2 Eylül 2016 Cuma

HADİSLER NEDEN DİNİN KAYNAĞI OLAMAZLAR? ( 61. YAZI )

4 Mayıs 2016 Çarşamba, 05:06 UTC+03
HADİSLER NEDEN DİNİN KAYNAĞI OLAMAZLAR? ( 61. YAZI ) Kur'an'ın Mübin'e baktığımız zaman dürüstlük, din adına mücadele, emri bil maruf nehyi anil münker, ibadetlerde titizlik, Allah'ı çok anmak ve ihlas gibi Allah'ın emirleri ve Kur'an'i sünnetler mevcuttur. Oysa Emeviler ve Abbasiler döneminde Sarık, cübbe, sakal, yerde ve elle yemek, Kadınların haklarını kısıtlayıcı kimi uygulamalar gibi Kuran'da yer almayan yüzlerce husus " Peygamber sünneti" diye, ibadet gibi halka benimsetilmiştir.Bu uydurmaların en önemli sebeplerinden biri Arapların Örf, adet, kadına bakış açılarını dinselleştirerek :Arap olmayan Müslümanları da araplaştırmaktı.Eğer bu örf ve adetler dinsel- sünnet kisvesine sokulup kitlelere sunulmuş olmasaydı, kimse Arapların bahsedilen örf ve adetlerini benimsemeyecekti. Fakat kitlelere Arap adet ve gelenekleri başlığında değil de," peygamber sünneti" "sevap kazanmanın yolu" "İslam'ın şartı" tipi başlıklarla sunulan bu örfler, Arap olmayan milletlerin araplaştırılmasını sağlamıştır. Bugün Türkiye'de birçok cemaatin Hatta milliyetçi geçinen çevrelerin bu örf ve adetleri, Araplardan daha şiddetle savunması, Arap kavmiyetçiliğinin bu taktiklerinde ne kadar başarılı olduğunu göstermektedir. Abbasi döneminde kaleme alınan Buhari, Müslim gibi ehli sünnetin benimsediği hadis kitapları, yine aynı dönemde kurulan ve yayılan Hanefilik, şafiilik, malikilik, hanbelilik gibi mezhepler Arap kavmiyetçiliğini kitlelere "sünnet "ve" sevap "nitelendirmeleri ile yutturulmuştur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder