26 Temmuz 2017 Çarşamba

ASLINDA TARTIŞILACAK BİR ŞEY YOKTUR.
Kur'an'ı Mübin'den,
vahyin tek kaynak olduğu, dinin Kur'an ile tamamlandığı,
Allah Resulü'nün bile vahye tâbi olduğu, Kur'an'ın Allah tarafından tafsil, tasrif,
tebyin ve tefsir edildiği ile alakalı yirmi otuz ayetin meali  verilecekti.
Uydurma ve hurafe dinin ağa babaları sayılan Kur'an düşmanı  Buhari ve Müslim'in Allah Resulü'ne karşı iftira olan hadislerinden yirmi otuz hadis verilecekti.
Bunlar zaten Kur'an, ilim, hikmet, akıl, tefekkür ve sorgulama nimetlerinden mahrum Kur'an  cahili bir gürühtür.
Kur'an'ı anlamaktan ve ona iman etmekten uzak tutulmuşlardır. Rahman ve Rahim olan Allah Kur'an'ı Mübin'de şöyle buyuruyor.
 "İşte o ülkeler,,,,onların haberlerinden bir kısmını sana anlatıyoruz. Andolsun ki elçileri onlara apaçık deliller getirmişlerdi.
Fakat önceden yalanladıkları gerçeklere iman edecek değillerdi. İşte kafirlerin kalplerini Allah böyle mühürler"
(Araf, 101)
 "Senden önce de hangi memlekete bir uyarıcı göndermişsek mutlaka oranın varlıklıları: Babalarımızı bir din üzerinde bulduk, biz de onların izlerine uyarız, derlerdi"
( Zuhruf, 23)
 ( Elçileri) Ben size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirmişsem ( yine mi bana uymazsınız)? deyince, dedilerki:
Doğrusu biz sizinle gönderilen şeyi ( Tevhid'i) inkar ediyoruz"
 ( Zuhruf, 24)
İnsanlık tarihinde hangi kavim Allah tarafından indirilen  vahyi ve Allah'ın Elçilerini kabul etmiş ki bugünkü müşrikler kabul edecek.
Kur'an'a göre bunlar
"Kitap yüklü eşeklerdir" (Cuma, 5)
 Sefil adam, Buhari'nin Allah Resulü'nden iki yüz otuz sene sonra uydurduğu ve topladığı ahmakça rivayetleri Kur'an'ın yerine tercih ediyor.
Rezil adam, dünyanın en saçma sapan hikayeleri  Allah'ın kitabına değişiyor.
Adam hidayet ve rahmet kaynağı olan Allah'ın  vahyini  batıl anlayış ve şirk  karşılığında reddediyor.
Alçak hurafeci, şirki ve  dalaleti hidayet ve mağfirete bedel olarak satın alıyor.
Bu nasıl bir akıl,bir  fikir, bir iz'an, bir vicdan ve ilimdir.
Milletin başına açtığınız  bu hadis belasının  hesabını Allah'a  nasıl verileceksiniz?
Bu dini böyle hurafe ve yalanların içinde inletmeye ne hakkınız vardı?
Bu ümmi ve saf, ilimsiz ve masum ümmetten ne istediniz?
Bu alçaklığınızın yanınıza kar kalacağını mı sanıyorsunuz?
"İşte onun için sen (Kur'an ve Tevhid'e) davet et ve emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Onların heveslerine uyma ve de ki:
Ben Allah'ın indirdiği kitaba iman ederim ve aranızda adaleti gerçekleştirmekle emrolundum.
 Allah bizim de Rabbimiz, sizin de Rabbinizdir. Bizim amellerimiz bize, sizin amelleriniz de sizedir. Aramızda tartışabilecek bir şey yoktur. Allah hepimizi bir araya toplar, dönüş de O'nadır"
(Şura, 15)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder