ALLAH'IN KİTABI İLE EMEVİ-ABBASİ UYDURMALARI ARASINDA GİDİP GELEN ŞAŞKIN PROF'LARA (13. YAZI)
NEBİ-RESÜL KAVRAMLARI:
Şimdiye kadar Kur'an'da Resul ( Elçi) kavramının hangi anlama geldiğini açıklamaya çalıştık.
NEBİ KAVRAMI:
Allah Resulü Muhammed( Aleyhisselam) a indirilen son vahiy'de Nebi ile Resulün arasında gerçekten önemli farklar bulunmaktadır.
Resul ( Elçi) tamamen temsil makam ve mertebesine sahipti.
Vahyi tebliğ etmede hata ve ihanette bulunması mümkün olmadığından dolayı kesin bir dokunulmazlığı mevcut idi.
Nebi'nin makam ve mertebesi Resulün ( Elçin'in) makam ve mertebesinden bazı farklı özellikler gösterir.
Nebi'nin şahsiyeti, aile hayatı, onur ve şerefi koruma altındadır, dokunulmazdır.
Ancak sözleri bağlayıcı değildir.
Çünkü Nebi (Aleyhisselam) ın sözlerinde hata ettiği ve yanıldığı ile alakalı ayetler mevcuttur. Allah'a karşı hata edenin sözleri ümmeti mutlak olarak bağlamaz.
Nebi vahiy'den bağımsız hareket ettiği için söz ve fiileri sorgulanmaya tâbi tutulur.
MESELA,
"EY NEBİ! İnanmış kadınlar, Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina etmemek, çocuklarını öldürmemek,
elleriyle ayakları arasında bir iftira uydurup getirmemek, İYİ İŞİ İŞLEMEKTE SANA KARŞI GELMEMEK hususunda sana biat etmeye geldikleri zaman, biatlarını kabul et ve onlar için mağfiret dile.,,,,,"
(Mumtehine, 12)
Yukarıdaki ayette bulunan "İyi işi işlemekte sana karşı gelmemek" cümlesi çok önemlidir.
Çünkü hatalı işlerde Nebi'ye itaat edilmez.
KUR'AN'DA NEBİ'NİN HATALARININ ANLATILDIĞI BİR KAÇ AYET:
"Cehennem ehli oldukları onlara açıkça belli olduktan sonra, akraba dâhi olsalar, müşrikler için af dilemek ne NEBİ'YE ne de inananlara yakışmaz"
( Tevbe, 113)
Yukarıdaki ayette Allah ( cc) müminlerin hata ettiği gibi Nebi'nin hata ettiğini apaçık olarak ortaya koymuştur.
Nebi (Aleyhisselam)büyük bir hata yaparak akrabalarından müşrik olanlara dua ve istiğfarda bulunmuştur.
"EY NEBİ! Allah'tan kork, kâfirlere ve münafıklara itaat etme.
Elbette Allah her şeyi bilmekte ve yerli yerince yapmaktadır"
(Ahzab, 1)
Ayetlere baktığımızda uyarılar hep "Nebi" kavramı ile yapılmaktadır.
Çünkü Resül ( Elçi) resmi bir kurum ve makam, Nebi ise özel bir hayat ve mertebedir.
Nebi (Aleyhisselam) model olduğu için müminler gibi uyarı almaktadır.
"EY NEBİ!
Eşlerinin rızasını gözeterek Allah'ın sana helal kıldığı şeyi niçin kendine haram ediyorsun? Allah çok bağışlayandır, merhamet edendir"(Tahrim, 1)
Bu ayette Nebi (Aleyhisselam) normal bir insan gibi bir şeye kızıyor ve helal olan bir şeyi kendine haram kılıyor.
Ve Allah tarafından UYARILIYOR.
Ayetlere baktığımızda elçilik görevi ile alakalı vazifelerde hitap "Resul" kavramı, özel hayat ile ilgili işlerde ise "Nebi" kavramı ile hitap edilmektedir.
"EY RESUL! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan O'nun elçiliğini yapmamış olursun. Allah seni insanlardan koruyacaktır. Doğrusu Allah, kâfirler topluluğunu hidayete erdirmez"
(Mâide, 67)
Bu konunun Kur'anda onlarca örneği vardır.
İşte bu yüzden
"Peygamber" kelimesini kullanmamak Nebi ve Resu kavramlarının anlaşılması için hayati bir meseledir.
Nebi ile Resulün arasında bulunan farkı bilmeyen biri konuşmasında her an hata etmeye mahkumdur.
Elçi ile Nebi kavramlarının arasındaki farkı kavrayamayan Kur'an'ı tam olarak anlayamaz.
Kur'an sisteminde Resul ile Nebi sisteminin çözülmesi zaruri bir hadisedir.
Kur'an'ın bağlam ve bütünlüğü açısından Nebi ile Resulün arasında bulunan fark ilim adamları tarafından
mutlaka çözüme kavuşmalıdır.
Kur'an'da bazı olumsuz yerlerde müminlerle beraber anıldığı zaman "Nebi" kavramı, olumlu yerlerde ise "Resul" kavramı kullanılmıştır.
MESELA:
"Andolsun ki Allah, Müslümanlardan bir grubun kalpleri eğrilmeye yüz tuttuktan sonra, NEBİ'Yİ ve güçlük zamanında ona uyan muhacirlerle Ensarı affetti. Sonrada onların tevbelerini kabul etti,,,,,,,"(Tevbe, 117)
"Sizin dostunuz ancak Allah'tır, Resulüdür, iman edenlerdir,,,,,,,,"( Mâide, 55)
" Kim ALLAH'I, RESULÜNÜ ve iman edenleri dost edinirse bilsin ki üstün gelecek olan şüphesiz Allah'ın tarafını tutanlardır"
( Mâide, 56)
Nebi ile Resul ( Elçi) sistemi ile alakalı çok ilginç gelecek bir ayeti sizinle paylaşmak istiyorum.
"Kim ALLAH'A ve RESÜLE İTAAT
ederse işte onlar, Allah'ın kendilerine lütuflarda bulunduğu Nebiler,
sıddıklar, şehitler ve salih kişilerle beraberdir. Bunlar ne güzel arkadaştır"
(Nisa, 69)
Ayette "Kim ALLAH'A ve RESÜLE İTAAT ederse"dedikten sonra(ahirette) "Allah'ın kendilerine lütuflarda bulunduğu Nebiler,sıddıklar, şehitler, ve salih kişilerle beraberdir" buyruluyor.
Bunun sebebi,
Elçilik makam ve mertebesinin dünya hayatı ile sınırlı olduğu içindir.
Yani tebliğ dünya hayatından sonra bitiyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder