21 Haziran 2021 Pazartesi

SON PİŞMANLIK FAYDA VERMEZ. İnsanlığın Kur'andan uzaklaştırıldığı, dinin vahiy'den, rivayet ve beşeri ictihadlara evrildiği, akıl ve mantığın cemaat ve tarikatların baskısı altında ezildiği, uydurma dinin esareti altında kalan yığınların tüm dünyada kaotik mecralara sürüklendiği, bilgi kirliliğinin, dezenformasyonun zirve yaptığı, hurafe ve yalanların insanın kurdu olduğu, terminatörler misali din adamlarının açtığı iftira ve küfür bataklığı her geçen gün daha büyüyor. Kur'an'ın, mezheplerin gölgesinde susturulduğu ve unutturulduğu, ırk ve mezheplerle taassuplaşan insanlık, ideolojik fikirler, ilahlaştırılan liderler, nefsani arzu ve istekler, fanatizm, konforizm, akla gelen her türlü izm eliyle şirk maalesef bütün kıtalara hakim olmuştur. Kur'an artık hayatın hiç bir karesine konulmaz oldu. Evet Kur'an, akıl yerine çaput bezlere hapsedildi, ölülere hasredildi, kulak ardı edildi, ihanete uğradı, yalanlandı, yok sayıldı, görmezden gelindi. İnsanlar, çukurlaşan, alçalan, azgınlaşan, hikmet ve mantık tanımayan, akletmeyen, tefekkür ve tedebbür, tefakküh ve tezekkürün hangi anlama geldiğini bilmeyen, vicdan ve onurunu kaybeden, şeytanlarla transa geçip ihlassız kalan, salavat ve zikir çektikçe nirvanaya ulaştığı yalanını, gerçekmiş gibi hava atan, okumayan, araştırmayan, sadece şirk üzerinden seyreden, körleşen, özüne ve fıtratına yabancılaşan, duygusuz, acımasız, sevgisiz, adeletsiz, sorumsuz, ahlaksız, ilimsiz, hiç bir organı doğruluk ve istikamete çalışmayan, paslı mekanik robotlar hurdalığına dönüştürüldüler. Ahirette annenin evladından, evladın annesinden, müşrikler, Allah gibi sevdikleri evliya! ve ilahlarından dehşetle kaçtıkları gün şöyle yalvaracaklar. "...Ey Rabbimiz! Yakın bir müddete kadar bize süre ver de, Senin davetine icâbet edelim ve Resullere tâbi olalım" diyecekleri gün hakkında insanları uyar.(Onlara denilir ki) Daha önce sizin için bir zeval olmadığını yemin etmemiş miydiniz?"(Sizden önce) kendi nefislerine zulmedenlerin yurtlarında oturdunuz. Onlara neler yaptığımız size apaçık belli oldu. Ve size misaller de verdik" İbrahim- 44 45)İlk sorgu Kur'an'dan olacaktır"Sûra üflendiği zaman artık aralarında akrabalık bağları kalmamıştır; birbirlerini de arayıp sormazlar.Artık kimlerin tartıları ağır basarsa işte bunlar kurtuluşa erenlerdir. Kimlerin de tartıları hafif gelirse, artık bunlar da kendilerine yazık etmişlerdir, ebedi ehennemdediler. Ateş yüzlerini kavurur; orada suratları çirkin ve gülüş bir halde bulunurlar. (Onlara şöyle denir) Size ayetlerim okunurdu da, siz onları yalanlardınız değil mi? Derler ki: Rabbimiz! Azgınlığımız bizi mağlup etti; çünkü biz bir sapkınlar topluluğu idik. Rabb'imiz bizi buradan çıkar. Eğer bir daha ettiklerimize dönersek. Artık biz zalimleriz.Buyurur ki: Alçaldıkça alçalın orada! Bana karşı konuşmayın artık! Zira kullarımdan bir zümre" Rabb'imiz! Biz iman ettik; öyleyse bizi affet, bize merhamet et. Sen merhametlilerin en hayırlısısın, demişlerdi.İşte siz onları alaya aldınız; sonunda onlar ile alay etmeniz size zikrimi (Kur'an'ı) unutturdu"(Müminun-101/110)"Kafirlere gelince onlara da cehennem ateşi vardır. Öldürmezler ki ölsünler, cehennem azabı da onlara biraz olsun hafifletilmez. İşte biz, küfür de ileri giden her nankörü böyle cezalandırırız. Onlar orada: Rabbimiz! Bizi çıkar, önce yaptığımızın yerine salih amel yapalım! diye feryat ederler. Size düşünecek kimsenin düşünebileceği kadar bir ömür vermedik mi? Size uyarıcı da gelmedi mi? Şimdi tadın azabı zalimlerin yardımcısı yoktur"(Fatır-36,37)Peki her şeye rağmen kafirler dünyaya geri gönderilseler bir şey değişecek mi?"Onların ateşin karşısında durdurulup" Ah, keşke dünyaya geri gönderilsek de bir daha Rabbimizin âyetlerini yalanlamazsak ve iman edenlerden olsak! " dediklerini bir görsen!.. Hayır! Daha önce gizlemekte oldukları şeyler kendilerine göründü. Eğer geri gönderilseler yine kendilerine yasak edilen şeylere döneceklerdir. Zira onlar gerçekten yalancıdırlar"(En'am-27,28)Artık herkes susacak, nankörlük yaptıkları yüce Allah, susturdukları kitap, iftira ettikleri Resul ve organları konuşacak.O hesap günü mahkeme kurulduğunda, ellerin ve ayakların, gözlerin ve kulakların, dillerin ve derilerin yaptıklarının en büyük şahitleri olacaktır.Yüce Allah'a karşı eşit tuttukları evliya ve ilahları da onları değil, kendilerini bile savunamayacaklardır.Yani anlayacağınız Allah'ın huzuruna çıkmaktan ve hesap vermekten kaçış yok.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder