11 Kasım 2021 Perşembe
KUR'AN'I MÜBİN'İN MEÂLİ (52.YAZI) 265-) Allah'ın rızasını gaye edinerek ve nefislerindeki cömertliği kuvvetlendirmek için mallarını infak edenlerin durumu, bir tepede kurulmuş güzel bir cennete (bahçeye) benzer ki, üzerine bol yağmur yağmış da iki kat ürün vermiştir. Bol yağmur yağmasa bile bir çisinti düşer (de yine ürün verir) Allah yaptıklarınızı görmektedir.266-) Sizden biriniz arzu eder mi ki, hurma ve üzüm ağaçlarıyla dolu, arasında nehirler akan ve kendisi için orada her çeşit meyveden bir miktar bulunan bir bahçesi olsun da, bakıma muhtaç çoluk çocuğu varken kendisine ihtiyarlık gelip çatsın, bahçeye de içinde ateş bulunan bir kasırga isabet ederek yakup kül etsin!(Elbette bunu kimse arzu etmez) İşte tefekkür edesiniz diye Allah size âyetleri böyle beyan eder.267-) Ey iman edenler! Kazandıklarınızın temizlerinden ve rızık olarak yerden size çıkardıklarımızdan infak edin. Size verilse, gözünüzü yummadan almayacağınız kötü bir şeyi, hayır diye infak etmeyin. Biliniz ki Allah zengindir, övülmeye lâyık olandır. 268-) Şeytan size fakirliği vâdeder ve size fahşâyı (cimriliği) emreder. Allah ise size kendinden bir mağfiret ve bir fazilet vâdeder. Allah her şeyi ihata eden ve herşeyi bilendir. 269-) Allah hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilmişse ona pek çok hayır verilmiş demektir. Ancak akıl sahipleri düşünüp ibret alır.(Bu âyette bulunan "hikmet" kavramı Nübüvvet ve Risâlet ise "dilediğine" olur. Çünkü yüce Allah vahyi dilediğine indirir. Kur'an'ın bağlam ve bütünlüğü ise "dileyene" verir, anlamına gelmektedir.) 270-) Yaptığınız her infakı ve adadığınız her adağı muhakkak Allah bilir. Zalimlerin yardımcıları yoktur. 271-) Eğer sadakaları açıktan verirseniz ne âlâ! Eğer onu fakirlere gizlice verirseniz. İşte bu sizin için daha hayırlıdır. Allah da bu sebeple sizin günahlarınızı örter. Allah yapmakta olduğunuz amellerden haberdardır. 272-) Onların hidayeti senin üzerine değildir. Lakin Allah dileyeni (vahiy'le) hideyete iletir.Hayırdan yapacağınız infak kendi nefsiniz içindir. Sadece Allah'ın rızasını gaye edinerek infak yapmalısınız. Hayırdan ne infak ederseniz, karşılığı size tam olarak verilir ve asla zulme uğramazsınız. (Hidayete ulaşmanın tek kaynağı ve yegane yolu vahiy olduğu için hidayete ulaşmak insanın kendi elinde olan bir şeydir. Eğer hidayetin tek belirleyicisi vahiy olmasaydı, işte o zaman yüce Allah dilediğini hidayate ulaştırırdı. Fakat indirdiği vahiy varken ondan bağımsız olarak insanları hidayete ulaştırmasının bir anlamı ve mantığı yoktur.) 273-)(Yapacağınız infak,) kendilerini Allah yoluna adamış, bu sebeple yerde kazanç için dolaşıp çalışamayan fakirler için olsun.(Onları) bilmeyen, iffetlerinden dolayı onları zengin zanneder. Sen onları simalarından tanırsın. Çünkü yüzsüzlük ederek insanlardan istemezler. İnfak ettiğiniz her hayrı Allah bilir. 274-) Mallarını gece ve gündüz, gizli ve açık infak edenler var ya, onların mükafatları Allah indindedir. Onlara korku yoktur, ve onlar mahzun olmayacaklardır. (Zekat, verilen bir şey değil, arınma anlamına gelmektedir. Çünkü Kur'an, zekatla ilgili sadece arınma kelimesini kullanırken, infak ve sadaka ile ilgili, kime verilecekleri (Bakara 215; Tevbe-60) nasıl verilecekleri (Bakara-271,274) hangi mallardan verilecekleri (Bakara 267)ne kadar verileceği (Tevbe-121) gibi bir çok detay bulunmaktadır. İnfak, genel bir yardım çeşidi olurken, sadakalar, özel durumlarda yapılan bir hayırdır. İnfak, planlı bir yardım olurken, sadakalar, bir anda insanın karşısına çıkan bir hayırdır.İslam dininde, itikatta en önemli şey tevhid yani ihlas yani hanif din yani takva yani dini Allah'a özel kılma yani din ve hüküm olarak Kur'an'dan başka bir şeye iman etmemektir. Amelde ise, yüce Allah yolunda infak yapmaktır. Bu ikisini elde eden güzel ahlak sahipleri Allah'ın mağfiret ve rahmetiyle cennete girerler.)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder