18 Kasım 2021 Perşembe
KUR'AN'I MÜBİN'İN MEÂLİ(56.YAZI) 32-) De ki: Allah'a ve Resulüne itaat edin. Eğer yüz çevirirlerse bilsinler ki Allah kafirleri sevmez. "ELÇİ'YE İTAAT" HANGİ ANLAMA GELİYOR : Kur'an'da anlatılan vahiy İslam'ına karşı delil getirme çabasında olan Şia ve Ehli Sünnet'in muhaddis ve müctehidleri,"Allah'a ve Resulüne itaat edin" şeklindeki âyetleri gösterip, Kur'an'da Allah'a ve Resulüne itaat etmemiz emrediliyor. "Kur'an'a itaat Allah'a itaattir, hadislere itaat ise "Resul'e" itaattir" demektedirler. Halbuki Kur'an'ın hiçbir âyetinde "Muhammed'e" ve "Nebi'ye" itaat etmekle alakalı bir emir bulunmamaktadır. Söz konusu olan itaat fiili bütün âyetlerde "Resul" kavramı ile ilgili geçmektedir. Kur'an'da geçen Resül kavramının Türkçe tam karşılığı "Elçi" kelimesidir. "Peygamber" Farsça kökenli bir kelimedir ve Kur'an'da geçmemektedir. Nebi ile Resul'ün arasında bulunan farkları bilmeyenler, Kur'an'ın en önemli kavramları olan "Nebi" ve "Resul" yerine "peygamber" kelimesini kullanıyorlar. "Resul" kavramı, Kur'an'ı Mübin'de hem "Allah'ın Elçisi" hem de "herhangi bir Elçi" manasında kullanılır.Kur'an'da "Resül" "diye geçen kelimeyi "Elçi" diye çevirmek tam doğru bir çeviri olacaktır. Şia ve Ehli Sünnet'in muhaddis ve müctehidleri Kur'an'da yüzlerce âyette bulunan "Resül" kelimesinin manasını ve kullanış tarzını bilmezler. İşte bundan dolayı "Resül" kelimesinin Kur'an'daki karşılığını tam olarak ortaya koymak için geniş bir açıklama yapmayı gerekli görüyoruz. Yukarıdaki âyetlerde "Resül" kelimesinin" Elçi" manasında olduğunu iyice anlamak, âyetlerin manasını da tam olarak anlamayı sağlayacaktır.Bizler Muhammed (a.s) a niye itaat ederiz? Çünkü o, Allah'ın elçisidir. Yani Allah'ın mesajını alıp bize ulaştıran bir Resül'dür. Elçin'in okuduğu yani tebliğ ettiği şey, Allah'ın gönderdiği mesajdır. "Elçiye zeval yoktur" denilmiştir. O mesaja itaat olynca hem Allah'a, hem de o mesaja getiren Elçiye itaat edilmiş olur. Aynı zamanda mesajın kendisine itaat edildiğini söylersek bu da doğru olur.Muhammed'e" Elçi" denmesinin sebebi, kendisinin olmayan mesajı yüklenmesidir. Bu gerçekten çok önemlidir. Yani yüce Allah "Resül"( Elçi) kelimesi ile, Muhammed (a.s) ın kendisinin olmayan mesajı taşıyan bir emanetçi ve bir mubelliğ olduğunu vurgulamaktadır. İnsanlara, "Elçi'yi devreden çıkartıp vahiy'den bağımsız olarak Allah'a varmanız mümkün değildir" dersini vermektedir. Aynı zamanda bu elçileri de onurlandırmak anlamına gelmektedir. Yüce Allah, Elçiye de kendisine verilen elçilik görevini hakkıyla yapmasını ısrarla emretmektedir. "Ey Resul! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan onun elçiliğini yapmamış olursun..."( Maide 67)"İşte bütün bunlar (emirler) Rabb'inin sana vahyettiği hikmetlerdir. Allah ile birlikte başka ilah edinmeyesin. Sonra kınanmış ve Allah'ın rahmetinden uzaklaştırılmış olarak cehenneme atılırsın" (İsra -39) İtaat edilmesi emredilen kişi olan elçi, kendi namına değil, göndericisi (Allah) namına konuşmaktadır. Onun mesajını ulaştırmaktadır. Bu yüzden "ona (Elçiye) itaat, gönderene (Allah'a) itaattir mantığı, yani elçiye zeval yoktur, anlayışı Kur'an'ın bu âyetleriyle ortaya konmaktadır. Allah'ın elçi göndermesi, insanlarla irtibat kurmak için seçmiş olduğu en ideal ve sağlıklı bir yoldur. Allah'ın mesajı elçin'in dilinde hayat buluyor. Elçi mesajı insanlara ulaştıracağı, Allah'a davet edeceği için elçiye itaat onu gönderene itaat olmaktadır. "Kim Resül'e itaat ederse, Allah'a itaat etmiş olur. yüz çevirene gelince, seni onların başına bekçi göndermedik"( Nisa- 80) Bu âyette görüldüğü gibi elçi sadece kendisine vahyedileni insanlara ulaştırmakla mükelleftir."De ki: İşte bu, benim yolumdur. Ben sadece Allah'a davet ediyorum..."(Yusuf- 108) Diğer bir ilginç nokta da , Allah Resulü'nün ismi olan "Muhammed'in" geçtiği dört âyetin üçünde "Muhammed'in Elçi olduğu"nun vurgulanmasıdır. "Muhammed yalnız bir elçidir "(Ali İmran-144) "Muhammed Allah'ın elçisi ve Nebilerin sonuncusudur" (Ahzab- 40)"Muhammed Allah'ın elçisidir "(Fethi- 29) Kur'an'da "(Muhammed) isminin geçip elçiliğini vurgulanmadığı tek âyette ise "Muhammed'e indirilene inanılması" Yani Kur'an'a inanılması gerektiği söylenir.(Muhammed-2) Kur'an'da Muhammed'in sözünden asla bahsedilmez. Muhammed'in veya Nebi'nin sözlerine inanılmasindan söz edilmez. Sadece ve sadece indirilen Kur'an'a inanılması veya inanılmamasından doğacak sorumluluklardan uzun uzun açıklamalar getirilir." Kendilerine Rablarının ayetleri hatırlatıldığında ise onlara karşı sağır ve kör davranmazlar" (Furkan- 73)"O muttakiler sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler"( Bakara- 5) Daha evvel gördüğümüz gibi Kur'an'ı Mübin'de hiçbir yerde "Allah'a ve Muhammed'e itaat edin" diyen bir âyet bulunmaz. Kur'an'da sürekli "Allah'a ve Resül'üne itaat edin" şeklinde bir ifadenin geçmesi Muhammed (aleyhisselâma) ancak elçilik vazifesinden dolayı itaat edilmesi gerektiğini hatırlatmaktadır. Allah'ın elçileri sadece kendilerine indirilen vahyi tebliğ ederler.İlginç bir nokta daha var ki, buda önemlidir.Kur'an'da "itaat" kelimesi, Resül kelimesi olmadan yani sadece Allah lafzı ile beraber geçmez.Mutlaka "Allah ve Resül'e itaat edin " veya "Allah ve Resülüne itaat edin " olarak geçer.Çünkü Allah'a itaat, tamamen vahiy yani Kur'an yani Resül yani indirilen vahiy ile ilgili bir durumdur.Yine çok ilginçtir, "itaat" kavramı, lafzatullâh okmadan yani Allah lafzı olmadan sadece Resül ile beraber geçmektedir."Salat'ı ikâme edin, zekat'a (arınmaya) gelin, umulur ki size merhamet edilsin" (Nur-56)Çünkü Resül'e itaat zaten Allah'a itaattir.(Nisa-80) Kur'an'da "küfür, savaş açılma, istihza, şikak, İsyan, hak, nur, tebliğ, aziz, emanet, tebyin (açıklama) helal ve haram kılma, hakem olma, üsve-i hasene, kerim, tekzip, itaat, ittiba, kitab'ı tilavet etme gibi bir çok kavram "Allah, vahiy ve Resul bağlamında kullanılmıştır. Elçiler değerlerini vahiy'den alırlar. Allah'ın elçileri vahiy kadar değerlidirler. Dolayısıyla aklı başında olan hiçbir zaman "peygamber" kelimesini kullanmaması gerekmektedir. Çünkü "peygamber" kelimesi Nebi ile Resul'ün arasında bulunan farkları yok eden tehlikeli bir kelimedir. "Peygamber" kelimesi, Kur'an'ı Mübin'i tahrif eden, Kur'an'ın bağlam ve bütünlüğünü bozan, Kur'an'ın sistemini dağıtan ve anlaşılmasını son derece zorlaştıran bir kelimedir.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder