1 Temmuz 2021 Perşembe

ARKADAŞLARDAN GELEN YORUMLAR(46.YAZI) "Değerli hocam.Yorumlara bakıyorum.Bu gelenek dininin İslam toplumuna nasıl nüfuz ettiğini, ta hücrelerine hatta hücrenin merkezine kadar girip kromozomlarına kadar etki ederek mutasyona uğrattığını ve geri dönüşümsüz malformasyonlara yol açtığını görebiliyorum.İnsan her ne kadar "ben gelenek dininin gerçek yüzünü gördüm, yalnız Kur'an'a yöneldim, hanif İslâm dinine bağlıyım" dese de, bir tartışma ya da bir konu geldiğinde, kromozomlarına kadar işlenen o mutasyona bağlı özellikler ortaya çıkıp, görünür hale geliyor. Ardından ister istemez kromozomal kontrole uygun olarak karşı konulmaz bir içgüdü ile farkında bile olmadan Kur'ani gerçeklere karşı gelme sendromu yaşanıyor.Bu başörtüsü konusunda da ortaya koyduğunuz gerçekler karşısında gelenek dininin kromozomlarına kadar işlemiş mutasyonları sebebiyle Kur'an'a rağmen bazıları yine de batıl inançlara bağlı kalıyor.Bu karşı konulmaz ve adeta genetik yapılara işlenen mutasyonlar, geleneğin o bünyelerde ve zihinlerde aktif olmasını sağlıyor. İnsanlar maalesef geçmişten gelen, toplumun genetiğine işlenmiş, yaşam tarzı olmuş, bir süre sonra artık tartışılamaz hale gelmiş konuları Kur'ani gerçekliklere rağmen tartışmak istemiyorlar.Aslında bugüne kadar bizzat kendisinin yada eşi veya çocuklarının hayat tarzı haline gelmiş olan, geçmişte siyasi malzeme olmuş, bu yüzden mağduriyet yaşamış oldukları bu başörtüsü konusunda biraz da bu duygusal sebeplerle, Kur'an'ın bağlam ve bütünlüğüne göre dinin zorunlu bir emri olmadığı gerçeğini kavramadan olumsuz tepkiler veriyorlar.Değerli Ali Hocam! Siz tüm bu eleştirileri bir kenara koyup, Kur'an'ın ışığında doğruları beyan etmeye devam edin!Bize Allah Yeter.Saygılar"( Faruk Fidan- "Kadınlarda Baş Örtüsü Farz Mıdır? adlı yazıya yaptığı yorum)-----------------------------------------------------"Kur'an'ı Kerim evrensel bir vahiy kitabı olduğu için her asra her kesime her konuda din, güzel ahlak ve öğüt vermektedir.Kuran'ın %70 şi halk için tartışmasız, yorumsuz, net ve açık bir şekilde tevhid, insan ve toplum eğitimi dersi veren âyetleri içerir.% 15 şi tahsil yapmış kültürlü kesim için edebi, sanatsal deyimler içeren inceleme ve araştırma ile daha derin ders âyeteri içerir,%15 de uzman, bilim adamlarına toplum için diğer ilimlerin (tarih, genel kültür) desteğiyle helal ve haram yani hüküm âyetleri mevcuttur.Kur'an herkes tarafindanbaştan sona roman gibi, yani üzerinde düşünmeden okunursa 2. ve 3. bölümlerde takıntılar ve problemler oluşur.Türkçe yazılmış bir tıp kitabının bile herkes tarafından her yerini anlamak mümkün olmaz.Temizlik, beslenme gibi konuları herkes anlar ve uygular ama uzmanları ilgilendiren beyin ameliyatının nasıl yapıldığını sadece uzmanlar kavrar. Türk edebiyatını bilmeyen biri istiklal marşındaki" ocak" kelimesini aile yerine "fırın" polislerin mekanı olan "karakolu" "siyah kol" diye terceme aderek kafa karışıklığına sebep olabilir.Bundan dolayı Kur'an, yukarıdaki aşamalar dahilinde okunup değerlendirildiğinde önemli bir okuma yapılmış olur.Anlamsız hatim indirme okumaları yerine, insanlara tevhid, aile eğitimi, güzel ahlak ve nasihat ağırlıklı âyet ve süreleri okuma alışkanlığı kazandırılmalıdır . Örnek: Lokman, Casiye, Furkan, Nahl, Kalem, Meryem, Hucurat, Ahkaf, Teğabun, Nur, Ahzab, Tevbe, Zümer, Fussilet, Leyl, gibi eğitim ağırlıklı sürelerin devamlı bir şekilde camilerde, Kur'an kurslarında, okullarda ve evlerde yaygınlaştırılırsa önemli gelişmeler olur.Hatta para kazanmak için ölüye okuma, süslü yasin ve fatiha, kitapçıkları yerine; çocuklar, gençler ve yetişkinler için tebliğ amaçlı belirli süre ve âyetleden kitapçıklar oluşturup haftalık okuma alişkanlığı kazandırılmalıdır.Not 1 :Kendine güvenen, araştırmayı sevenlerde baştan sona inceleyerek okuyup kendini geliştirebilir.Not 2 : Mealine 1200 yıl izin verilmediği için rivayet kültürüyle yanlış tercüme edilen bazı âyetlerin uzmanlar tarafından incelenerek düzeltilmesi gerekmektedir.(Hüseyin Koca- Kadınlarda Baş Örtüsü Farz Mıdır" adlı yazıya yaptığı yorum)---------------------------------------------------------"Ali Aydın hocam!Cehaletimi maruz görün.Bu paylaşımınızdan sanki Celaleddin-i Rumi'nin, kendi eserini Kur'an ve Allah Resülü ile eşdeğer tutmuş gibi. Hatta dahada ileri bir yorumla sanki şirk içerikli bir eser ortaya koymuş gibi, bilemedim cehaletimi mazur görün" (Hayri Sipahi- "Celaleddin-i Rumî" adlı yazıya yaptığı yorum)------------------------------------------------"Değerli hocam, elinize sağlık. Allah'ın kitabından ve bizzat Allah'tan rol çalanlar, kendi isimlerine Allah'a ait isimleri, yazdıkları kitaplara da Allah'ın kitabına ait ifadeleri isnat edip şirkin dibine batanlardır.Ve bu insanların peşinden giderek hep beraber şirke batıp cehennemi istikamet edinenlerdir. Yüce Allah bizleri bu sapkınlardan uzak tutsun. Az bir dünyalık elde etmek için elleriyle kitap yazan, sonra da: “Bu, Allah’ın katındandır.” diyenlere yazıklar olsun. Elleriyle yazdıklarından ötürü yazıklar olsun onlara! (Uydurdukları kitaplar için: “Allah tarafından yazdırıldı.” diyerek) elde ettikleri kazançtan ötürü de yazıklar olsun onlara..." (Bakara-79)Onlardan öyle bir grup vardır ki; (okuduklarını) Kitab’ın âyetlerinden sanasınız diye dillerini eğip bükerler. Oysa (ağızlarında geveledikleri şeyler) Kitap’tan değildir. (Ağızlarında geveledikleri şeyler için:) “Bu, Allah katındandır.” derler. Oysa o, Allah katından değildir. Bile bile Allah’a karşı yalan söylerler" (Âl-i İmran-78)Allah’a karşı yalan uydurup iftira eden, yada kendisine hiçbir şey vahyolunmadığı hâlde: “Bana vahyolundu.” diyen veya: “Allah’ın indirdiğine benzer (Kitap/vahiy) indireceğim.” diyenden daha zalim kim olabilir? Sen o zalimlerin ölümün ardından (cehennemde) hâllerini bir görseydin! Melekler ellerini onlara uzatmış ve: “Çıkarın canlarınızı! Allah’a karşı söylediğiniz haksız sözleriniz ve onun ayetlerine karşı büyüklenmenizden ötürü bugün alçaltan ve değersizleştiren azapla cezalandırılacaksınız.” (derler.) (En'âm-93) Selam ve saygılar sunarım"(Faruk Fidan "Celaleddin-i Rûmi" adlı yazıya yaptığı yorum)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder