BEKTAŞİLİK
(1.YAZI)
13.Yüzyılda Kalenderilik içinde teşekküle başlayıp 15. yüzyılın sonlarında Hacı Bektaş ananeleri etrafında Anadolu'da ortaya çıkan bir inançtır.
Yeniçeri ocağının kuruluşundaki rolü dolayısıyla Osmanlı İmparatorluğu tarihi boyunca nüfuzunu koruyan Bektaşilik, gerek oynadığı siyasi roller ve arzettiği farklı dini inanç (hulul) ve telakkileri birleştirici yapı, gerekse devletin 17. yüzyıldan itibaren resmen tanıdığı tek gayri Sünni tarikat olması sebebiyle en çok ilgi çeken, en çok tartışılan ve araştırılan tarikat olmuştur.
Kuruluşundaki sosyal ve itikadi (hulul) unsurlar, bünyesindeki geleneksel amillerin menşe ve mahiyetleri, gelişen safhaları ve bunlardaki muhtelif gelenekçi tesisler, tarih boyunca oynadığı siyasi roller, sosyal ve iktisadi yapısı, kültür hayatındaki edebiyatı, sanatı ve günümüzdeki durumu gibi meseleler son yıllardaki ciddi çalışmalara rağmen henüz tam manasıyla ortaya konabilmiş değildir.
Tâcul- Ârif'in seyyid Ebul-Vefa el-Bağdadi'nin kurduğu Vefaiyye tarikatının Anadolu'daki şeyhi olan Baba İlyas Horosani öncülüğünde meydana gelen Baba-i isyanı 13. yüzyıl ortalarına doğru yeni bir gayri İslami hareketin doğuşuyla sonuçlandı.
Babailik adını taşıyan bu hareket Vefailerden başka Anadolu'daki Kalenderiye, Yeseviyye, Haydariyye zümrelerince benimsendi ve 14. yüzyılın başlarından itibaren "Abdalan-ı Rum" yahut "Rum Abdalları" adı altında bulunan bu zümre mensupları bütün orta ve Batı Anadolu'da ve sonra da Osmanlı fetihleriyle birlikte Rumeli'de faaliyetlerini devam ettirdiler.
Abdal Kumral, Abdal Mehmet ve bilhassa Abdal Musa gibilerinin tarihi şahsiyetleri bilinen bu Rum Abdalları bu manada belki "İlk Bektaşiler" diyebileceğimiz kalenderi, Vefai ve Haydari dervişleri idi.
Muhtemelen 14. yüzyılın başlarından itibaren Hacı Bektaş ananeleri, efsaneleri daha doğrusu Hacı Bektaş kültü bunlar arasında iyice gelişerek yayıldı.
Bunda da en önemli rolü, hiç şüphesiz vaktyle Baba-i hareketinin en kuvvetli temsilcisi Hacı Bektaşı yaşadığı Suluca Karahöyük teki (bugünkü Hacı Bektaş) Hacı Bektaş zaviyesi oynadı.
Bugünkü hüvetiyle bilinen asıl Bektaşilik 922 Hicri (1516 Miladi) yılında öldüğü kabul edilen Balım sultan'ın tarikatın başına geçmesi ile şekillenmiştir.
Zaten Bektaşi geleneği de Balım Sultan-ı ikinci pir kabul etmekle bu tarihi vakıayı tescil etmiştir.
Bektaşiliği Kalenderilikten ayırarak bugünkü yapısını kazandıran Balım Sultan'ın şahsiyeti yeteri kadar aydınlanmamıştır.
Ancak burada önem kazanan husus Balım Sultan'ın 1501 tarihinde rivayete göre ikinci Beyazıd tarafından Hacı Bektaş zaviyesinin, dolayısıyla tarikatın şeyhliğine getirilmesiyle birlikte o zamana kadar Kalenderilikte mevcut teşkilat, doktrin, ayin ve erkan'ın ne ölçüde değişikliğe uğradığı meselesidir.