26 Şubat 2017 Pazar

PARALEL DİN (8. YAZI)
Resülüllah'ın vefatından sonra sanki Allah ( cc )Kur'anda  eksik bir din göndermiş gibi,
 Kur'an'dan zerre kadar haberi olmayan sözde âlimlere boşluğu  
kapatma yetkisi tanınca, Kur'an ehli muvahhidlerin, bir sorunun cevabını bulmak için kendi zamanlarına kadar oluşturulan  uydurma rivayetlerle hurafeleri  atlayarak direk olarak  Kur'an'a başvurması
paralel din mensupları tarafından  kabul edilemez bulunmuştur.
Bu cehalet, belli bir süre sonra vahiy kaynaklı olduğu iddia edilen sünnetin (hadislerin) de ümmetin sözde muctehitlerini kesmediğini göstermektedir.
Durum böyle olunca aşağıdaki şu tespitler, ümmet olarak Allah'ın kitabına karşı duruşumuzun kimlere benzediğini görmemiz açısından önemlidir.
"Rabbani Yahudiliğe göre Musa (aleyhisselam),a Sina'da yazılı Tora'nın yanı sıra sözlü Tora'da verilmiştir"
(Yazılı Tora (Torah şebihtav)
kitabı mukaddesi (Ahdi Atik), Sözlü Tora (Torah Şebealpeh) da yazılı
 Tora'nın yorumu olan Mişna'yı, daha geniş anlamda Talmud'u ifade eder.
Sözlü Tora'nın kesintisiz bir isnad zinciriyle nesilden nesile aktarıldığı kabul edilir)
Aslında Kur'an'a baktığımızda Şia ve Ehli sünnetin aynen Yahudi ve Hristiyanlar gibi Tevhid dinini nasıl bozduklarını apaçık bir sekilde görmekteyiz.
Şu ayetler bu sebeple nazil olmuşlardır.
"Ey iman edenler!
( Biliniz ki), hahamlardanve rahiplerden bir çoğu insanların mallarını batıl yollardan yerler ve insanları Allah'ın yolundan saptırırlar.
Altın ve gümüşü yığıp da onları Allah yolunda infak etmeyenler yok mu, İşte onlara elem verici bir azabı müjdele!"
(Tevbe, 34)
Yukarıdaki ayette geçen "Ey iman edenler!" hitabı çok önemlidir,
Yani "Ey iman edenler!  sizin din büyükleriniz de hahamların ve rahiplerin yaptığı alçaklığı yapacaktır"
"Dini dünyaya alet edeceklerdir, dinin sırtından rant devşireceklerdir. Sizi Allah ile aldatmasınlar"
"Dininizi asıl kaynaktan almaya bakın,
Sadece Allah tarafından gelene itibar edin" demek istenmiştir.
Bu konuda en güzel örnek olarak şu ayeti gösterebilirim.
"Allah, kendilerine kitap verilenlerden (Yahudi ve Hristiyanlardan)
"Onu (vahyi, kitabı) mutlaka insanlara açıklayacaksınız, onu gizlemeyeceksiniz" diyerek söz almıştı.
Onlar ise bu emri kulak ardı ettiler, onu az bir dünya menfaatine değiştirdiler.
Yaptıkları alış veriş ne kadar kötü olmuştur"(Âli İmran, 187)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder