İNSANLIK TARİHİNDE, İNSANLARIN DİNİ HAYATLARINA İLAHLAR, RABLER VE EVLİYALAR HAKİMDİR: ( 4.YAZI)
Allah Resulü'nden önce gelmiş bütün kavimler İlahlara, Rablere ve uydurma Evliyalara tapıyorlardı.
Eski Mısır, Yunan, Roma, Hititler, Hindistan, Çin, Araplar, Kadim İran, evet bütün bu medeniyetlerin inanç dünyalarına İlahların ve evliyaların şirk dini hakimdi.
İnsanlık tarihinde şirk, özellikle hulul inancının etkilemediği bir medeniyet, kavim, ülke, şehir, kasaba, köy, mahalle, ev kalmamıştır. Günümüzde hulul inancını en samimi temsil eden tekke ve tarikatlardır.
Ezeli ve ebedi ilme sahip olan Yüce Allah ( cc) bu gerçeği açık olarak Kur'an'da ortaya koymuştur.
(Resulüm!) De ki: Yeryüzünde gezip dolaşın da, daha öncekilerin akıbetleri nice oldu, görün. Onların çoğu müşrik idi "(Rum, 42)
" Senden önce de hangi memlekete uyarıcı göndermişsek mutlaka oranın varlıklıları: Babalarımızı bir din(şirk,hulul ) üzerinde bulduk, biz de onların izlerine uyarız, derlerdi "(Zuhruf, 23)
"Ben size babalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirmişsem yine mi bana uymazsınız? deyince, dediler ki: Doğrusu biz sizinle gönderilen şeyi( Tevhid'i) inkar ediyoruz"(Zuhruf, 24)
" Biz de onlardan İntikam aldık, bak yalanlayanların sonu nasıl oldu"(Zuhruf, 25)
Allah Resulü'nün elçi olarak gönderildiği Mekke'de hakim olan İlahların ve evliyaların şirk dini idi.
Allah'a iman etmekle birlikte, ilahlarının ve Evliyalarının da Allah'ın izin verme ve şefatiyle bazı güç ve kerametlerinin olduğuna inanıyorlardı.
(Resulüm!) De ki: Eğer biliyorsanız (söyleyin bakalım) bu dünya ve onda bulunanlar kime aittir?
"Allah aittir" diyecekler. Öyle ise siz hiç düşünüp taşınmaz mısınız! de "
"Yedi kat göklerin Rabbi, azametli arşın Rabbi kimdir? diye sor.
" Bunlar da Allah'ındır" diyecekler.
Şu halde siz Allah'tan korkmaz misiniz! de. "Eğer biliyorsanız söyleyin, Her şeyin melekutu (mülkiyeti ve yönetimi) kendisinin elinde olan, kendisi her şeyi koruyup kollayan, fakat kendisi korunmayan (buna muhtaç olmayan) kimdir? diye sor.
" Bunların hepsi Allah'ındır" diyecekler.
Oyle ise nasıl olup da büyüye kapılıyorsunuz? De"(Mu'minun, 84,,,,89)
Bu ayetlerde anlaşılacağı üzere cahiliye devri Arapları ile onların kalıntıları olan inatçı müşrikler, esasen Allah'ın varlığına ve O'nun kainat üzerindeki hakimiyet ve tasarrufuna inanıyorlardı. Bununla birlikte ilahların'dan ve evliyaların'dan vazgeçemiyorlardı.
Mesela, "Sayet İLAHLARIMIZA inanmakta sebat gostermeseydik, gerçekten(Muhammed) bizi neredeyse İLAHLARIMIZDAN saptıracaktı " diyorlar.
Azabı gördükleri zaman, asıl kimin yolunun sapık olduğunu bilecekler!"( Furkan, 42) "Onlardan önce nice nesilleri helak ettik. O zaman feryat ettiler. Halbuki artık kurtulma zamanı değildi.
"Aralarından kendilerine bir uyarıcının gelmesine şaştılar ve kafirler: Bu pek yalancı bir sihirbazdır.
İLAHLARI, tek İLAH mı yaptı? Doğrusu bu tuhaf bir şeydir! dediler"(Sâd, 3, 4, 5)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder