yazılabilir.
 Allah Resulü  döneminde şirk koşan Mekke'liler ve Necran  Hristiyanları Araptı.
 Ve bunlar Arapça olarak Kur'an'a ve Allah Resulüne  reddiyeler yazarak, Kur'an'ın indiği Arapça'yla ona  karşı gelerek  her türlü hakareti yaptılar.
 Öyleyse sanki Arapça yazısı Kur'an'a ve  Müslümanlara özgü bir dilmiş gibi, "Kur'an, İslam, Müslüman alfabesi" adlarını takmak, çok cahilce bir harekettir.
 Arapça dilinin üzerinde bu kadar durmak, onu  kullanmak, Arapça yazısının kutsallığı  meselesi  Emevi ırkçılığından başka bir değer taşımaz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder