12 Mayıs 2021 Çarşamba

CELALEDDİN- İ RUMİ : Celaleddin Rumi, eserini Kur'an'a eşdeğer tutarak kitab'ı Mesnevi hakkında diyor ki:"Bu Mesnevi kitabıdır. O, ulaşma ve kesin bilme sırlarını açıklamada dinin asıllarının asıllarının asıllarının asıllarıdır. O, Allah'ın en büyük fıkhıdır (din bilgisidir) Allah'ın en aydınlık yoludur ve Allah'ın en açık delilidir. Işığının hali içinde kandil bulunan kandillik gibidir. Sabahın ilk anlarında daha parlak ışık verir. O, pınarları ve dalları bulunan gönül cennetleridir. Onda, bu yolun oğullarınca" selsebil" diye adlandırılan bir pınar vardır, makam ve keramet sahiplerince en hayırlı makam ve en güzel dinlenme yeridir. Ulu kişiler orada yerler ve içerler. Özgür kişiler orada huzur bulur ve neşelenirler. O, Mısır'daki Nil gibi sabredenler için içecektir.Firavun'un soyuna ve kâfirlere hasrettir. Allah'ın dediği gibi "onunla çoğunu saptırır, onunla çoğunu doğruya götürür."Gerçekten o gönüllere şifadır, hüzünlere ciladır ve Kur'an-ı açıklayıcıdır. Rızıkları genişletir ve ahlakı güzelleştirir. Kerem sahibi ve salih yazıcıların elleriyle yazılmıştır. Temiz kişilerden başkasının ona dokunmasını menederler. Alemlerin rabbinden indirilmedir. Batıl ona önünden ve arkasından gelmez. Allah gözetir ve korur. En iyi koruyucudur ve merhametlilerin en merhametlisidir. Mesnevi'nin başka lakapları vardır. Allah ona lakap verdi..." (Mevlana Celaleddin-i Rumi Mesnevi Yeni Şafak kültür hizmeti C.1 sayfa- 36, hazırlayan Profesör Doktor Adnan Karaismailoğlu Ulus Ankara) Celaleddin-i Rumi, Mesnevisi için sarfettiği bu cümleleri, yüce Allah bir çok âyette Kur'an için kullanmıştır.Yani bütün bu özellikler sadece Kur'an'ın hakkıdır. "İşığının hali içinde kandil bulunan kandilik gibidir"(Nur- 35) "Kâfirlere hasrettir"(Hakka- 50 )"Onunla çoğunu saptırır onunla çoğunu doğruya götürür" (Bakara- 26)"O, gönüllere şifadır" (Yunus-57 )"Kerem sahibi ve salih yazıcıların elleriyle yazılmıştır" (Abese- 11,12)"Temiz olanlardan başkasının ona dokunmasını menederler"(Vakıa- 79)" Alemlerin Rabbinden indirilmedir"( Hakka- 43: Vakıa- 80 )"Batıl ona önünden Ve arkasından gelmez"(Fussilet-42) Celaleddin-i Rumi'nin Divan'ı Kebir'inde hulul inancına bağlı olduğunu gösteren yüzlerce şiirinden bir tanesi şöyledir.Üçüncü halife olan Ali için "O sefa ehlin'in vücut güneşidir. O açıklayıcı imam, hakkın yüksek sıfatları Ali'nin vasfıdır. Ail'den ayrı değildir. Çünkü haktan hakla görülmüştür. Onun toprağı birlik âlemidir. Allah'ın ilminden maksat Ali'dir. Her şey fanidir. Fakat can yaşar. Hakkın hikmetini Ali'den başkası bilemez. Yaratıkları yaratan zatı gibi o bakidir.İbtidasız evvel o idi. Sonsuz ahirde odur.Nebilere yardım eden o idi.Velilerin gören gözü de hakikaten odur. O yüzünün gizli parıltısından bir güneş yarattı. O hak iledir. Hak onda görülür. O hak ile ebedidir. Allahın isimleri onda belirdi..."(Dıvan'ı Kebir. M.E.B c.1- sayfa- 35) Dolayısıyla Celaleddin Rumi, Muhiddin-i Arabi, Beyazıd-i Bestami, Yunus Emre, Hacı Bektaş gibi Hulul inancına bağlı idi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder