İNSANLAR KABİRDE NE KADAR KALIRLAR.
(4.YAZI)
Rahman ve Rahim olan Allah Kur'an'ı Mübin'de şöyle buyuruyor.
"(Resulüm! Orada bulunsaydın) güneşi görürdün:
Doğduğu zaman mağaralarının sağına meyleder, batarken de sol taraftan onlara isabet etmeden geçerdi.
(Böylece) onlar (güneş ışığından rahatsız olmaksızın) mağaranın bir köşesinde uyurlardı. İşte bu, Allah'ın (yeniden dirilmeye ait) âyetlerindendir.
Allah (vahiy sayesinde) kime hidayet ederse, işte o hakka ulaşmıştır, kimi de (şirk sebebiyle ) hidayetten mahrum ederse artık onu doğruya yönetecek bir dost bulamazsın.
(Kehf, 17)
Kendileri uykuda oldukları halde sen onları uyanık sanırdın.
Onları sağa sola çevirirdik. Köpekleri da mağaranın girişinde ön ayaklarını uzatmış yatmaktaydı.
Eğer onların durumlarına muttali olsaydın dönüp onlardan kaçardın ve gördüklerin yüzünden için korku ile dolardı.
(Kehf, 18)
Böylece biz, aralarında birbirlerine sormaları için onları uyandırdık: İçlerinden biri:
"Ne kadar kaldınız? dedi.
(Kimi)"Bir gün ya da günün bir parçası kadar kaldık" dediler, (kimi de) şöyle dediler: " Rabbiniz, kaldığınız müddeti daha iyi bilir.
Şimdi siz,
içinizden birini şu gümüş paranızla şehre gönderin de, baksın, (şehrini) hangi yiyeceği daha temiz ise size ondan erzak getirsin, ayrıca nazik davransın (gizli hareket etsin) ve sakın sizi kimseye sezdirmesin"
(Kehf, 19)
"Çünkü onlar eğer size muttali olurlarsa, ya sizi taşlayarak öldürürler veya kendi dinlerine çeviriler ki, o zaman ebediyyen iflah olmazsınız"(Kehf, 20)
Böylece (insanları) onlardan haberdar ettik ki, Allah'ın vaadinin hak olduğunu,(öldükten sonra) kıyametin şüphe götürmez olduğunu bilsinler,,,,,,"(Kehf, 21)
"Onlar mağaralarında üç yüz yıl ve buna ilaveten dokuz yıl kalmışlardır"(Kehf, 25)
Ashab-ı Kehf'in üç yüz yıl mağarada uyutularak tekrar kaldırılmaları tamamen kabir hayatını ve öldüktensonra dirilmeyi temsil etmektedir.
Allah'ın ilim ve kudretinde üç yüz yıl ile üç bin yıl veya üç yüz bin yıl arasında bir fark yoktur.
Bizim bir gecelik uykumuz kabir uykusundan çok daha uzundur.
Bizim amacımız, Ehli sünnet ve Şia'nın kaynaklarındaki hurafe ve uydurma rivayetlerin etkisinde kalarak Kabir hayatında, hesabında ve azabında ısrar edenlerin cehaletlerinin ne kadar karanlık olduğu bilinsin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder