9 Şubat 2019 Cumartesi

NEBİ İLE RESUL'ÜN ARASINDA BULUNAN FARKLARIN BİLİNMESİNİN ÖNEMİ:
(1.YAZI)
Nebi ile  arasında bulunan farkları anlamak neden çok önemlidir?
Çünkü Kur'an'ın en önemli iki kavramı Nebi ile Resul kavramlarıdır.
Nebi ile Resul'ün arasında bulunan farkları anladığımızda hangi hakikatlar ortaya çıkacaktır?
Nebi ile Resul'ün arasında bulunan farkları anlamakla "Nebi" veya "Resul" adına nispet edilen bütün rivayetlerin yalan olduğu anlaşılacaktır.
Bundan önemlisi binlerce rivayetin üzerine bina edilen tüm içtihatların ve mezheplerin din adına   iftira edilmiş korkunç bir parçalanma, kaos, anarşi, zulüm, şirk ve küfür yani  büyük bir fitne oldukları ortaya çıkacaktır.
 Nebi ile Resul arasında bulunan farklar anlaşıldığında Şia ve Ehl-i sünnet âlimlerinin Allah'ın Resulü'nü Kur'an'dan koparıp uydurma rivayetlere götürmelerinin  nasıl ölümcül bir cinayet olduğu görülecektir.
 Yani Nebi ile Resul'ün  arasında bulunan farkları çözdüğümüzde gerçek olarak bütün Resulleri  anlamının yolunun sadece vahiy'den  geçtiğinin farkına varacağız.
 Daha önemlisi Nebi ile Resul arasında bulunan farkları anladığımızda bir rivayetin %100 Nebi'den geldiği  bilinse bile insanları bağlayamacağı orta çıkacaktır.
 Nebi ile Resul'ün arasında bulunan farklar ortaya çıktığında rivayet yani uydurma dinin Kur'an'a karşı en büyük bir şirk  olduğunun farkına varılacaktır.
 Esasen şirk'in ortaya çıkmasının en büyük sebebinin Kur'an kavramlarının  anlaşılmaması ilgili bir durumdur.
MESELA:
İhlas, itikadi ve imâni  bir kavram iken yani "Dini Allah'a özel kılmak" anlamına geldiği halde Şia ve Ehli Sünnet dininin muhaddis ve müctehidleri ihlası ameli bir kavram olarak "ibadetleri Allah için yapmak" olarak anlamışlardır.
Halbuki din Allah'a özel kılınınca otomatikman ibadetler Allah için yapılmış olacaktır.
Nebi'nin haysiyet ve şerefi  koruma altında olmakla beraber sözleri Resul gibi bağlayıcı değildir.
 İnsanlar sadece Allah tarafından gönderilen vahiy'den sorumlu  tutulmuşlardır.
Ve bu gerçek Kur'an'ın yüzlerce âyetinde kayıt altına alınarak Allah tarafından  kesin bir hükme bağlanmıştır.
Nebi ve Resul arasında bulunan farklar  ortaya çıktığında asırlardan beri insanların sırtında bir yük ve kambur olan iftira ve yalan din büyük bir darbe yiyecektir.
 Belki de bu sayede insanlar uzak kaldıkları rahmet  ve hidayet olan hanif dine  dönerek hem dünya hayatında hem de âhirette mutlu  olacaklardır.
İşte bütün bu gerçeklerden dolayı Kur'an ehli  muvahhidler olarak ilk önce biz Nebi ile Resul arasında bulunan  farkları anlamak ve çevremizdeki insanlara anlatmak durumundayız.
 Burada aklımıza şöyle bir soru gelebilir.
 Nebi ve Resul nedir?
 Nebi, yirmi dört saat, gece gündüz, her zaman,  bütün özel hallerinde Nübüvvet  kimliğine sahiptir.
Nebi'lik makam ve mertebesi ondan asla  ayrılmaz,  sürekli onunla beraberdir.
 Resul, Allah tarafından kendisine indirilen vahyi insanlara ulaştırdığı andaki konumudur.
Yani Resul denildiği zaman  aklımıza indirilen  vahiy gelmesi gerekiyor.
Risalet misyonu ile vahiy arasında hiçbir fark yoktur.
Resul'ler değerlerini Allah tarafından indirilen vahiy'den alırlar.
Elçiler vahiy sayesinde değerlidir.
Yani Allah'ın Resulleri vahiy kadar değerli kılınmışlardır.
Beşer Resul vefat edinceye kadar konuşan Kuran'dır.
Beşer Resul vefat ettikten sonra onu sadece yüce Allah tarafından indirilen kitap Resul yani vahiy temsil etmektedir.
Kur'an âyetlerinde geçen Resul kavramlarının bir çoğu vahiy anlamında kullanılmıştır.
Yani Resul aynı zamanda Kur'an anlamına geliyor.
Yoksa insanların büyük çoğunluğunun beşer Resul'e ulaşmaları mümkün değildir.
Beşer Resul'e ulaşmayan insanlar kitap Resulden sorumlu tutulmuşlardır.
Beşer Resulü'n daveti de zaten Allah tarafından indirilen vahiy'den başka bir şey değildir.
"Rabbinizden size indirilen (Kur'an'a) tabi olun. O'nu bırakıp da başka dostların (evliya )peşlerinden gitmeyin. Ne kadar da az öğüt alıyorsunuz"
( Araf, 3)
"Şüphesiz bu, benim dosdoğru yolumdur. Buna uyun. Başka yollara uymayın. Zira o yollar sizi Allah'ın yolundan ayırır. İşte sakınmanız için Allah size bunları emretti"
( En'am, 153)
Allah'ın Resulleri de sadece kendilerine indirilen vahyi tebliğ eder ve sadece ona uyarlar.
Aslında Resullerin yalanlanması,  onlarla alay edilmesi, onların inkar edilmesi tamamen Allah'ın yalanlaması, Allah ile alay edilmesi, O'nun  inkar edilmesi demektir.
"Onların söylediklerinin hakikaten seni üzmekte olduğunu biliyoruz. Aslında onlar seni yalanlamıyorlar, fakat o zalimler açıkça Allah'ın ayetlerini inkar ediyorlar"
( Enam, 33)
 Anlattığımız bu gerçeklerden sonra "peygamber" kelimesinin ne kadar tehlikeli ve  Kur'an'ı nasıl tahrif ettiği daha net bir şekilde ortaya çıkıyor.
Nebi ile Resul'ün bulunan farkları fark ettiğimizde Allah Resulü'ne karşı ne kadar korkunç iftiralar atıldığı anlaşılacaktır.
Yani sahte yüceler ve dokunulmaz mâsumların ne kadar Kur'an cahili oldukları ortaya çıkacak, gerçek kimliklerine kavuşarak aşağılık seviyelerine inmiş olacaklardır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder