HADİSLER NEDEN DİNİN KAYNAĞI OLAMAZLAR (2. YAZI ) Şüphesiz uydurmacı yalancılar din adına asılsız şeyler uydururken bunu bir kutsal üzerinden yapmaları gerekiyordu. Allah'ın vahyi olan Kur'an ortadaydı. Başka bir kutsal bulunmalıydı ki Allah'ın kitabına alternatif olarak Allah rasulü'nden daha iyi bir malzeme bulmak oldukça zordu. Bu sebeple Allah Resulü'nün vefatından itibaren sürekli olarak yeni şeyler uydurulmaya ve Uydurulan bu sözler Allah resulüne mal edilmeye başlandı. Oysa Kur'an ayetleri Allah'ın hükmüne kimseyi ortak etmeyeceğini açık bir şekilde ifade ediyordu." Allah hükmünde hiç kimseyi ortak kılmaz"( kehf 26) Din adına ortaya çıkan uydurmaları Allah Resulü'nün üzerinden kutsallaştırmaları yetmediği gibi bir de Allah Resulü'nün dilinden de aktarmalar yapmak suretiyle iftiralarda bulunuyorlardı. Oysa Kur'an Allah Resulü'nün yalnızca kendisine vahyedilene uyduğu, Kuran'ın gerekli tüm Detaylara sahip olduğu ifade edilmektedir. "Allah size kitabı detaylandırılmış bir halde indirmişken Allah'ın dışında bir hakem mi arayayım"( Enam 114) " De ki ben sizi Sadece Vahiy ile uyarıp korkutuyorum"( Enbiya 45) " Kendilerine okunmakta olan kitabı sana indirmemiz onlara Yetmiyor mu"( Ankebut 51) Dine sokulan hurafelerin ve rivayetlerin uydurulmaları çok çeşitli sebeplere dayanmaktadır. Söz konusu sebeplerin temelde şu başlıklar altında değerlendirilmeleri mümkündür. DEVAM EDECEK.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder