14 Temmuz 2022 Perşembe
TEMMUZ RUHUGerçekler cahillerin hoşuna gitmez, özellikle atalarını, âlimlerini, mezhep imamlarını, efendilerini "lé yüs'el" yani "sorumsuz birer ilah ve Rab" olarak görenler, şu fikirlerimi kabul etmeyeceklerdir.Eğer Allah'ın kitabı Kur'an, gerçekleri güneş gibi ortaya koymasaydı geçmişini kutsayan Kur'an cahillerine karşı gelemezdik.Fakat gök kubbeden bin derece daha sağlam ve kesin delil olan Allah'ın mesajına dayandığımızdan, atalarını ilah ve Rab konumuna sokan mukallitler bize karşı ilmi ve akli bir delil getiremiyorlar. Kur'an'a dayanarak her zaman şu gerçeği söylemişimdir.Günümüz Türkiye Cumhuriyetinde veya İslam aleminin herhangi bir beldesinde bulunan bir müslüman ile Allah Resulü'nün döneminde Medine'de yaşayan bir sahabi arasında fazilet açısından hiç bir fark yoktur.Yani Ebubekir ve Ömer günümüzün İstanbul'unda yaşayan bir mü'minden takva ve ihlas haricinde daha üstün değillerdir.Allah'ın mesajına göre üstünlük sadece ihlas, takva ve güzel ahlaka bağlıdır. Siz, Allah Resulü'nün arkadaşlarını yücelten, düşüncesi kıt mezhep tapıcılarına bakmayın, Kur'an'a bakın gerçeği apaçık bir şekilde göreceksiniz.Yani anlayacağınız son vahyin tarihinde asrı saadet diye bir devir yaşanmadı. Mesela: Son inen sürelerden biri olan Tevbe süresinin son âyeti şöyledir. "Ey Nebi! Eğer (onların hepsi) yüz çevirirlerse, de ki, "Allah bana yeter, O'ndan başka ilâh yoktur. Sadece O'na tevekkül ettim. Ve O (Allah) azim arşın Rabbidir"Fakat vahiy'den yüz çeviren Şia ve Ehl-i Sünnet din adamları Kur'an cahili atalarını o derece yüceltirler ki, ümmeti geçmişe mahkum ederek doğrunun ortaya çıkmasına engel olurlar.Rahmân ve Rahim olan yüce Allah'a sonsuz hamd olsun ki, önümüzde Kur'an gibi tükenmez bir ilim ve hikmet hazinesi var.Ve bu Kur'an en geniş manada Allah Resulü'nün arkadaşlarının sergilemiş oldukları ahlakı bize çok açık olarak haber veriyor. Mesela: "Allah Resulü'nün arkadaşlarının savaştan kaçtıklarını..." (Âli İmran- 152, 153; Tevbe, 25, 26)"Savaşa gitmekten korktuklarını..." (Tevbe- 38, 39, 40)"Ölümden korktuklarını..." (Âli İmran- 142, 143, 144, 145, 146)"Dünya malı için masum insanları öldürdüklerini..."(Nisa- 94)"Allah Resulü'nün hanımına zina iftirasında bulunduklarını..."(Nur- 11/20)"Güç ve menfaat karşısında boyun eğmeyi bile Allah Resulü'ne karşı minnet sebebi yaptıklarını..." (Hucurat- 17)"Allah'a din öğretmeye yeltendiklerini"(Hucurat- 16)"Dedikodu, ğiybet, casusluk, fitne gibi kötü ahlaka tevessül ettiklerini..."(Hucurat- 11, 12)"Allah Ve Resulü'ne ihanet ettiklerini..."(Enfal, 27)"Allah'ın düşmanlarını dost edindiklerini..."(Mumtehine- 1,2,3,4,5)"Allah Resulü önemli bir konuşma yaparken onu ayakta terkederek eğlence ve ve ticarete koştuklarını..."(Cuma- 11) bildirmektir. Bunlar gibi Allah Resulü'nün yani arkadaşlarının (ashabın) olumsuz hareketlerini anlatan yüzlerce âyet mevcuttur.Şüphesiz Allah Resulü'nün arkadaşları içinde kahraman, fedakar ve Allah'ın razı olduğu kimselerde vardır ve bu gerçek de Kur'an'da bildirilmiştir.(Tevbe-100; Ahzab-22,23; Fetih-18)İşte 15 temmuz akşamında en kozmik ve karanlık bir örgüte karşı tarihte eşine az rastlanır bir kahramanlık sergileyen yiğitleri yad etmek, özgürlüğe aşık olan her insanın üzerine bir görevdir.Elinde hiç bir silahı olmayan, korkup yılmayan, hareket halinde olan tankın altına yatan, en ağır savaş araçlarına karşı çıplak eliyle meydan okuyan siz kahramanlara saygı ve selamlarımı sunuyorum.Bu olay bir partiyi tutma ve hükümeti kurtarma meselesi değildir.Bu olay emperyalistlerin uşaklarına karşı yapılmış asla küçümsenmemesi gereken büyük bir kahramanlık destanıdır.15 Temmuz'da ölüme meydan okuyanlar! Mekke ve Medine'de değil, sizinle aynı coğrafyada ve aynı zaman diliminde yaşadığımdan dolayı gurur duyuyorum.Allah sizlerden razı olsun.Bence 15 Temmuz akşamında Allah, insanların kalplerinden ölüm korkusunu silip atmıştı.Artık yaşamak ile ölmek arasında bir fark kalmamıştı.O gece insanlar asli vatanları olan âhiret yurduna daha yakın duruyorlardı.Tarihte buna benzer sahnelerin olduğunu Kur'an iftiharla bize aktarıyor.15 Temmuz din ve iman meselesini aşan bir destandır. Çünkü diyanetin dini, fetö'nün dininden daha kaliteli değildir.İkisinin dini de yüce Allah'a ve Resûlüne iftira olan karanlık Ehl-i Sünnet dinidir.Dolayısıyla 15 Temmuz bir özgürlük ve istiklal destanıdır.Hareket halinde olan tankın altına yatmak nasıl bir imandır. O gece Allah tarafından sekine ve huzur nazil olmuştu."Sonra Allah, Resulü ile müminler üzerine sekinetini (sükunet ve huzur duygusunu) indirdi, sizin görmediğiniz ordular indirdi de kafirlere azap etti. İşte bu, kafirlerin cezasıdır"(Tevbe- 26)"Nice Nebiler vardı ki, beraberinde bir çok Allah erleri bulunduğu halde savaştılar da, bunlar, Allah yolunda başlarına gelenlerden dolayı gevşeklik ve zaaf göstermediler, boyun eğmediler. Allah sabredenleri sever"(Âli İmran- 146)"Onların sözleri, sadece şöyle demekten ibaretti: Ey Rabbimiz! Günahlarımızı ve işimizdeki taşkınlığımızı bağışla, ayaklarımızı yolunda sabit kıl, kâfirlere karşı bizi muzaffer eyle! "(ÂLİ İMRAN-147)"Allah da onlara dünya nimetini ve daha da önemlisi ahiret sevabının güzelliğini verdi. Allah, muhsinleri sever"(Âli İmran-148)Allah mekanını cennet etsin, Mehmet Akif boşuna " Bedrin aslanları ancak bu kadar şanlı idi" dememiş.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder