FETÖ'NÜN GEÇMİŞİ
(2.YAZI)
1977-78 tarihlerinde hiç kimse cemaatin geleceğinin bu kadar tehlikeli bir boyuta ulaşacağını tahmin etmiyordu.
Bu yüzden ben Hüseyin Gülerce'nin fetö ile ilgili anlattıklarını samimi olarak görüyorum.
Fakat fetö'nün ne kadar tehlikeli olduğunu en iyi bilen ve erken keşfeden kişi ise Nurettin Veren'dir.
F Gülen'in bulunduğu Bozyaka yurdunun giriş katında sağ tarafta yemekhane sol tarafta kantin ikinci katta mescit, abdesthaneler ve dershaneler,
üçüncü katta ise yatakhaneler vardı.
Dördüncü kat ise tamamen F Gülen'e ayrılmıştı. Gülen çoğu zaman sabah namazından sonra Risale'i Nur dersleri yapıyordu.
Yani F Gülen'i Said Nursi'nin Risale-i Nur'larından bağımsız değerlendirmek objektif bir hareket değildir.
Yemekhanede sabah kahvaltısı sırasında yaramazlık yaptığından dolayı herkesin içinde F Gülen'den dayak yiyen bir çocuğu hiçbir zaman unutmuyorum.
Esas konumuza geçecek olursak,
devlet içinde ve dışında son derece güçlü bir yapılanmaya güvenmeyen birkaç emniyet müdürü ve birkaç savcı hükümette bulunan dört bakanın çocuğuna asla operasyon yapamaz. Dolayısıyla 7 Şubat MİT krizi, 17/25 Aralık yargı ve emniyet darbesi, MİT tırlarının durdurulması ve en son yapılmak istenen kahpe ve alçak 15 Temmuz 2016 askeri darbesi tamamen fetö'nün işidir.
Ancak bu vahşi darbe NATO'nun özellikle Amerika'nın isteği, bilgisi ve desteği altında yapıldı.
Bu kanlı darbenin Amerika'nın isteği ve emri dışında yapılması akıl ve mantığa son derece aykırıdır.
Çünkü Amerika'nın izni olmadan F Gülen ve cemaati nefes bile alamaz.
Arkadaşlar! Kim olursa olsun ateistinden komünistine kadar Fetö ile kim mücadele ederse ona destek olmak gerekir.
Fetö öyle rastgele, gözardı edilecek, sıradan, boş verilecek, basit bir terör örgütü değildir. Dünyanın en alçak, hain, müşrik, namussuz ve dinsiz bir terör örgütü ile karşı karşıya bulunuyoruz.
Fetö dinde ahlakta ve sosyal ilişkilerde korkunç tahribatlar yaptı.
Bütün terör örgütleri fetö'nün yanında masum kalır.
Eğer fetö darbesi başarılı olsaydı muvahhidler ezilecek, ülke emperyalistlerin elinde bir oyun ve oyuncak olacaktı.
Belki ülke parçalanacak milyonlarca insan perişan olacaktı.
Dolayısıyla fetö için terör örgütü diyemeyenlere destek vermek bizim kitabımızda yazmaz.
15 Temmuz 2016 tarihi milletin eliyle Allah'ın fetö'ye bir azap ve gazabı olmuştur.
İç düşman her zaman dış düşmandan daha tehlikelidir.
İç düşman olmayınca dış düşman bünyeye zarar vermez.
Fetö kalleş, takiyeci ve munafık bir terör örgütüdür.
Fetö pirincin içinde bulunan beyaz taş gibidir. Aslında fetö'nün halk tarafından bu kadar destek görmesinin altında Atatürk'ü bir sopa gibi kullanan kaymakçı elit tabaka yobazlarının baskıları ve halka tepeden yan bakmaları olmuştur.
Millet o derece bunlardan nefret etti ki, bu kibirlilere alternatif önüne kim gelmişse hiç düşünmeden destek vermiştir.
Demirel, Mesut Yılmaz ve Çillere bile bu halk baskıcıların kibrinden dolayı destek oldu.
Eğer Fetö başarılı olsaydı birkaç kişide bulunan tevhid özgürlüğü ve Kur'an müslümanlığı da tarih olacaktı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder