24 Ocak 2017 Salı

AMEL İMANA GÖRE DEĞER KAZANIR.
İman ve itikat olarak Allah'ın kitabı olan Kur'an'a göre hareket eden,
Yâni  Kur'an'da anlatılan itikat, güzel ahlak ve  ibadetleri yapan bir insanın itikadı, güzel ahlakı ve ibadeti Allah katında makbuldür.
Allah tarafından vahiy yoluyla kitapta  elçilere  gönderilmeyen bir ibadete Allah değer vermez.
Çünkü Allah Elçilerine indirdiği kitaba göre  hesaba çeker,
Allah tarafından kitapta  indirilmeyen bir zikir ve  ibadetin ahirette bir geçerliliği olmayacaktır.
Mesela, tarikatlardaki ibadetler, salavatlar, zikirler, tesbihatlar, sünnetler, hadisler, nafileler ve kutlamaların Allah katında hiç bir değeri  olmayacaktır.
Ameller inanca göre değerlenir, itikada göre sahih bir hüviyet kazanırlar.
Yoksa bir insanın itikadı  şeyhe kulluğu ön görüyorsa o şeyhe kul olacaktır.
Fakat bu Allah'ın dininde  apaçık bir  şirk ve  büyük bir zulümdür.
Bir dine ve  inanca bağlı olanlar  o dinin ve inancın    en absürt olan ibadetlerini yapmaya çalışacaklardır.
Bir tarikata iman edenler o tarikatın ahmakça uygulamalarını kendilerine bir görev bileceklerdir.
Dolayısıyla güzel  ahlak ve ibadetler, iman ve itikat   Allah'tan indirilen vahye göre yerine  getirilmiyorsa bunun dünya ve ahirette bir getirisi olmayacaktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder