AMEL İMANA GÖRE DEĞER KAZANIR.
İman ve itikat olarak Allah'ın kitabı olan Kur'an'a göre hareket eden,
Yâni Kur'an'da anlatılan itikat, güzel ahlak ve ibadetleri yapan bir insanın itikadı, güzel ahlakı ve ibadeti Allah katında makbuldür.
Allah tarafından vahiy yoluyla kitapta elçilere gönderilmeyen bir ibadete Allah değer vermez.
Çünkü Allah Elçilerine indirdiği kitaba göre hesaba çeker,
Allah tarafından kitapta indirilmeyen bir zikir ve ibadetin ahirette bir geçerliliği olmayacaktır.
Mesela, tarikatlardaki ibadetler, salavatlar, zikirler, tesbihatlar, sünnetler, hadisler, nafileler ve kutlamaların Allah katında hiç bir değeri olmayacaktır.
Ameller inanca göre değerlenir, itikada göre sahih bir hüviyet kazanırlar.
Yoksa bir insanın itikadı şeyhe kulluğu ön görüyorsa o şeyhe kul olacaktır.
Fakat bu Allah'ın dininde apaçık bir şirk ve büyük bir zulümdür.
Bir dine ve inanca bağlı olanlar o dinin ve inancın en absürt olan ibadetlerini yapmaya çalışacaklardır.
Bir tarikata iman edenler o tarikatın ahmakça uygulamalarını kendilerine bir görev bileceklerdir.
Dolayısıyla güzel ahlak ve ibadetler, iman ve itikat Allah'tan indirilen vahye göre yerine getirilmiyorsa bunun dünya ve ahirette bir getirisi olmayacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder